Türkiye'yi Kafkaslara bağlayan ve Türkgözü Gümrük Kapısı yolu üzerinde bulunan Ilgar Dağı engellini aşacak olan 'Ilgar Tüneli'nin temeli atıldı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, "Serhat şehirleri olarak Türkiye'nin orta Asya'ya açılan kapısı olarak, bu konumuzdan yararlanacağız. Bu bölgeler canlanacak. Bu bölge göç veren değil, tam tersine göç alan bir bölge olacak" dedi.

Kars Harakani Havalimanında protokol tarafından karşılanan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ve Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, daha sonra karayolu ile geldikleri Ardahan'ın Hanak ilçesinde, Hanak İmam Hatip Ortaokulu'nun açılışını yaparak, okulun durumu hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Bakanlar daha sonra, Ardahan'ın Damal ile Posof ilçeleri arasındaki 2 bin 918 rakımlı Ilgar Dağı'nda yer alan ve Türkiye'yi Gürcistan'a bağlayan 2 bin 540 rakımlı Ilgar Geçidi'nde kışın yaşanan güçlüklerin ortadan kaldırılması amacıyla yapılacak olan Ilgar Tüneli'nin temel atma törenine katıldı.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan törende, "Bu proje aslında hayal ötesi bir proje, geçit vermeyen Ilgar Dağı, Ilgar Tüneli ile aşılacak" dedi.

Bakan Arslan, "Ilgar Dağı Tünelinin dışında Gümüşkavak Tüneli'ni de yapacağız. İkisi birlikte 62 kilometre bölünmüş yol, yaklaşık 8,5 kilometre bir gidiş, bir geliş çift tünel ve inşallah biz böylece bu bölgenin hayatını kolaylaştıracağız. Bu bölgenin ticaretini, ekonomisini artırmış olacağız. Bu bölgeler serhat şehri ve ecdat bu toprakları vatan yapmak için canını vermiş, kanını dökmüş şehit olmuş. Bu özelliğimizden vazgeçecek halimiz yok, biz sınırı beklemeye serhat şehri olmaya devam edeceğiz. Ama biz bu konumumuzdan yararlanacağız. Serhat şehirleri olarak Türkiye'nin Orta Asya'ya açılan kapısı olarak, bu konumuzdan yararlanacağız. Bu bölgeler canlanacak. Bu bölge göç veren değil, tam tersine göç alan bir bölge olacak" diye konuştu.

Bakan Arslan, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin ise, "Şimdi yaptığımız iki başlılığı ortadan kaldırmak" diyerek, "Eğer iki başlılık olmazsa, eğer tek merkezden bu ülke yönetilir ise, eğer vesayet odakları olmazsa, eğer bürokratik oligarşi olmazsa biz çok daha hızlı gelecek hedeflerine yürürüz. Bu ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine götürürüz ve biz ülke olarak bulunduğumuz coğrafyada daha fazla mağdurun, mazlumun hamisi oluruz. Daha fazla kendi milletimizin, memleketimizin menfaatine davranırız. Dünyanın menfaati neyi gerektiriyorsa bize ona göre davranın diyenlerin sözünü dinlemediğimiz için bu sıkıntıları yaşıyoruz. Bu sıkıntıları yaşamamak için, terör örgütlerinin bu kadar hortlayarak başımıza bela olmaması için, köklerinin kazınması için bizim inşallah bu değişikliğin arkasında durup çok daha güçlü olmamız lazım. Sizden istediğimiz şu? Çocuklarımızın geleceği için, istikbalimiz ve istiklalimiz için, dünyadaki mazlumlara ve mağdurlara hamilik etmek için ve 20 23 hedefleri için Referandumda evet demeniz gerekiyor" ifadelerini kaydetti.

"Tek adam millet yanında yürüyorsa, güçlü olur"

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz da Cumhurbaşkanı hükümet sistemine değinerek, "Tek adam millet yanında yürüyorsa, güçlü olur" dedi.

Kutuplaştırıcı, kavga edici politikalardan, küçük olsun benim olsun politikalarından Türkiye'nin zaman kaybettiğini ifade eden Yılmaz, "Daha iyi bir hizmet için, daha iyi bir yönetime sahip olmak lazım. Türkiye’deki şu anda olan mevcut yönetim dünyanın hiçbir benzeri olmayan bir yönetim şeklidir. İki başlılık var. Cumhurbaşkanı hükümetini kurmak isteyen kimse 80 milyonu kucaklaması lazım. Uzlaşması lazım ve 80 milyon ile uzlaşırsa ancak yüzde elli oy alır. Biz kutuplaştırıcılardan, ötekileştiricilerden, ayrıştırıcılardan, küçük olsun benim olsun diyenlerden bıktık. Kavga bilini değil barış ve uzlaşmayı seçmemiz lazım. İşte uzlaşma olsun, önümüzdeki dönemde gelenler herkese hitap etsin diyorsanız o halde 16 Nisan’da oyumuz ‘evet’ olması lazım. Bu sistem kesinlikle hukuk devletine daha uygundur? Demokrasi yetki ve sorumluluk demektir. Bir kimsenin yetkisi varsa sorumluluğu da olacak. İki demokrasi aynı zamanda yetkisi varsa hesap da verebilir demektir. Şimdiki sistemde Cumhurbaşkanının tek başına yapmış olduğu işlemler için yargı yolu kapalı, başbakan veya bakanlarla birlikte kararnamede yaptıklarında ise sorumluluk başbakanda veya ilgili bakandadır. Dolayısıyla şu anki rejimde hiçbir sorumluluk cumhurbaşkanında yok. Demokrasi hesap verebilir olmak demektir. Bu devletin sahibi millettir, bu vatanın sahibi millettir. Bizde güzel bir söz var ‘Kadere iman eden kederden emin olur’ eğer bu millete de güvenirseniz korkulardan emin olursunuz. Tek adamın gücü olur mu olmaz. Millet kimin yanında durursa onun gücü olur. Buradaki güç milletin gücüdür. Şimdi onlar millet hata yapabilir diyemediklerinden tek adam diyorlar. Millete güvenirsen, millet kendi değerleriyle kavgalı olana, kendisine vaat ettiklerini yerine getirmeyene oy vermez. Bu millet hata yapmaz, Menderes'ten bu yana bunu gösterdi. Bundan sonrada bu milletin doğru yapacağına inanıyoruz" şeklinde konuştu.

Ilgar Dağı’nda yapılacak olan Ilgar Tüneli temel atma törenine, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Aslan, Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti Ardahan Milletvekili Orhan Atalay, Karayolları Genel Müdürü İsmail Kartal, Ardahan Valisi İbrahim Özefe, Ardahan Belediye Başkanı Faruk Köksoy, Ticaret ve Sanayi Oda Başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Ardahan ve ilçelerinden gelen çok sayıda vatandaş katıldı.