Bu bölgede ekonomin ayağa kaldırılmasının kaçınılmaz olduğunu da ifade eden Çelik, şu anda devam etmekte olan göçün durdurulması için de hem hayvan varlığının sağlanması hem et kalitesinin artırılması hem de işsizliğin önlenmesi gerektiğini kaydetti.

HAYVAN VARLIĞI

Çelik ilk olarak yaklaşan kurban bayramı ve kentteki kurban varlığından söz etti. Tüm Karslıların ve Müslüman aleminin Kurban bayramını da şimdiden kutlayan Çelik, 500 bin civarında hayvan varlığı bulunan Kars’tan hayvancılığın bu kentin vazgeçilmezi olduğunun unutulmamasını istedi. Çelik, “Kars’ta kurbanlık sayısı normal çok da değil, az da değil. Kars’tan diğer illerle hem dişi hem de erkek hayvan kurbanlık olarak sevk edilmekte. Taşradan gelen alıcılar hayvanları alıp batı illerine götürmekte; Kayseri, Konya, İstanbul’dan ve diğer illerden gelip hayvan alan var. Fiyatlar normal şu anda ne yüksek ne de düşük. Bu durumda hayvan alıcısı da var; günlük 3 ila 4 tır hayvan sevkiyatı yapılmakta. Ama köyde, yaylada, borsada satışlar yapılmakta. Ancak borsada yapılan satışlar ufak tefek olmakta. Toplu satanlar köylerde, meralarda 50 ila 100 adet hayvan satışı yapmakta ve satılan hayvanlar taşra illerine sevk edilmekte. Hem sevk hem de il içerisinde kesilecek olan hayvan sayısı 300 bine ulaşmakta. Kars’ta 500 binin üzerinde hayvan varlığı var. Bu sayı Kars için ne az ne de çok değil, normaldir.” dedi.

GÖÇ, DURDURULMALI

Kentte son zamanlarda gizlice artan göçün gelecekte sıkıntı oluşturabileceğinin bilinmesini de isteyen Çelik, “Şuan satılan hayvanların yüzde 40’ı dişi, yüzde 60’ı erkek fakat bu dişi hayvanın kesilmesi, kurbanlık olarak sevk edilmesi bence zararlı bir durum. Çünkü dişi hayvandır doğurucudur. İşletmelerde en az 25 büyükbaş hayvanın olması gerekmektedir. Çünkü 6 veya 7 nüfuslu aileye o köyde istihdamını sağlasın ama şimdi işletmeler küçük, en fazla 15 20 ineği olanlar var, 15 ila 20 koyunu olanlar var. Şimdi koyun ve keçisi 100’den aşağı olan varsa o köyde 6 veya 7 nüfuslu ailenin o köyde istihdam etmesi zor olur. Buranın 8 ay kışı var ve işsizlik hat safhada. Köylü işini ancak kendi evindeki hayvanları besleme, satma; sütünü, danasını değerlendirerek istihdamını sağlayabilmekte. Ama bunlar olmadığı müddetçe veya az olduğu müddetçe göç olur. Göç her yıl nüfus sayımına göre Kars’tan göç var. Köylerde son günlerde de göç var. Şöyle ki köylerde geçim darlığından sulama arazili köylerin çok az olması. Hep kırsal alan ve yağmur yağmadığı zaman bu köylerde ekinde olmamakta, yem bitkileri olmamakta.” diye konuştu.

KARS BAYAJI ACİLEN BİTİRİLMELİ

Kars Barajı’nın acilen bitirilmesi gerektiğinin önemine de değinen ve artık hayvan saklamanın bile zorlaştığını kaydeden Çelik, “Diyarbakır’dan ilimize saman geliyor. Neden? Çünkü köylerde su yok. Kars Barajı diyorlar 40 yıldır Kars Barajı, Kars Barajı, Kars Barajı. Oysa ki baraj durmuş, hala sulama yok. Peki yazık değil mi? Bu kadar insan göç ediyor, köyler boşalıyor. 144 köyümüzde yüzde 80 göç etmiş, yüzde 20’si kalmış. 300 haneli köyde 20 hane, 30 hane kalmış. Şimdi metropol şehirlerde yer bile kalmadı. Bu nedenle bu şehirde istihdamı sağlamak, birliği, beraberliği, kardeşliği buralarda göstermek için hükümetin buradaki halka sahip çıkması gerek. Birlik ve beraberliği sağlaması, kardeşliği sağlamasını buralardan başlatması gerek. Burası Türkiye’nin bittiği yer değil, Türkiye’nin başladığı bir yerdir.” şeklinde konuştu.

BİRLİK VE BERABERLİĞİN ADRESİ KARS’TIR

Kars’ın ülkemize örnek olacak birlik ve beraberliğin adresi olduğu da vurgulayan Çelik daha sonra şunları söyledi:

“Altı tane Avrupa’ya, Asya’ya açılan kapı Kars’tadır. Hiçbir vilayetin adı “Serhat” değildir. Kars’ın adı “Serhat”tır. Serhat ne demek? Başşehir demektir. Baş giriş kapısı demektir. Buralara bakmak ve buralardaki köylülere, işsizlere, sanayisine, ticaretine, ekonomisine gereken desteğin verilmesi kaçınılmazdır. Kars; asayişi berkemal olan iller arasındadır. Bunun da bilinmesi lazım. Kars kadar hiçbir yerde rahatlık, ferahlık, kardeşlik, birlik ve beraberlik içinde olan il yoktur. Kars’ta herkesin kapısını çalıp, evine gidip, ekmeğini yiyebilirsin, misafir olabilirsin, memnuniyetle de dönebilirsin. Ama taşralısın ama Konyalısın ama İstanbullusun, Kürtsün, Türksün, Lazsın sormazlar. Kars böyle bir vilayettir. Bu vilayete sahip çıkmak, bakmak gerek. Hem devletimizin hem de milletimizin birbiriyle kardeşliği asırlardır sürmekte, yine de beraberdir. Herkesi kucaklayıp, herkesle beraber olmak, herkesle beraber devletinin yanında, bayrağının altında yürümekten başka bir çare yok. Onun için dikkatli olmak lazım. Taşradan içimize sızanlarda olabilir, bizleri birbirimizden uzaklaştırmak, kötü hareketlerde bulunmak, kötü fikirler vermek gibi insanlar da aramıza girebilir. Bunlara katiyen katiyen aldanmamalı. Beraberiz, biriz, kardeşiz, aynı yoldan yürüyoruz. Bunun için biz Karslı olarak Türkiye’nin “başşehri”, “giriş kapısı” olarak buradan Edirne’ye kadar herkese selam. Herkesle beraberiz, herkesle beraber olacağız. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, hükümetimizdir, bayrağımız beraberdir. Beraberliği beraberliğimizdir. Bizim aramıza hiç kimsenin girmesine gerek yoktur. Bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Türkiye Cumhuriyetimizin de politikacılarının da bir araya gelip hep bir ağızdan birliği, beraberliği, kardeşliği tüm herkese duyurmalarının zamanı gelmiştir. Birlik, beraberlik için bir araya gelmelerinde fayda var. Beraberce sesleneceğiz, politikacısı, köylüsü, kentlisi, ticaretçisi hepsi tek yumruk olmalı.”