Gazetekars

Gence Gezisi

Yücel SEZER / Kars Belediyesi'nin Gence Gezisi

03 Mayıs 2010 / 08:07

Gence Gezisi

Gence yolculuğu 18 Nisan 2010 tarihinde pazar sabahı saat 7’de belediye hizmet binasının önünde başladı.

 

Özlem Ardahan minibüsünde 19 kişi oturuyordu: Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş ve Eşi, İsrafil Çakas (Başkan Yardımcısı), Belediye Meclis üyelerinden Tahsin Güngör ve Eşi, Abdurrahman Konu, Murtaza Karaçanta, Ferit Yenice, Mustafa Kaya, Yüksel Güler ile Yaver Belet ve Eşi, Fuat Kadiroğlu Ayhan Erginbey, Samet Eğer, Cevahir Beyribey ve Eşi, Mürsel Avanaş, Yücel SEZER.

 

Minibüsümüz Posof’a vardığında çay ve kahvaltı molası verildi. Kapalı ve yağmurlu hava da bizi takip ediyordu. Türkgözü kapısına vardık. Türkgözü kapısında etrafa bir göz attım. Ne in var ne de cin… Bir tır geliş yönünde bir tır da gidiş yönünde duruyor. Bir beye sordum. Niye kimseler yok?. “Yücel Bey Türkgözü kapısı 2000-3000 metrelik dağların tepesine kurulmuştur, kışın kar ve tipiden ve bakımsız yollardan geçmek nasıl olur siz tahmin ediniz. Bu olumsuzluklardan dolayı Azeri-Ermeni- Gürcü Sarp sınır kapısını tercih ettiler. Dürbünle adam arasan bulamazsın” dedi. Sohbeti bitirerek ileride bulunan tır şoförünün yanına gittim. Merhabalaştıktan sonra, şoför konuştu : “Men İran Azerisiyim. Bahtiyar Allahverdi. İran’dan Tiflis’e çiçek götürüyorum. İşimiz Allaha kalmış iş yok, güç yok. İşte idare ediyoruz” dedi. Yanından ayrıldım.

 

2001’de Vali Nevzat Turhan ile, 2003’de Rektör Necati Kaya ile, 2006’da Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu ile Türkgözünü tanımıştım. Bir zamanlar buradan ve Nahçivan’dan ucuz mazot girişi yapılıyordu. Yöre insanı büyük paralar kazandı. Türkiye’deki akaryakıt ağaları rahatsız olunca koalisyon hükümetine baskı yaptılar. Boyun eğme mecburiyetinde kalan hükümet mazot girişini yasakladı.

 

Pasaport işlemleri biter bitmez Ahıska ve Vale’ye doğru hareket ettik. Ahıska Gürcüstan’ın küçük bir yerleşim birimi, Gürcülerden ziyade burada Ermeniler yaşıyor. Ziraat ve hayvancılıkla yaşamlarını sürdürüyorlar, fakir ve ihmal edilmiş bir yöre...

 

Gece saat 22’de Tiflis’e giriş yaptık. Önünde Amerikan ve Gürcü bayrağı bulunan bir otele yerleştik. Daha sonra da sahibi Rizeli olan bir Türk lokantasında yemek yedik. Geceyi Tiflis’te geçirdik. Pazartesi sabah saat 7’de Gence’ye hareket ettik. Geçtiğimiz kilometrelerce yoldan anladık ki ucu bucağı görülmeyen bir ovada yol alıyoruz. Gence böyle bir ovada kurulmuş. Bu ovada Genceliler tarım, hayvancılık ve meyvecilik yapmaktalar. Heyetimizi Gence il sınırında Vali yardımcısı, Emniyet müdürü, Nizami ve Kepez Belediye başkanları karşıladı. Yol polisleri eşliğinde Gence’ye vardık. Tiflis- Gence yolculuğu 4 saat sürdü. Devlet konuk evinde çantalarımızı odalarımıza koyduk ve heyet Gence valiliği önündeki Haydar Aliyev Anıtına çiçekler koyarak saygı duruşunda bulundu. Gence valisi Eldar Ezizov heyeti kapıda karşılayarak makamına aldı, herkesle tokalaştı.

 

Gence valisi ile 2003’de tanışmıştım. Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Necati Kaya ve 25 bilim adamıyla Gence’ye gelmiştim, Gence üniversitesi ile Veteriner bilimleri sempozyumu yapılmıştı. O tarihte Gence valisi Eldar Ezizov, Rektör Necati Kaya’ya şöyle demişti, “Ben vali olarak 4 hafta önce atandım. Ebedi liderimiz Haydar Aliyev bana şu emri vermişti – Sayın vali Kars’la alakalarını yüksek tut. Kardeş şehir ilan etmişem, bu kardeşliği git yükselt”. 2010 Nisanında yani 7 yıl önce tanıdığım tarihçi olan vali Ezizov başladı konuşmaya:

 

“Kıymetli kardeşim Nevzat Bey sizleri makamımda görmekten, ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Ben tarihçiyim. Türklerin tarih boyunca, Azerbaycan’a yaptıklarını hiçbir Azerbaycanlı unutmamıştır ve unutmayacaktır. Kars’ın Azerbaycan’da ayrı bir yeri ayrı bir önemi vardır. Sizlere üreğimden hoş geldiniz diyorum. Öz evinize öz yurdunuza gelmişsiniz, sizlere minnettarım” diyerek konuşmasını bitirdi.

