Malalya’daki ramazan davulcusu ile bir ikamet sahibi arasında yaşanan olayı, “Bunu Alevi, Sunni meselesine dönüştürmek isteyen gayretler ve çabalar olduğunu görüyoruz, tabi bu çabaları da kınıyorum” şeklinde değerlendiren Bozdağ, Suriye’de yaşanan olaylarla ilgili de, “Her gün insanların öldüğü veya öldürüldüğü yerde hesap yapılmaz” değerlendirmesi yaptı. Bozdağ, Hatay Dörtyol’da Milletvekilinin oğlu ile polisler arasında yaşanan olayları da tasvip etmediğini söyledi.

Bozdağ’ı havalimanında Kars Valisi Ahmet Kara, Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, AK Parti Kars Milletvekili Ahmet Arslan, AK Parti İl Başkanı Av. Ensar Erdoğdu, daire amirleri ve partililer karşıladı.

Buradan Valiliğe geçen Bozdağ, gazetecilerin gündemle ilgili sorularını cevapladı. İlk olarak Malatya’da yaşanan ramazan davulcusu ile bir aile arasındaki tartışmalarla ilgili yöneltilen soruya cevap veren Bozdağ, “Türkiye’de, insanlarımızın arasındaki bağlar son derece kuvvetli. Bugüne kadar bu bağları bozmak isteyenler hiçbir zaman başarılı olamadılar. Malatya’daki hadiseye de baktığınız zaman bireysel, iki aile arasında bir hadise olduğu çok açık. Ama hadisenin vukudan sonra bu hadise üzerinden iki aile arasına veya bunu daha da büyüterek toplumumuz arasına fitne sokma gayretinde olan kişilerin özellikle sosyal medya aracılığıyla bunu yapmak isteyen provakatif yaklaşımların olduğunu da maalesef gördük. Ama vatandaşımız sağduyulu, bunlara prim vermedi. Alevi, Sünni her zaman kardeştir, kardeşçe yaşamıştır, kıyamete kadar da bu toplumda kardeşçe yaşayacaktır. Hiç kimse bu kardeşlik hukukunu bozmayı bugüne kadar başaramadı, bundan sonra da başaramayacaktır. Bu hadisede sayın valimizin yaptığı açıklamalar, bizim aldığımız bilgiler gösteriyor ki, iki davulcu ile zarar gören aile arasında bireysel hadise ve daha sonra da bu olayın vukuundan sonraki süreçlerde bunu Alevi, Sunni meselesine dönüştürmek isteyen gayretler ve çabalar olduğunu görüyoruz, tabi bu çabaları da kınıyorum. Kardeşliği güçlendiren işleri herkesin yapması gerekirken maalesef kimileri kardeşlik hukukuna zarar verici şeyleri köpürtmek isteyebiliyorlar. Ama milletimizin sağduyusu buna prim vermedi ve bundan sonra da vermeyecektir. Malatya’da yüzyıllardır birlikte yaşayan kardeşlerimiz yine inşallah kıyamete kadar birlikte sevgi, saygı ve kardeşlik hukuku içerisinde beraberce yaşayacaktır. Kars’ta da insanlarımız, birlik ve kardeşlik içerisinde sevgi ve saygıyla yaşıyor. Büyük bir güzelliği Karslılar asırlardır ortaya koymayı başarmışlar. Ve inanıyorum ki Kars’ın engin kültürü birlik, beraberlik anlayışı, sevgisi ve kardeşlik hukuku yine bu birlikte yaşama konusunda Türkiye’ye örnek olmaya devam edecektir.” dedi.

