Kaya, “Hastanemizde 2. senemizi doldurduk. 2 sene öncesinde hastaneye geldiğimizde akademik öğretim eleman sayısı olarak 24–25 öğretim üyemiz vardı. Şuanda 27 profesör, 3 doçent, 51 yardımcı doçent, 55 tanede asistanla devam ediyoruz. Ve yaklaşık bir iki ay içerisinde de 15–20 tane daha öğretim üyemiz göreve başlayacak. Dolayısıyla akademik personel sayımız 2 sene içinde 25’ten 160’lara çıkmış oldu. Bu artışın nedeni üniversite hastanemiz 2 sene öncesinde yoktu. Hastanemiz olmadığı içinde birimler kurulamıyordu. Hastane binasının açılmasıyla yeni yeni birimler kurulmaya başladı. Akademisyenler gelemeye başladılar.” dedi.

Kaya, “Fakültemiz hastanesinde şuanda kardiyovasküler cerrahi ünitemiz aktif olarak çalışıyor. Kardiyoloji ünitemiz de tüm kardiyolojik müdahaleler yapılabiliyor. Genel cerrahi servisinde hemen hemen tümör cerrahilikleri dâhil majör bütün operasyonlar yapılabilecek alt yapıya ve öğretim elemanlarına sahibiz. Kadın doğum kliniğinde 2 ay içerisinde 3 profesör, 1 doçent ve 5 tane yardımcı doçent kadrosuyla iyi bir kadım doğum kliniğine sahip olmuş oluyoruz. Yoğun bakım ünitemiz şuanda 23 yatakla 3. basamak sağlık hizmeti veriyor.” diye konuştu.

Kaya ayrıca, “Onkoloji ve nükleer tıp hastanesi... Onun inşaat projesini ve mali ekonomik destek ayaklarını bitirdik. İhaleye çıkıldı bundan 2 ay önce. İhalede bir itiraz olayı olmuştu. KİK’e gitmişti. Kik’ten de cevap geldi. Allahtan bir aksilik olmazsa bir hafta içinde temeli herhalde kazılır. Oda yapılır. Onunda makine teçhizat iç donanım özelliğini şuan ki projelere göre 8 ayda inşaatı bitirilebilecek bir anlaşma yapıldı. Bu inşaat devam ederken makine teçhizat olayının da bütçesini çıkarttık. Onları da alacağız. Nükleer tıp ve onkoloji merkezi olarak doğu Anadolu bölgesinin ilk ve en donanımlı nükleer tıp ve onkoloji merkezi olacak inşallah.” şeklinde konuştu.

Kaya şöyle konuştu:

“Çok sevinçliyiz bu günleri gördüğümüz için. İlk önce rektörümüze, valimize, milletvekillerimize, bakanlarımıza devletimize sonsuz teşekkür ediyoruz. Onların bizlere maddi- manevi yardımları olmasaydı bugünlere gelemezdik. Güzel bir duygu... Kars’ta 4. senemi doldurdum. İlk geldiğim sene acil servisimiz yoktu. Yoğun bakımımız yoktu. Ben bir beyin cerrahi doktoru olarak ancak basit bir iki müdahale yapabiliyorduk burada. Ama şuanda her türlü kafa travması, cerrahisinden tutunda majör tümör cerrahisine kadar hepsini yapabilecek kapasiteye sahip olduk. Ve bu operasyonları yaptıktan sonra da hastamızı yoğun bakımda destek ünitesinde tedavisini sürdürebilecek alt yapıya sahip olduk. Güzel bir duydu. Bir şeyin gözünün önünde büyümesi, gelişmesi, serpilmesi insana gurur veriyor. Allah daim eylesin, utandırmasın diyorum.”