 

Başkan Nevzat Bozkuş da yaptığı konuşmasında “ Sayın Valim Gence’ye, ben ve bazı arkadaşlarım eşlerimizle geldik. Heyetimizdeki kişiler Kars’ın saygın insanlarıdır. Şu hususu belirtmek isterim ki, Gence’ye Kars’ın selamlarını ve sevgisini getirdim. Devletimiz, Hükümetimiz ve Büyük Türk Milleti, Azerbaycan’ın yanındadır ve daima da yanında olacaktır” dedi.

 

Vali heyetimizi öğlen yemeğine götürdü. Yemekten sonra otele döndük. Biraz istirahattan sonra, Celal Paşayev müzesinde müzik dinletisinde bulundular. Akşam Vali yine bizlerle yemekte buluştu. Azerbaycan’ın Ulusal televizyon kanaları heyeti daima takip etti, Başkanın görüşlerini alarak haber saatlerinde de yayınladılar.

 

Gence’deki ikinci günümüzde Tarım Üniversitesini ziyaret ettik. Rektör bizlere çok sıcak davrandı. Üç Profesör Azerbaycan Türkiye kardeşliğinden söz ettikten sonrada sitemkar bir tavırla Türkiye’deki “Hepimiz Hırant Dink’iz, hepimiz Ermeniyiz” diyenleri kınadıklarını söylediler. Nevzat Bozkuş “Yetmiş iki milyonluk Türk Milleti sizlerin yanında, her çeşit hürriyete sahip Türkiye’de böyle basit bir olayı büyütmeye değmez. Burada Ermeni konusunu mevzu edip, zamanımızı boşa harcamayalım” deyince büyük alkış aldı. Daha sonra Nizami türbesi ziyaret edildi. Şarap ve çikolata fabrikasının çalışma sistemi bizlere anlatılarak tanıtıldı. Şehrin içerisinde yaya olarak gezme başladı. Her cadde ve sokak pırıl pırıl. Çöp diye bir kirlilik yok. Çöp kutularına valilik şöyle bir yazı yazmış “Gence’yi sevirsen temiz tut” .

 

Gence’deki iki günümüz boyunca Vali yardımcısı Akif Selimova yanımızdan hiç ayrılmadı. Gence merkezde belediye yok. Yönetimi her sahada vali yapıyor.

 

Gence’de iki belediye var. Gence’nin ilçeleri veya semti diyelim. Biri Nizami diğeri Kepez. Belediye başkanları ve meclis üyeleri seçimle iş başına geliyorlar. Meclis üyeleri yüksek eğitimden geçmişler. Çoğu da akademisyen.

 

Nizami Belediye başkanı Faik Ahmedov Kalenderoğlu ile 2001’de Gence’de tanışmıştık. Beni unutmamış, boynuma sarıldı. Çok değerli, bilgili ve yörede sevilen bir kişi. 2001’de yaptığı bir konuşmada “İki Türk devletini oluşturanların sorunları, sitemleri gönül koymaları olabilir. Men ve biz istemeyiz ki gönüllerimizde serhatlar olmasın” demişti. Sözünü unutmadım, hala kulaklarımda.

 

Kepez’in Belediye başkanı Tahir Guluyev de heyetten hiç ayrılmadı, bizlere hep hürmet gösterdi candan bir insandı.

 

Bizlere çok sıcak davranan yetkililer nefis yemekler yanında türkülerle de bizleri ağırladılar. Yaver Belet şiirleri ile de geceye renk kattı.

 

Başta Belediye başkanı Nevzat Bozkuş, eşi ve diğer hanımefendiler ve meclis üyeleri büyük Türk Milletinin yüceliğine yakışır terbiye kurallarını Gence’nin her yerinde gösterdiler. Belediye başkanımız da eşiyle birlikte herkesle ilgilendi. Gence’de ticaret yerlerinde satışa sunulan malların çoğu İstanbul’dan getirilmiş, bazı işyerlerinde ise Çin malları satılıyor. 100 dolar 80 manat ediyor. Paraları kıymetli. İnsanların işleri ve aşları var. 1993 yılındaki Gence’den hiçbir iz kalmamış. Gelişen ve büyüyen bir Gence gördüm. İnsanlar çağdaş ve medeni.

 

Gence’de toplam iki gün kaldık. Sabah saat 7’de Gence’den ayrıldık. Başta Gence valisi ve Belediye başkanları olmak üzere diğer yetkililer bizlerle tek tek vedalaşıp yolcu ettiler. Posof Türkgözüne geri geldiğimizde üç günlük yağmurlu ve kapalı havadan şikayetçi olurken Posof dağlarında kar, tipi ve soğukla karşılaşınca Gürcüstan’ın ve Azerbaycan’ın kapalı havasını arar olduk. Bir saatlik Posof dağlarını 3 saatte aşabildik. Akşam saat 8 buçukta belediyenin önünde otobüsümüzün duruşunu Mürsel Bey’in “yolculuk bitti” deyişiyle Gence gezisinin sona erdiğini anladık. Belediye Başkanına teşekkür ederek ayrıldık.

 

Bu gezi sonucu bir nebze de olsa Azeri kardeşlerimizle “gönüllerimizde serhatların” asla olmayacağını göstermiş olduk. 

Facebook'la Yorumla
İlk yorum yazan siz olun
Adınız Yorumunuz
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

BENZER HABERLER