ALİBEYOĞLU ŞU İFADELERDE BULUNDU;

-İçinizden biri olarak; Kars’a olan borcumu ödemek ve eksik kalan çalışmalarımı devam ettirmek için Cumhuriyet Halk Partisi’nden milletvekili adayı oldum.!

-Belediye başkanı olarak görev yaptığım iki dönem içinde, Kars’ı Türkiye ve dünya gündemine taşıdık.

-Kars ve Kars adını dünyaya mal eden başkanlık yaptığım dönemin çalışmalarıdır.

 -Başkanlık görevine başladığım dönemde Kars’ın içme suyu yoktu, Kars’ın yarısından fazlasının kanalizasyonu da yoktu. 1999 yılından 2009 yılına kadar su ve kanalizasyon tesisatı yaptık, 3 bin yol ve kaldırım yaptık.

 -Toplu taşımanın unsuru dolmuşçuluğunu biz getirdik. Toptancı Sebze Hali, Halk Ekmek Fabrikası, Galericiler ve Zahireciler Sitesi, Yeni Şehir ve İlçe Otogarı, Yeni Belediye Hizmet Binası, Mezbahane, ve Hayvan Pazarı, Beton Santrali, Asfalt Şantiyesi, Çöp Arıtma Tesisi ile birlikte taşkınlara sebep olan kanal ve dere ıslahı yapıldı.

 -Katlı Otopark, İsmail Aytemiz Spor Sergi Sarayı, Namık Kemal Evi ile Aynalı Köşk ve hamamların restorasyonu yapıldı.

 -Kars’taki tüm Okul, Cami ve Mezarlıkların çevre düzenlemeleri dönemimizde yapıldı.

 -Şehrimizin tüm bulvar ve girişlerini ağaçlandırma çalışmaları yapıldı. Binlerce fidan dikildi. Yeşil alan ve park düzenlemesiyle birlikle şelaleler, rastoranlar, kafeler ve dinlenme alanları yapıldı…

 -Gecekondu Dönüşüm Projesi kapsamında; kamulaştırmalar yapılarak kale çevresinde yaşayan 351 hak sahibine modern konutlar verildi.

 -Türkiye’de elçilikleri bulunan ülkelerin büyük elçilerini Kars’a davet ettik ve onları misafir ettik.

 -Kent Konseyi, Kadın Dayanışma Merkezi, Kültür Merkezi, Tiyatro ve Sinema Salonu Yapıldı. Kafkas Kültürleri Festivali, Altın Kaz Film Festivali, Murat Çobanoğlu Uluslararası Aşıklar Bayramı gibi festivaller düzenlendi. Konserler, fuarlar, sirkler, toplu sünnet şölenleri gerçekleşti.

 -Çocuklarımıza ve gençlerimize yönelik sosyal yardımlar ile beraber Kars’ın tarihinde ilk defa Karsspor’u 2. lige çıkartarak tarih yazdık. Karsspor Tesislerini yaptık.

 -Ve bunlar gibi yüzlerce faaliyetin içinde önemlilerinden biriside “Doğalgaz”ın Kars’a getirilmesidir.

 -Siz değerli hemşehrilerim beni iyi bilirsiniz. Yaptıklarım, tüm Karslılarca takdir toplayarak hafızalarda yer etmiştir.

 -Bu çalışmalarım ne kadar etkili olduğu zaten bellidir.

 2 yıldır benim yaptıklarımı yıkmayı henüz başaramadılar.

 -TARTIŞILMASI GEREKEN KONU BU İŞTE…

 -Kars’ı anlamak için iktidarın 9 yıllık faturasına bakmam lazım.

 -9 yıllık kabusun sorumlusu iktidar; Karslı kardeşlerimizin işsiz kalmasını, komşularımızın borç altında ezilmesini, köyümüzde tarlaların korunmasını, ailelerin yoksullaşmasını görmezden geliyor.

 -2002 yılında devletin borcu 148,5 milyar dolar iken bugün 306,1 milyar dolar olmuştur. 9 yılda ikiye katladıkları borçları adaletsiz olarak, zan ve vergi şeklinde vatandaşın sırtına yüklediler.

 -Milyonlarca insanı işsiz bırakıp sonra işsizliği ve yoksullaşmayı istismar etmektedirler.

 -İşsizlik oranı geçmişe göre %8’lerden %12’lere çıkmıştır.9 yıl boyunca Kars’a en ufak bir yatırım yapılmadığı gibi istihdam alanları kapatılıyor. Buna en iyi örnek yakında satılacak olan Şeker Fabrikası değimlidir.

 -Organize Sanayi Bölgesi kaderine terk edilmiş, esnaf borç batağında çek ve senet ödeyemez hale düşürülmüştür.

 -Kredi ve teşvik alamayan esnaf, iş kapasitesini düşürerek iş değiştirmenin arayışına girmiştir.

 -Halkımız, doğduğu yerde doyamamanın çaresizliği içerisinde; başka kentlere göç etmekte ve oralarda “muhacir” duruma düşmektedir.

