Kars Valisi Günay Özdemir, merkeze bağlı Hacıveli köyünde rahatsızlığı nedeniyle çalışamayan 4 çocuk babası Celettin Uysal’ın tek göz odada 8 aydır elektriksiz süren yaşamının “Uysal Ailesinin Çaresizliği” başlığıyla yerel ve ulusal basında yer almasıyla ilgili katıldığı bir toplantıda konuşma yaptı. Vali Özdemir, “Biz bunu basından öğrenmeliydik” diyerek ilgili tüm kurumların bu tür olaylardan zamanından haberdar olup anında müdahil olması gerektiğini söyledi.

Vali Günay Özdemir, “Huzurlu Okul Huzurlu Toplum” projesinin ikinci ayağı olan memurların bilgilendirilmesi için seçilen eğitici kurulun toplantısına katıldı. Vali Özdemir, burada yaptığı konuşmada özellikle de Hacıveli köyünde çaresizlik içinde yaşayan Uysal ailesinin basına yansıyan haberler üzerine bu toplantıya katılmak istediğini ifade etti.

Vali Özdemir, projenin 1. aşamasında okullarda-ki eğitimlerin tamamladığını söyleyerek, bütün öğretmenlerin eğitimden geçirdiğini, öğretmenlerin de bu eğitimlerini aldıktan sonra çalışmalarına ve faaliyetlerine başladıklarını söyledi. Amaçlarının müdahaleden çok olayları önceden tespit etmek ve daha problemler ortaya çıkmadan o problemleri tespit edip problem büyümeden çözmek olduğunu da kaydeden Vali Özdemir, “Eğer bu şekilde bir risk yönetim şekli geliştirirsek toplumda çok daha rahat problemleri çözebileceğimizi hep beraber göreceğiz ve uygulayacağız. Bu konuda aslında bütün kurumlara görevler düşüyor. Bütün kurumlar olarak görevlerimiz kanunda yönetmelikte belirtilen görevler dışında vicdani olarak da sorumluluklarımızı yerine getirdiğimiz zaman aslında toplumda ki bütün problemleri tespit etmiş ve çözmüş olacağız.” dedi.

“BASINDAN ÖĞRENMEMELİYDİK”

Konuyu Hacıveli köyündeki Uysal ailesinin içinde bulunduğu soruna getiren Vali Özdemir, “Problemler olduğunda hemen hemen hepimiz bir komşumuzda veya köyümüzde, ilimizde, çevremizde ki problemleri belki görüyoruz. Belki önemsemiyoruz, belki bunun sorumlusu başkasıdır diyoruz yani daha yeni dün toplumsal anlamda köyümüzün birisinde vatandaşımızın mağdur olması. Biz bunu basından öğrenmemeliydik. Bizim bunu daha olay başlamadan tespit etmemiz gerekiyordu. Köyümüzün muhtarı, köyümüzün imamı, köyümüzde ki aile hekimi veya komşusu bu konuyu bize bir şekilde iletmeliydi. Veya öğretmenimiz bize bu konuyu bir şekilde iletmeliydi. Biz bu konuyu daha problemin başında çözmemiz gerekiyordu. O köyde de ailenin 4 çocuğuyla beraber belki bu sıkıntıları hiç yaşamaması gerekiyordu. Eğer biz o problemi işin başında görmüş olsaydık o çocuklarımız hiçbir travma yaşamadan, sıkıntı yaşamadan devletin, vatandaşın, milletin sıcak elini, sıcak ilgisini görebilecekti.” diye konuştu.

BÜTÜN KURUMLARA GÖREV DÜŞÜYOR

“Bizim amacımız aslında sorumluluklarımızı yerine getirmek ve toplumsal anlamda sosyal sorumluluğumuzun bilincine varmak.” diyen Vali Özdemir, “Bu amaçla da bütün kurumlara görev düşüyor. Bütün kurumlar olarak biz gerçekten sorumluluklarımızı, görevlerimizi nasıl yerine getiririz bu eğitimlerle öğreneceğiz. Ve bu eğitimler sonucunda da aslında aslında ettiğimiz problemle ilgili meselede hangi kurumun o sorunu çözeceği de yasalarla, yönetmeliklerle belirlenmiş durumda. Orada herhangi bir sıkıntı varsa, sağlık sıkıntısı varsa biliyorsunuz sağlık kurumunun yetkisi ve sorumluluğundadır. Ekonomik bir sorun varsa bu ilgili bir bakanlığın yetkisindedir. Sosyal, psikolojik sorunlar varsa bunlarla ilgili hemen hemen her kurumumuzun bu alanda görevleri vardır. Bizim amacımız bundan sonra bu konularla ilgili problemleri tespit etmek, bu problemleri ilgili kurumlara göndermek ve ilgili kurumlarında sorumluluklarını yerine getirmesini sağlamak.” şeklinde konuştu.

