Her şehrin o şehirle özdeşleşmiş, zamanları, mekanları, öz deyişleri, yaşanmışlıkları, yaşantıları, yaşayanları olur. Zamanın değişip ilerlemesiyle birlikte karakterler dünyalarını değişseler de hayatları hep anılır… Mekanlar farklılaşsa da, yaşayanlar o mekanı yaşadıkları anıları çerçevesinde anımsarlar.  Şehrimiz Kars yoğun ve zengin bir yaşanmışlık ve büyük bir kültürel geçmişe sahip olması münasebetiyle, birçok nüktedan kişiliği, yaşanmış tiyatral olayı, güzellikleri hala anımsanan mekanları, hayata dair hatırlanılası olanları her daim sinesinde barındırmıştır. 

Zamanın ilerlemesi yeni yer ve mekanlarla birlikte yeni karakterleri de gündeme getirmiştir. Birazdan sizlerle satırlarımızda paylaşacağımız Bekir Sayılan da hem azmi, hem samimiyeti, hem misafirperverliği hem sıcakkanlı kişiliği, hem aile yaşantısı, hem sanatı hem de işi münasebetiyle başta tüm Karslıların olmak üzere Türkiye’nin birçok noktasında yaşayanların ve hatta yurt dışında hayatlarına devam eden gurbetçi vatandaşlarımızın ve yabancı uyrukluların tanıdığı, bildiği, sevdiği, değer verdiği, alış veriş yaptığı bir kişilik olmuştur. Yukarıda bahsettiklerimin eksiği olduğunu düşünürüm fazlasından ziyade. Şöyle ki bir gün yolunuz düşerde giderseniz Bekir Sayılan’ın Atatürk Caddesi Numara:102 Kars adresinde ki iş yerine, misafiri olarak, ünlü bir siyasetçiyi, dünya şampiyonu bir sporcuyu, iyi bir yazarı, büyük bir sinemacıyı, meşhur bir gazeteciyi, büyük bir sivil toplum kuruluşu başkanını veya devlet erkanından bir yetkiliyi görmeniz gayet doğal bir durumdur. Ya da her şeyin ötesinde siz olarak giderseniz; Bekir Sayılan isminizin önünde olmayan sıfatınıza karşı tutum değiştirmez. Kaldı ki Bekir Sayılan sıfatlara ve sıfat sahiplerine karşı saygı da kusur etmemekle beraber sıfatı olmuş olmayı bir farklılık olarak addetmez. Onun mantalitesin de hatırlanmış, ziyaretine gidilmiş, hali hatırı sorulmuş, demli bir çayı içilmiş olmak her şeyin önünde yer alır. Atatürk Caddesi Numara:102 Kars adresindeki iş yerinde benim şahsi deyimimle ’’mabet’’ diye nitelediğim iş yerinin arkasında bulunan ve yazıhane olarak kullanılan 6 metrekarelik alan anıların anlatıldığı, sohbetlerin yapıldığı bir açık hava müzesinden daha havadar daha geniştir.

Peki Bekir Sayılan kimdir? Onu bu derece insanlarda hatırlanır kılan nedir? Neden bir vesileyle Kars’a gelen ve onu tanıyan her kimse Sayılan’ı ziyaret eder ya da tanımayan kimselerin Kars’tan gitmeden tanıştıkları arasında Bekir Sayılan vardır? O zaman en iyisi işe Bekir Sayılan’ın hayatını anlatmakla başlayıp, eşi ve kızlarıyla dünü bugünü üzerine konuşup, yine kendi cümleleriyle yarından ve hemşehrilerinden beklentileriyle sohbetimizi nihayete erdirmektir. 

Sözün ilk başında siz değerli okurlarımıza 1960 doğumlu olan Bekir Sayılan’ın 50 yıllık yaşantısının ilk 33 yılı ve sonrasında 18. yıla yaklaşan durumuyla ilgili bir bilgiyi aktarmak istiyorum. Hayatının her döneminde dostluk, arkadaşlık kavramlarının mukaddesatına inanmış Bekir Sayılan 17 yıl önce sevdiği bir arkadaşının rahmetli olan akrabasıyla ilgili cenaze işlemlerinde yardımcı olmak adına şehirlerarası yolculuk yaparken geçirdiği trafik kazası sonucu o zamandan sonra hayatına tekerli sandalye desteğiyle devam etmektedir. Bu çok sosyal, sanatçı, folklörcü, müzisyen bir kişilik için ilk başlarda elbette ki kabullenilmesi mümkün olmayan bir durumdur. Kaldı ki bu durumu kabullenmek hiç kimse için kolay değildir. Kars dışında süren uzun tedavi süreçlerinin ardından Kars’a dönen Bekir Sayılan’ı Kars ve Karslılar her zaman kucaklar olmuş ona yaşadığı durumu unutturmayı ilke edinmişlerdir. Fakat dışarıda bir hayat devam etse de yaşantının meşakatli kısmı aslında evdedir. Yuvayı dişi kuşun yaptığı malumdur. Töresinde anaç olan, ananevi geleneklerini mayasında çeyiz diye getiren Türk Kadını’na en güzel örneklerden birisi Bekir Sayılan’ın hanımı, hemşerimiz Karslı Hürü Sayılan olmuştur.