 -Şehrimizin nüfusu her geçen gün azalmaktadır. 2010’da Kars’ın nüfusu 1 yılda 312 binden 301 bine düştü. Kalanlar yoksul, çaresiz ve mağdurdurlar.

 -Peki halkımızın ödeme gücünün bittiğini gösteren bu rakamlar kimin eseri?

 -Her ailenin evine giren paranın yarısının borç ödemeye ayırmasını kimler sağladı?

 -Cebinde parası olmayan binlerce insanımızın çaresizliğine çare olacak “aile sigortası” ile Kars’taki hiçbir ailenin aylık geliri 600 Lira’nın altına düşmeyecektir.

 -ONURLU VE BAŞI DİK AİLELER YARATACAĞIZ

 -Erzurum yollarında ölüyoruz! Sağlık politikası “paran var ise sağlığın yerinde, yok ise sürün ve öl” siyasetinden kurtarılacaktır. Aile sigortası kurumu kurularak tüm sağlık hizmetleri ücretsiz hale getirilecektir.

 -Erzurum’a bağımlı gelişen sağlık hizmetleri değişmelidir. Bölge Hastanesi kurulmalı acil olarak yeni ve modern bir doğum evi yapılmak zorundadır.

 -Kars’ın tüm ilçelerinde ki sağlık ocakları acil müdahale yapabilecek ve yatan hasta kabul edecek hale getirilecektir. Hastalarımızın Erzurum yolunda ölmelerinin önüne geçilecektir.

 -Kentte “Eğitim” iflas etmiş durumdadır. Köylerimizde okulların ve dersliklerin fiziki koşulları iyi değildir. Çocuklarımız akranları ile rekabet edecek bilgi birikiminden mağdurdurlar.

 -Sınır Ötesi Bölgesel işbirliği projemiz dahilinde Kafkas Üniversitesini görev ve amacı gereği “Bölge Üniversitesi” haline getireceğiz.

 -DSİ ve Karayolları gibi bölge müdürlükleri henüz kentin çehresini değiştirecek atılımları gösterecek halde değillerdir.

 -Türkiye’de bölünmüş yol projelerinin ve uygulamalarının en kötü örnekleri Kars ve çevresindedir. Kars Erzurum’un köyü haline getirilmiştir. Tüm Bağlantı yolları “ işkence yolu” olmaktan çıkarılacak, iyileştirme ve yenileme çalışmaları yaptırılacaktır.

 -Köy yollarındaki işkenceye son vereceğiz. Kars’ın tüm köy yollarının asfalt çalışması boynumuzun borcudur.

 -Kars’ta henüz içme suyu şebekesi olmayan köylerimiz olmakta! 21’inci asrın başında bir utanç tablosu şeklinde karşımızda durmaktadır. Tüm köylerimizin içme, kanalizasyon sorunu çözülecektir.

 -Çiftçiye sırtını dönüp taşıma buğdayla değirmen döndürenlerin iktidarında ekmek fiyatları ikiye katlanmadı mı? “İthal Et” diyerek hayvancılık yapan köylümüzün durumu içler acısı değil mi? Ürettiğini zararına satmak zorunda bırakan köylünün perişanlığına dur diyeceğiz!

 -Kars’ta entegre Et Balık Kurumu açılacaktır! Organize besi bölgesi acilen yapılacak,

 -Türkiye’nin canlı hayvan ve karkas et ihtiyacının büyük kısmına cevap verecek şirketleşmeler ve kooperatifleşmeler teşvik edilecektir.

 -Kendi iç ticari döngüsünü yaratmak zorunda kalan Kars, alternatif modelini geliştirmek zorundadır.

 -Kars için yeni olabilecek çok ortaklı şirketleşmenin önü açılmalıdır.

 -Hayvancılık ve tarım ürünlerini modern tekniklerle üretip rekabetçi bir model olmalı, yüzünü batıya çevirerek özellikle markalaşmak zorundadır. Tarım ve hayvancılıkta “organik tarım” yöntemlerinin kullanılması teşvik edilmelidir.

 -Türkiye genelinde verilen teşviklerin bölgesel farklılıklar dikkate alınmadan hazırlandığı bu sebeple Kars’a özel teşvik yasasının çıkartılması sağlanacaktır.

 -Tarım ve hayvancılıkta ilçelerimize yönelik planlar hazırlanmalı, her ilçenin özgün koşullarına göre üretim-Pazar ilişkisi sağlanmalıdır.

 -İktidarın 9 yıllık icraat döneminde çiftçiyi borçlandıran ve tarımı bitiren, ithal ürünler ile rekabet şansının önüne kesen politikalar terk edilecektir. Çiftçimizin banka, kooperatif ve elektrik borçları silinecektir.

 -Mazot fiyatını düşürerek çiftçinin yüzünü güldüreceğiz.

 -Kafkasya ve Doğukapı, bu iki denklem Kars’ın kaderiymiş gibi karşımızda durmaktadır.

 -“Doğukapı AÇILMALI.” Kars’ın Kafkasya’da alternatif bir merkez olması desteklenmeli ve serbest bölge kurulmalıdır.