Bozdağ, Suriye’de dur durak bilmeyen katliamlarla ilgili de şu değerlendirmede bulundu:

“Suriye’deki hadiseler maalesef vicdanları kanatan olaylar yaşanıyor. Bir yönetim düşünün; kendi insanları üzerine tankıyla, topuyla, uçağıyla saldırabiliyor. Orada kadınlar, çocuklar, yaşlılar, hastalar, masumlar hayatını kaybediyor. Gün geçmiyor ki ölü sayısı bazen onları, bazen yüzleri bulmasın. Biz Türkiye olarak her zaman şunu söyledik; İlkeli bir tavır ortaya koyduk. Şam yönetiminin halkın taleplerine kulak vermesinin doğru olduğunu ifade ettik ve buradaki ölümlerin durdurulmasını söyledik, yapılanın zulüm olduğunu, bunu yapmanın da zalimlik olduğunu her defasında ifade ettik. Oradaki ölümlerin durdurulması için elimizden gelen çabayı gösterdik. Çünkü Suriye bizim komşumuz, akrabalık ilişkilerimiz olan ülke. Her çok insan var orada, kardeşlerimiz var orada. Yangın var ve yangında insanlar yanarken, hayatını kaybederken, Türkiye’nin ‘Bu yangın bizim sınırlarımızın dışında oluyor, bize ne, biz karışmayız’ demesi doğru olmaz. Her insan böylesi bir yangın karşısında nasıl bir tavır alması gerekiyorsa Türkiye’de benzer bir tavır almıştır. Bu yangını yakanlara karşı, bu yangında insanların yanmasını sağlayanlara karşı tavır almıştır. Bizim tavrımız doğrudur. Uluslararası toplumunda bu konuda duyarlı olması lazım.”

“Her gün insanların öldüğü veya öldürüldüğü yerde hesap yapılmaz.” diyen Bozdağ, “Eğer bir yerde insanlar ölüyor veya öldürülüyorsa ve bu hadise cereyan ederken de uluslararası toplumda bazıları hesap yapıyorsa hem tarih önünde hem de Allah önünde mesuliyetten kurtulamaz. Çünkü insanlar öldürülürken hesap yapılamaz, yapılmaması da lazımdır. Suriye’de şimdiye kadar 20 binin üzerinde insanın hayatını kaybettiğini biliyoruz. Suriye’deki akan kadın durması için daha kaç bin insanın daha hayatını kaybetmesi lazım. Belli ki bazı ülkeler için 1000 yetmedi, 5 bin yetmedi, 10 bin, 15 bin, 20 bin yetmedi. Kars’tan unu ifade etmek isterim; Suriye’deki akan kanı durdurmak için daha kaç bin kişinin hayatını kaybetmesine ihtiyaç var. Birileri bu noktada bir hesap yapıyor, ben bu hesap yapanlar için bunu söylüyorum. Hep beraber Suriye’deki akan kanı durdurmak, huzurun, sükunun, barışın orada tesis edilmesini sağlamak lazım. Türkiye olarak bu noktada biz hassasiyetimizi ortaya koyduk. Mazlumun yanında ve halkın yanında yer aldık. Zalim olan yönetimin karşısında da tavrımızı koyduk. Türkiye’ye de yakışan buydu. Bizim milletimiz tarih boyunca her zaman ilkeli durmuş insandan, haktan, haklıdan, mazlumdan yana durmayı her dönemde gerçekleştirmiştir. Biz mazimize de uygun, kendi tarihimize de uygun bir davranışı ortaya koyduk. Umarız Suriye’deki hadiseler kısa sürede son bulur. Orada huzur, sükun, barış yeniden egemen olur. Suriye’de insanların ölmediği, daha iyi bir geleceği beklemeye başlar. Daha iyi bir geleceği planlamak için uğraşır. Dileğimiz odur. Umarız ki bu süre kısa olsun.” şeklinde konuştu.

Bozdağ, Hatay Dörtyol’da Milletvekilinin oğlu ile polisler arasında yaşanan olaylarla ilgili de, “Onunla ilgili açıklamalar yapıldı. Hoş bir hadise değil, tasvip etmemiz de söz konusu değil, bununla ilgili İçişleri Bakanlığı müfettiş görevlendirdi, gerekli soruşturmalar devam ediyor. Onlarla ilgili soruşturmaların sonucuna göre gereken açıklamalar yapılacaktır.” dedi.