Necmi KOCAOĞLU

Üniversiteler kuruldukları illerde eğitim öğretim dışında, sosyal,kültürel ve ekonomik etkileri olan kurumlar olduğu kadar şehrin bacasız fabrikalarıdır.Tıp Fakültesine sahip üniversiteler tabiri caizse yıldızlı üniversitelerdir.Tıp Fakülteleri üniversitelerin dinamoları olduğu kadar şehir halkına karşıda, üniversitenin aynasıdır.

25 doktorumuzun aldıkları döner sermayenin, niçin kesintiye uğradığını veya neden yeteri kadar alamadıklarını öğrenmek için yazmış oldukları dilekçe,yine içlerinden amacı farklı olan kişi yada kişilerin basına sızdırmasıyla ortalık karıştı.Kimileri hastaneyi batırdı,kimileri devretti,kimileri ise kapattı.Ağzımız torba değil ki büzesin dedikodular aldı başını gitti....Ama herkesin unuttuğu şey üniversitemizi itibarsızlaştırma girişimi ilk önce Kars'a sonra ellerini ovuşturup hesap yapan insanlara velhasıl hepimize zarar verecektir.Aynı zamanda Üniversitenin bünyesinde kurulmuş olan akademisyen ve doktor bekleyen Diş Hekimliği Fakültesine zarar verecektir.

Hepimiz aklımızı başımıza toplamalıyız. Konuşurken ya da yazarken dikkatli kelimeler kullanmalıyız.Çünkü burası büyümeye devam eden ve hala doktor ve akademisyenlere ihtiyacı olan yerdir.Tabi ki üniversitemizde sorunlar eksiklikler olacaktır.Sorunları eksiklikleri sayın rektörümüz çözecektir.Tabi ki eksiklikleri gidermede sayın vekillerimiz destek verecektir diğer üniversitelerde olduğu gibi.Ama üniversitemize esas sahip çıkacak destek olacak en önemli unsur bu şehirde yaşayan Karslı hemşerilerimizdir.İnanıyorum ki onlar destek verdiği sürece büyür,Kafkaslara kadar uzanır.Peki eleştirilmeye çalışılan üniversitemizde neler olmuş neler bitmiş haberiniz var mı ? Bence yok.

Üniversitemizin rektörü yeni atandığında 2010 yılında Dünden bugüne Kafkas Üniversitesi başlığı altında bir araştırma yazısı yazmıştım.1992 yılında kurulmuş olan 16 üniversitenin istatistiksel bilgilerini kendi Web sitelerinden alarak bir değerlendirmede bulunmuş STK temsilcisi olarak kamuoyuyla paylaşmıştım. Aradan 5 yıl geçti.Bugünde aynı üniversitelerin Web sitelerine girerek gelişmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Tabloyu özetlemek gerekirse;

Üniversitemiz Fakülte sayısı olarak 16’ncı sıradan 10’ncu sıraya yükselmiştir.

Bünyesine iki katından fazla fakülte katan tek üniversitedir.

Diğer üniversitelerle fakülte sayısı olarak arasındaki fark ilk üçü hariç kapanmıştır.

Coğrafi ve sosyal koşulları hesap edersek rektörün göreve geldiğinde 18 yıllık olan üniversiteye 5 yılda neler yaptığını çok iyi analiz etmek gerekir.

2010 yılında 10 bin küsür olan öğrenci sayısı bugün 18 bin küsürdür.

Üniversitemize kazandırılan ve tamamlanan fiziki mekanlara gelirsek;

Fen Edebiyat fak.2 nci Blok binası

Merkez araştırma laboratuvarı

8 blok lojman binası 64 daire

Eğitim fakültesi binası

Tıp fakültesi Morfoloji binası

Tıp fakültesi Onkoloji binası

Kampüse beş bin kişilik ilimizin en büyük camisi yapılmıştır

Yine Tıp Fakültesi hastanesinin eksiklikleri tamamlanarak hizmete açılmıştır.

Henüz tamamlanmamış alt yapı çalışmaları,Olimpik yüzme havuzu ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi,Kongre ve Kültür Merkezi inşaatları devam etmektedir.

Tıp Fakültesindeki durumu özetlemek gerekirse;

2010 Yılında doktor sayısı 26 iken bugün 147’dir. İdari personel 140 iken bugün 400 dür. Hastanemiz bu gün 250 yatak,33 yoğun bakım ünitesi,8 ameliyathane ile hizmet vermektedir.2010 Yılında günlük 150-200 hasta muayene edilirken bugün 1100-1300 arası hasta muayene edilmektedir.2010 yılında aylık geliri 180-220 bin TL. iken bugün 2-2.5 milyon TL’dir.

Tıp fakültesinin önemli ve başarılı operasyonlarından bir kaç tanesinden bahsedersek ilk defa ;

Açık kalp ameliyatı,

Bir kaç hastanede yapılabilen (Tek delikten Laparoskopik cerrahisi) ameliyatı

(Mikroperkütan nefrolitotomi) yöntemiyle kapalı böbrek taşı ameliyatı,

Kalp tümörü ameliyatı,

Prostat tümörü ameliyatı,

Bel fıtığı nedeni ile başvuran hastaya Posterior yaklaşımla intervertebral disk Replasmanı operasyonu başarıyla yapılmıştır.

Bölgemizin en çok anjiyo yapılan ünitesine sahiptir.Sonuç olarak üniversitemiz ve tıp fakültesi güzel hizmetlere imza atmıştır.Eksiklikler dün olduğu gibi bu gün de olacaktır.Önemli olan sorunları kırmadan dökmeden çözüm yoluna kavuşturmaktır.Buradan ayrılacak her doktor ilimiz için kayıp olacağı gibi gelecek her doktorda kazanımımız olacaktır.Bölgemizde hizmet veren doktorlarımız batıya göre fedakarlık yaparak çalışmaktadırlar. Bunu da göz ardı etmememiz gerektiğini düşünüyorum. Tıp Fakültesi ilimiz ve bölgemiz için çok önemlidir.Her zamanda üniversitemizin hizmetlerini yerinde görmemiz için şehre karşı aynası olmaya devam edecektir. Yeter ki sahip çıkalım.

Üniversitemizin büyümesinde ve gelişmesinde en büyük pay sahibi olan Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Sami Özcan Hocanın dürüstlüğünden,iyi niyetinden,samimiyetinden,üniversitemizi büyütmek için çok çalıştığından heyecanının ve yüreğinin Kafkas üniversitesi için attığından asla şüphe duymadım.Hala da böyle olduğunu biliyorum.Bundan sonra yapılması gerekenler öncelikle rektörümüzün sınırsız mütevazi olmaması, çalışmalarını ve hizmetlerini kamuoyuyla paylaşması,kırgınlıkları gidermesi,görev verdiği akademisyenlerin yorulmuş olabileceğini hesaplaması,asılsız dedikodulara prim tanımaması,tekrar birlik ve beraberliği sağlayıp yoluna devam etmesidir. İnanıyorum ki sayın rektörümüz muhasebesini ve değerlendirmesini çok iyi analiz edip doğru hamleler yaparak üniversitemizin başarı grafiğini yükseltmeye devam edecektir.