KOMİSYONLAR KURULACAK

Koordinasyonun sağlanması, tespitlerin yapabilmesi ve sorunların anında çözümü için komisyonların kurulacağını da vurgulayan Vali Özdemir, “Bununla ilgili biz ilçelerimizde komisyonlar kuracağız, kaymakamların başkanlığında. İlimizde yine vali başkanlığında komisyonlar kuracağız ve bu komisyonlarla tespit edilen problemlerin çözülüp çözülmediğini de kontrol edeceğiz. Hep beraber problemler nasıl çözülecekse beraber bu konuları uygulamanın temelinde olan başta öğretmenlerimiz olmak üzere en uçtaki arkadaşlarımızın teklifleri, tespitleri doğrultusunda problemleri belirleyip hep beraber çözüm yoluna gideceğiz. Eğer biz topyekün olarak en uçtaki arkadaşımızla beraber, bu konuları iyi iletişim içerisinde olursak ben Kars’ta problemleri çözemeyeceğimiz, üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir problemin olmadığını düşünüyorum.” ifadesini kullandı.

“Huzurlu Okul Huzurlu Toplum” projesinin önemine de değinen Vali Özdemir şunları söyledi:

“Eğer bu projeyi biz burada uygularsak bu proje Türkiye de örnek alınacak bir proje. Bizim burada başarımız aslında Türkiye’de ki çocuklarımızın, toplumun geleceğiyle ilgili bir başarı olacak. Onun için sizlere de büyük görevler düşüyor. Şimdi kurumlarınızda bu konularla ilgili kesinlikle arkadaşlarımızın eğitimlerini sizler vereceksiniz, onları sizler yönlendireceksiniz ve bundan sonra ki bütün iletişimleri de kurumlarla, kurumlar arasında ki ilişkileri de sizler sağlayacaksınız. Sizlere şu anda çok önemli görev düşüyor ve biz de sizlere çok önemli görev düştüğünü tespit ettiğimiz için bu konuyu da burada sizlere aktarmak için özellikle bu sabah buraya geldim. Çünkü bu konu gerçekten benim içinde, sizler içinde, toplum içinde bilhassa çocuklarımız ve geleceğimiz için çok önemli olduğuna inandığım için buradayım. Biz eğer toplumumuzda ki problemleri problem olmadan, sıkıntı olmadan çözersek çocuklarımızı geleceğe çok daha iyi hazırlayacağımıza inanıyorum. Bunun için hep beraber ben diyorum ki bundan sonraki çalışmalarımızı belli iletişim, sevgi, saygı içerisinde hoşgörü içerisinde hem arkadaşlarımızla hem toplumla hem de bütün çalışanlarla beraber bu işi başaracağız diyorum. Onun için gelecek yıl sene sonu itibariyle okullarımızdan gelecek olan problemler ve tespit edilen sıkıntılar sizlere ve kurumlara iletilecek. Siz de bunların tespiti, takibiyle ilgili de hep beraber hem bizlere yardımcı olacaksınız hem de topluma yardımcı olacaksınız. Ben çalışmamızın ülkemize, ilimize ve özelliklede çocuklarımıza hayırlı olmasını diliyorum.”

Merkeze bağlı Hacıveli Köyü’nde geçirdiği ani rahatsızlık nedeniyle çalışamaz duruma gelen Baba Celettin Uysal eşi ve 4 çocuğuyla 8 aydır karanlıkta yaşıyordu. Celettin Uysal (41), 3 ay önce geçirdiği ani bir rahatsızlık nedeniyle beyin damarları tıkanınca yürüyemez hale geldi. Eşi Urfagül Uysal (35) çocukları Alev (11), Canan (9), Caner (8) ve Taner (5) yetkililerden yardım istemişti.