Hem sinema hem de tiyatro
27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü nedeniyle Çarşamba günleri Kars Şehir Sinemasında Kars Sinema Topluluğu ve Kars Epik Sanat Tiyatrosu ortaklaşa 27 Mart’ kutladı.
31 Mart 2012 Cumartesi 12:31
Film Breht’çi tiyatronun biçimsel özelliklerini, epik tiyatro yöntemini Türkiye’de ilk kez uygulayan dramaturg Vasıf Öngören’in yazdığı ve sinemamızın en çok film çeken yönetmeni ve Yılmaz Güney’in de hocam dediği Atıf Yılmaz tarafından çekilen ‘ASİYE NASIL KURTULUR’du.
Müjde Ar, Hümeyra, Füsun Demirel, Ali Poyrazoğlu, Yaman Okay başta olmak üzere bir çok ünlü oyuncu Asiye’nin nasıl kurtulacağına dair tiyatral bir tarzda anlatılan film.
Kars Epik Sanat Tiyatrosu oyuncuları Ufuk Senem, Yılmaz Akkaya, Mustafa Akkaynak, Yıldız Gözde Muratoğlu ve Kerim Tekmenuray tarafından gösterim öncesi sergilenen oyun seyircilerden beğeni topladı.
Haziran ayında sergileyecekleri oyunun da duyurusu yapıldı oyunun yönetmeni olan Ufuk Senem tarafından ve 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü bildirisi okundu.
Kars Sinema Topluluğu haftaya aynı gün, aynı yer ve aynı saatte ‘PARİS TEXAS’adlı filmi gösterecek.
27 MART DÜNYA TİYATROLAR GÜNÜ TİYATRO BİLDİRİSİ
Tiyatro 2500 yıldır insani özlemlerin dillendirildiği insani bir etkinlik.Nerde insan varsa orda tiyatro var. Ama tiyatro televizyon ve şimdi sayısal medyanın gelişmesiyle sürekli yok olma tehdidi altında olmuştur.Teknoloji sahneyi istila etmiş ve insan boyutunu imha etmiştir.Ve uçuşan repliklerin yerini bir çeşitli hareketli resmin aldığı naylon bir tiyatro yaratmak için çaba harcanmıştır.Oyunlar yalnızca kuklalar ve oyuncak bebekler kullanılarak katmerli ışık etkisiyle ambalajlanıp, diyalogsuz, ışıksız veya oyuncusuz sahnelenmiştir.Teknoloji, tiyatroyu bir havai fişek gösterisine veya panayır eğlencesine dönüştürmeye çalışmıştır.
Tiyatro boşluğa, gölgelere ve suskunluğa, replikleri uçuşturmak, hareketlendirmek, aydınlatmak ve hayatı galeyana getirmek için karşı duran ilk sanattır.
Etrafımıza baktığımızda tüm toplumların, etnik grupların, sınıfların ve kastların içinde ezen ve ezilenleri görürüz, adaletsiz ve merhametsiz bir dünya görürüz. Başka bir dünya yaratmak zorundayız, çünkü bunun mümkün olduğunu biliyoruz. Fakat hem sahnede hem de hayatımızda oynayarak bu dünyayı kurmak bizim elimizde.
Eve döndüğünüzde arkadaşlarınızla kendi oyunlarınızı oynayın ve daha önce göremediğiniz apaçık olan şeye bakın: Tiyatro sadece bir etkinlik değildir, bir yaşam biçimidir.
Hepimiz oyuncuyuz: vatandaş olmak bir toplumun içinde yaşamak değil, o toplumu değiştirmektir.