Gazetekars

Kafkasya’daki fukuşima!

Uyandığınız her sabah kendinizi şanslı saymalısınız. Her gece yatağa girerken, o günü sağ atlattığınız için sevinmelisiniz. Çünkü hemen yan tarafta, Kafkasya’da çok büyük bir tehlike varlığını sürdürüyor: “Ermenistan’daki Metzamor Nükleer Santrali”.

09 Haziran 2011 Perşembe 21:20

Kafkasya’daki fukuşima!

Metzamor Nükleer Santrali 1973-1979’da inşa edildi.  Nükleer santralin kurulma aşamasında bazı Sovyet bilim adamları o dönemin baskıcı sert rejimine rağmen bu tehlikeli nükleer santralin yapılmasına “Ağrı Dağı fay hattı üzerinde” olduğu için itiraz ettiler. Aynı dönemde bu santralin bölgedeki yeraltı sularına radyasyon sızdırması ihtimalinin yüksek olduğu da dile getirildi. SSCB için santralin taşıdığı riskin ve bölge için doğurduğu tehlikenin bir önemi yoktu ve santral yapıldı.

Metzamor’un birinci reaktörünün bir deprem direnç sistemi yok. Bundan daha kötüsü de var; Metzamor’un nükleer yakıtını koruyacak bir koruma havzası (containment vessel) da yok, Çernobil’de de olmadığı gibi! 2003 yılında Ermeni kimyager ve çevreci Hakob Sanasaryan, Metsamor’un uluslararası nükleer güvenlik standartlarını karşılamadığını açıkladı.

Metzamor Nükleer Santrali Ermenistan'ın başkenti Erivan'a 32 km, Kars'a 100 km, Iğdır'a ise 30 km uzaklıkta. Bugün dünyadaki mevcut santraller içerisinde en güvensiz reaktör olarak gösterilen Metzamor Nükleer Santrali’nin en ufak arızasının ortaya koyacağı faturayı hiç kimse ödeyemez!

SSCB’nin mentalitesine göre “birinci derece deprem bölgesinde” ve “fay hattı” üzerinde nükleer santral kurmanın hiçbir mahsuru yoktu. Bugün de SSCB mentalitesine sahip Ermenistan için aynı santrali çalıştırmanın hiçbir sakıncası yok.

Metzamor Nükleer Santrali 1988’deki büyük depremde ciddi hasara uğradı. O nedenle Erivan santrali uzun bir süre hizmetdışı tutmak zorunda kaldı. Fakat Ermenistan daha sonra Azerbaycan topraklarını işgal edince artan giderleri nedeniyle santrali yeniden hizmete aldı.

Ermenistan’ın bu çılgınlığı AB’yi de rahatsız etti. AB Ermenistan’dan Metzamor Nükleer Santrali’ni kapatmasını istedi. Ayrıca, AB Konseyi Ermenistan’dan 25 Ocak 2001'de üye olurken santrali kapatmasını şart koştu. Ermenistan Parlamento Başkanı Ovanes Ovenasyan AB Parlamenterleri ile Erivan’da görüşmesi sırasında yapmış olduğu açıklamada Avrupa Konseyi’ne “bu yönde söz vermiş olmalarına rağmen bunu yapmak zorunda olmadıklarını” bildirmişti.

AB bu büyük tehlikenin bertaraf edilmesi için Ermenistan’ı santralden vazgeçirebilmek için büyük çaba harcadı. Hatta AB bu nedenle Ermenistan’a Metzamor’daki bu tehlikeyi durdurmasının karşılığında 121 milyon EUR önerdi.

Ama Ermenistan Başbakanı Robert Koçaryan kimseyi şaşırtmayacak biçimde parayı az buldu ve 1 milyar EUR talep etti. Daha sonra da Ermenistan Enerji Bakanı Movsisyan yeni bir nükleer santralin maliyetinin önce 4 milyar USD ve birkaç ay sonra da 5 milyar USD olduğunu açıklama ihtiyacı duydu.

Metzamor Nükleer Santrali 2005 yılında ömrünü tamamladı. Ama Ermenistan santrali kullanmaya devam ediyor.  Santral 2010 yılında 2.286,544 GWh enerji üretti. Burada önemli olan detay Erivan’ın Metzamor’u “hem enerji hem de dış politika” üretmek için kullanması…

Ulusal ve bölgesel ölçekte yok olma ve yok etme riski içeren bu “hurda” santralin bu derecede fütursuzca dış politikada baskı aracı olarak kullanılması kabul edilemez. Bu santralin birinci bloku 15 Aralık 1976’da ve ikincisi ise 1 Ocak 1980’de kritik hale geldi. Birinci blok 15 Ekim 1982’de bor pompasından ciddi bir sorun yaşadı ve yangın çıktı! Bu yangın sırasında santralin yapımında kalitesiz malzeme kullanıldığı, yangın alarmının çalışmadığı ve personel için gerekli olan gaz maskelerinin de eksik olduğu görüldü.