Hürü Sayılanla sohbetimiz sırasında 17 yıl öncesini anımsıyor ve tebessüm etmeyi sürdürüyor. 1993 yılında geçirilen kaza sonrasında hayatın devam ettiği gerçeğinin bilincinde olduklarını ve o gün itibariyle hayatı daha bir sağlam tutup daha bir birbirlerine sarılarak yaşadıklarını belirten Hürü Sayılan, Bekir Sayılan için mükemmel bir eş ve harika bir baba demeyi de unutmuyor.  Aynı zamanda Bekir Sayılan’ın Duygu ve Bikem Sayılan isimlerinde ki iki kızının da annesi olan Hürü Sayılan azmi, samimiyeti ve alçak gönüllüğüyle de bir kere daha takdiri fazlasıyla hak ediyor. 

Duygu Sayılan 24 yaşında, bir bankanın personeli olması münasebetiyle İstanbul’da ikamet ediyor telefonla aradığımız Duygu’ya babasını soruduğumuzda derin bir iç çektiğini duyuyoruz. Ve ardından Duygu Sayılan babasını çok özlediğini, onun için yerinin kimselere değişemeyeceği kadar kıymetli olduğunu, her şeyin ötesinde babasına olan sevgisinin büyüklüğünü bizimle paylaşıyor. 

Bikem Sayılan 21 yaşında babasının sağ kolu görevini üstlenmiş vaziyette. Babasına işlerinde yardımcı olan Bikem Sayılan uğraştıkları işin eğitimini alma ilkesiyle yola çıkmış ve bal, kaşar şarküteri adına işletme işleten babasına destek verebilmek için Kars Kafkas Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Arıcılık Bölümünü bitirmiş. Babasıyla beraber iş yerinde müşterileriyle ilgilenen Bikem Sayılan babasının yanında olmaktan gayet mutlu. Ve babası için dünyanın en iyi babası diyor. 

Eşi ve kızlarının ardından Bekir Sayılan’ı bir de Bekir Sayılan cümleleriyle dinleyip sizlere aktaracak olursak Sayılan 13 yaşında müziğe başladığını, akordeon çaldığını, 36 yıldır müzikle iç içe olduğunu, Kars Kültürünü misafirlere anlatmak, tanıtmak adına sergilediği çabaları, giden her misafirine ikram ettiği çayları, yöreye has olan ve eşi Hürü Sayılan’a misafirlerine evde ikram etmek üzere hazırlattığı yoğurt çorbasını, lepeli sulu köfteyi, kızarmış patatesli, erişte pilavını, yurdun her noktasında ki kendini yalnız bırakmayan alış veriş yapan müşterilerine olan bal kaşar hizmetlerini anlatıyor. Ve ardından ’’Kars bir sevdadır’’ diyor, insanıyla tabiatıyla tutkudur diyor, burada doğup burada yaşamak bir hazinedir diyor, Kars dışında yaşayan hemşehrilerimiz bizleri unutmasın, şehrimize yatırımlar yapsın, şehrimizi özlemlerinin ve ziyaretlerinin birincil noktasında tutsunlar diyerek de sözlerini sonlandırıyor… 

Bekir Sayılan’ın 50 yıllık yaşantısının 37 yılıyla memleketinin tanıtımı, kültürel zenginliği, sanatı, folklörü adına her zaman çaba göstermesi, her şeyin ötesinde yaşama olan inancı, şükretme noktasındaki tutumu, hayatını idame ettirebilmek, kendi değimiyle ’’ekmek parasını kazanabilmek’’ için sergilediği gayreti ve uğraşı bu gayretlere şahitlik edenleri hem duygulandırıyor hem de tebrik ettiriyor. 

Şayet bir gün olur da yolunuz Bekir Sayılan’ın Atatürk Caddesi Numara:102 Kars adresindeki iş yerine düşerse hiç tereddütsüz kapıyı açıp içeri girmeniz yeterlidir. Sıcak karşılama ve ardından hoşsohbetle Bekir Sayılan’ın içten dostluğu sizi de bir sonraki Kars ziyareti programınızda Bekir Sayılan’a zaman ayırmaya yöneltecektir…