 -Ermenistan’da bulunan bölgemiz için çok büyük bir çevre felaketi yaratabilecek Metsamor Nükleer Santralinin kapatılması gerekmektedir.

 -Doğal çevre geleceğimiz için bu durum sürekli gündemde tutulacaktır.

 -Kars’ı diğer çevre şehirlerinden farklı kılan kültürel zenginliği. Günümüzde bu değerler hoyratça heba edilmekte ve tüketilmektedir.

 -Kars; kültür, inanç, kış ve doğa turizminde bölgenin “turizm merkezi” olacaktır. Sarıkamış, Çıldır Gölü, Ani Antik Kenti için özel turizm planları geliştirilecektir. Konaklama sayısının arttırılması için yatırımcı teşvik edilecektir.

 -Karsspor gibi marka takımlar yaratılacaktır. Her ilçemizin, profesyonel kulüplerinin olması için çalışmalar yapılacaktır.

 -Boks, atletizm, kayak, voleybol gibi sporun diğer branşlarında, yarışmacı takımlar ve şampiyon sporcular yetiştireceğiz.

 -Kars Belediye başkanı olarak görev yaptığım iki dönem içinde kentimizi ülke gündemine taşıdık.

 -Farklı bir rüzgar esmesine neden olan belediye; çalışma modeliyle dikkatle izlenmesi gereken bir yapıda iken; yeni yönetim intikamcı ruhla eskiden ne yapıldıysa yok etmenin izlerini hafızalardan silmenin gayreti içerisine girmiştir.

 -İnsanlık Anıtıyla ilgili tavırların sebebi budur. Kamuoyunu yanlış bilgilendirmekle başlayan politik duruş, tüm hafızları allak bullak eder hale geldi. Anıtın çevre düzeniyle ilgili revize projeleri hazırlamak yerine anıt “Ruhsatsız ve izinsiz” diyerek geçmişten öç almanın hesabı peşinde koşuldu.

 -SONUÇ, ERDOĞAN’IN EMRİ İLE “İNSANLIK ANITI” YIKILIYOR!

 -Türkiye’nin içinde bulunduğu sosyal kültürel ve siyasal değişmeleri sorgulamaya ve çözünmeye çalışırken irkilmemek elde değil o günden bugüne kadar yapılanlar ve yapılmayanlar konusunda söylenecek çok şey var.

 -AKP iktidarı, sistemi kendine göre değiştirme gayretine bürünmüştür. Bu durum “öncelikli sorunlar”, “sanal gündemler” olmak üzere farklılıklar göstermekte.

 -“Kars’ı birilerinden kurtardık” naraları atılırken, bizleri telafisi güç bir “ayrışmanın batağına” bulaştırdıklarının farkında değiller.

 -Kent yönetiminde ki “bilimsel ve teknik” konuları sıradanlaştırarak geçiştirerek bu kente ihanetten başka bir şey değildir.

 -Bu konuda zaman bizim gibi düşünenleri haklı çıkaracaktır! Kars’ta yaşamak artık heyecan verici değil. Diz boyu mutsuzluk ve tepkisizlik. Üstüne üstlük yoksulluk ve yalnızlaştırılmış durumumuz içler acısı.

 -Gözden Sakındığımız Kentimiz acınacak hale düşmüş ve heba ediliyor. Tüm dinamikleri ve değerleri tahrip edilecek geleceği karartılmış haldedir.

 -ÖNGÖRÜRÜZ ANLAYIŞ VE EDİLGEN RUH HALI KABUSUMUZ OLMAKTA.

 -Peki, ne yapmalı? Nasıl davranmalı? Bu şekilde soruları uzatmak mümkündür.

 -Ancak eleştirileri ve çözüm önerilerini ortaya koymamız gerekiyor. Karslı olmanın olmazsa olmaz koşulu bu olsa gerek. Korkusuzca sorgulama geleneğini her alanda hakim kılmak şarttır.

 -Gündelik politikalar ve anı kurtarma durumu hazindir!

 -Kars, ölümü bekleyen bir hasta gibi; çaresiz, isyankar.

 -Kars’taki bu dağınıklığın en büyük sorumluları ve yapıya en büyük su taşımacılığını yapan kentin her türlü dinamiğinden uzak ve sadece partizanlık yapan “Çantacı” kişilerdir.Kent kendi dinamiğinin dışında bu kişilerden fayda görmemektedir.

 -Halkı iktidar yapacak ve iç dinamikler ile barış sağlayacak dönüşümün zorunluluğu içinde kentimizi ve ülkemizi geliştirmeliğiz!

 -Kars’ın çok büyük problemleri var. Ben Naif Alibeyoğlu, sözlerimi bitirirken yukarıda belirttiğim sorunları çözmek için Kars’ın, Karslının “vicdanının sesi, gözü, kulağı” olacağıma söz veriyorum.

 -Desteklerinizle Kars için daha güzel yarınlara.

 -Kentimizi Sahipsiz Bırakmayalım! SAYGILARIMLA.