Gazetekars

Farkı ortaya çıkaracağız

“SERKA’nın hedefi bölgenin farkını ortaya çıkarmaktır”

09 Aralık 2010 / 07:24

Farkı ortaya çıkaracağız

 SERHAT Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Tutar, SERKA’nın hedefinin bölgenin farkını ortaya çıkarmak olduğunu belirterek, “Biz bu bölgenin farkını ortaya çıkardığımız zaman, belli başlı sektörlerini ön plana çıkardığımız zaman fark yaratan bu sektörler bölgenin kurtuluşu olacaktır. Temel hedefimiz budur ve başaracağımıza inanıyoruz” dedi.

 

Ağrı, Ardahan, Iğdır ve Kars illerini kapsayan Serhat Kalkınma Ajansı’nın (SERKA) Genel Sekreteri Dr.Hüseyin Tutar, TRT’de yayımlanan “Gerçek Gündem Kalkınma” programının yapımcısı Rıza Sezgin’in sorularını yanıtladı. Ajansın çalışmaları ve hedefleri konusunda açıklamalarda bulunan SERKA Genel Sekreteri Dr.Tutar, Serhat Kalkınma Ajansı’nın görevinin “bölgede bulunan potansiyeli açığa çıkarmak ve bu potansiyelin yerelde sahiplenme duygusuyla birlikte pekişmesini sağlamak” olduğunu söyledi. Bölgedeki yatırımcıların bölgenin gerçekleri doğrultusunda yatırım yapmaları gerektiğini vurgulayan Tutar, şöyle konuştu:

 

“Bizim en önemli özelliğimiz bu bölgenin farkını ortaya çıkarmaktır. Biz bu bölgenin farkını ortaya çıkardığımız zaman, belli başlı sektörlerini ön plana çıkardığımız zaman fark yaratan bu sektörler bölgenin kurtuluşu olacaktır. Yani burada altyapısı olmayan sektörlerle uğraşan insanlarımız, özellikle çok küçük çapta uğraşan insanlarımız burada kendilerine bir potansiyel görmeyeceklerdir ve bu da onları ileri götürmeyecektir. Bizim için önemli olan bölgenin gerçekliğine bağlı, bölgenin realitesine bağlı, ticaret anlamında olsun, turizm anlamında olsun, tarım hayvancılık noktasında olsun bölgemizi markalaştıracak, ulusal ve uluslararası çapta götürecek birtakım ticari faaliyetlere bizim ihtiyacımız vardır. Buradaki yatırımcıların bu anlamda birleşmelerini, buradaki realite doğrultusunda ticaret yapmalarını, üretim yapmalarını, bunu başardıkları anda rağbet göreceklerini ve ciddi anlamda bölgeye katkıda bulunabileceklerini belirtebilirim. Aksi taktirde ülkenin diğer bölgelerinde çok güçlü sektörler varken, burada gelip de sınır illerimizde bir girişim sektörüyle uğraşmak boşuna bir çabadır. Dolayısıyla bunları tavsiye etmiyoruz. Bizim bölgemize yönelik olarak oluşturmuş olduğumuz bir yol haritamız vardır. Ciddi bir ekibimiz vardır. Gece gündüz bölgemizin gerçekliğinin ne olduğunu, bunu nasıl pazarlayabileceğimizi, bunu bir adım daha öteye nasıl götürebileceğimizi düşünüyoruz. Bunu düşünürken de tek başımıza yapmıyoruz. Bunu bir katılımcılık ilkesi doğrultusunda yapıyoruz. Yani bizim kalkınma kurullarımız vardır. Sivil toplum kuruluşlarıyla çok ciddi iletişimimiz vardır, özel sektörle çok ciddi anlamda iletişimimiz vardır. Onlardan gelen talepler ve bizim teorik bakış açımızı birleştirmek suretiyle bölgemize genel bir yol haritası çiziyoruz. Bu yol haritası doğrultusunda herkes bir anlamda çaba gösterirse çok daha farklı bir bölge yaratmış oluruz. Temel hedefimiz budur ve başaracağımıza inanıyoruz.”

 

“GÖÇÜ DURDURACAĞIZ”

 SERKA Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Tutar, kendileri için en önemli hadisenin göçü durdurmak olduğunu belirterek, şöyle devam etti: “Bizim bu bölgenin en önemli özelliği tarihsel olarak sürekli olarak göç vermiş olmasıdır. Yani sınır kentleri olması hasebiyle bölgemiz aşırı düzeyde göç veriyor. Öyle ki, 1985 yılındaki nüfus bugünkü nüfustan çok daha fazladır. Onun için göç bizim için durdurulması gereken öncelikle bir hadisedir. Çünkü göçle beraber beşeri sermaye de göç ediyor. Her türlü sermaye, beyin göçünden tutun da iktisadi sermayeye kadar ülkemizin başka kentlerine, özellikle batı kentlerine göç ediyor. Dolayısıyla burayı bir kurak alana çeviriyor. Öncelikle o halde yapılması gereken bu göçün durdurulabilmesi için insanların kendi geleceklerini bu kentlerde, bu bölgede görebilmelerini sağlayabilmektir. Bunun yapılabilmesi için de tabii ki, burada faaliyet gösteren tüm işletmelerin desteklenmesi, kapasitelerinin arttırılması gerekir. Biz, çıkmış olduğumuz İktisadi Gelişme Mali Destek Programı’nda öncelikle bunu hedefliyoruz.”

 

“KALKINMA SADECE EKONOMİK BÜYÜME DEĞİLDİR”

Kalkınmanın sadece ekonomik büyümeden ibaret olmadığını söyleyen Dr.Tutar, “Bizim kalkınma dediğimiz şey aslında iki temel bileşenden oluşuyor: Sadece ekonomik büyüme olarak düşünemeyiz. Bu doğru bir şey de değil. Kalkınma, zenginlik dediğimiz şey eğer sosyal hayata yansıyorsa insanların refahına, mutluluğuna, yaşam kalitesine bir katkıda bulunuyorsa anlamlı bir şeydir” dedi. Tutar, şunları söyledi: “Bizim bu teklif çağrısında sosyal alana yönelik olarak, sivil toplum kuruluşlarına yönelik olarak bir program öngörmedik. Fakat bundan sonraki programlarda tabi ki bunları gözeteceğiz ve bunlara yönelik olarak da bölgenin beşeri sermayesinin arttırılmasına yönelik olarak, insan kalitesinin arttırılmasına yönelik olarak bizim teklif çağrılarımız olacaktır ve bunu çok önemsiyoruz. Bu bölgenin en büyük sorunlarından bir tanesi budur zaten. Yeterince istihdam edebileceğiniz nitelikte insanın bulunamaması. O olmayınca zaten işletmelerden de yeterince verim alamazsınız. O bağlamda bizim desteklerimiz iki temel bileşeni içeriyor: Sosyal ve ekonomik bileşenler. Bunlar birlikte, bir arada kalkınma dediğimiz mefhumu oluştururlar. Onun için kalkınma anlayışımız sadece ekonomik büyüme değil. Ekonomik büyüme tek boyutlu olan bir şeydir. Ekonomik büyümeyi gerçekleştirmiş olmak önemlidir, ama bu ekonomilerin sosyal hayata yansımalarıyla huzurlu ve müreffeh toplumlar ortaya çıkabilir. Bizim de hedefimiz bunu gerçekleştirmektir.

Facebook'la Yorumla
İlk yorum yazan siz olun
Adınız Yorumunuz
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

BENZER HABERLER