Birinci bloku 1976’da ve ikinci bloku 1977’de hizmete alınan santral uluslararası kaynaklarda da “kesinlikle güvensiz”, “teknik açıdan çok yaşlı” ve “deprem riski çok yüksek bölgede” diye tanımlanıyor. Bu tür santralin çalıştırılması, hizmette tutulması herhangi bir hükümetin sorumluluğuna terk edilmemeli. Hiçbir hükümet bu derecede büyük bir tehlike konusunda tek başına karar alamamalı.

Uluslararası toplum sessiz kalmamalı. Bu hurda santrali işletmede tutmakla, bir rejimin kendi halkına karşı silah kullanması, onu baskı altında tutması arasında bir fark yok... Ermenistan’ın Metzamor’u kapatmamasının, herhangi bir komşu ülkeyi savaşla veya onu yok etmekle tehdit etmesi arasında da büyük bir fark yok…

Ermenistan zaman zaman santrali modernize ettiğini ve güvenlik için yatırımlar yaptığını iddia ediyor. Yeşil Barış örgütünün “Avrupa’daki en tehlikeli santral” diye tanımladığı Metzamor’un yetersizliklerinin bu şekilde giderilemeyeceğini Alman-Ermeni Derneği de bir raporla ortaya koydu.

Nitekim AB de Metzamor’u “Doğu Avrupa ve eski Sovyetler Birliği ülkelerinde inşa edilen 66 nükleer reaktör arasında en eski ve en güvensiz model” ilan etti.

Nitekim Yeşil Barış örgütünün atom enerjisi uzmanı Jan Haverkamp da, “bu santral güvenli diye nitelenemez. Yetersizlikleri iyileştirilemez. AB de zaten bu nedenle Slovakya’da Bohunice’deki aynı tip reaktörü 31.12.2008’de kapattırdı” diyor.

Ermenistan, Metzamor Nükleer Santrali’ne yeni bir reaktör daha eklemeye hazırlanıyor. Görünen o ki, enerjiyi dış politikada bir vasıta olarak kullanmakta kararlı olan Erivan bunu en vahşi biçimde yapmak istiyor.

Erivan’ın resmi açıklaması -eğer güvenirseniz- santralin 2016’ya kadar enerji üreteceği biçiminde. Ancak Ermenistan Enerji Bakanı Yardımcısı Areg Galstyan da santralin 2031’a kadar faaliyetini sürdürebileceğini ifade ediyor.

Kuzey Doğa Derneği başkanı çevrebilimci ve Utah Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, olası bir depremde tüm Ermenistan, Gürcistan, Nahcivan ve Kuzeydoğu Anadolu bölgesinde Metzamor yüzünden olabilecek nükleer faciaya dikkat çekiyor. 

Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu’nun aktardığına göre, AB Ermenistan temsilcisi Alexis Louber, Metsamor’un faaliyette olmasını “bir nükleer bombanın sürekli tepemizde dönmesine” benzetti. Ayrıca İngiltere Daily Telegraph gazetesi ise konuyu “Uzmanlar bir Ermenistan Çernobil’inden Korkuyor” şeklinde haber yaptı.

Ayrıca İngiltere’nin Erivan Büyükelçisi Timothy Marschall Jones, “Olası büyük bir depremde Metzamor Nükleer Santrali paramparça olacak ve meydana gelecek nükleer kıyamette, tüm canlılar yok olacak. Ermenistan verdiği sözleri tutmalı ve santrali kapatmalı” dedi.

Tehlikenin büyüklüğü Bakü’yü harekete geçirdi. Azerbaycan Sanayi ve Enerji Bakanlığı Müsteşarı Rasim Memmedov, Ermenistan'daki Metsamor Nükleer Santrali`nin tüm bölge için tehlike oluşturduğunu bildirdi. Memmedov, Ermenistan’la komşu olan tüm ülkelerin bu enerji santralinin kapatılmasıyla ilgilenmesi gerektiğini kaydetti. Ayrıca, Azerbaycan’ın itirazını bildirdiğini ve uluslararası kuruluşlara sunulacak bildiriyi hazırladığını basına açıkladı.

Bu süreçte uluslararası toplum el ele vermeli. Uluslararası kuruluşlar sorumluluk üstlenmeli. Erivan’ın bu umursamaz politikası durdurulmalı.

Facebook'la Yorumla
İlk yorum yazan siz olun
Adınız Yorumunuz
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

BENZER HABERLER