Kars’ın yüzü hep aydınlık olmuştur.

Tarihin eski çağlarında bile, medeniyetin ve ilmin güneş gibi parladığı, etrafını aydınlattığı bir şehir olmuştur, Kars.

Güneş her zaman ilk önce Kars’tan doğmuştur.

Kars’ın aydınlık yüzü insanına da yansımış, bölgenin medeniyet merkezi olmuştur.

Karanlık gecelerin nurlu sabahı, sultan Alparslan’la Karsta başlamış, Anadolu’yu ve ardından insanlığı aydınlatmıştır.

Ebul Hasan Harakaninin (k.s.) gönüllerde yaktığı çıra hala sönmemiş, hem aydınlatmış, hem ısıtmıştır.

İşkâl yıllarında bile, gelecekten ümidini kaybetmemiş, yıldızlardan kendisine aydınlık bir gelecek aramış ve bulmasını bilmiştir.

Kars’ın yüzü hep aydınlık olmuştur.

İnsan aklının bilime yön vermesinin ardından, teknolojinin baş döndürücü şekilde gelişmesi ve insanlığın hizmetine sunulması, birçok şehirde işe yaramış fakat Kars bundan nasibini alamamıştır.

Şehrimizin girişlerinde ve ana arterlerinde, elektrik direkleri Kars’ın aydınlık yüzüne yardımcı olması gerekliyken, karanlığa yardım edercesine, geceye eşlik etmekteler.

Kars’ın bütün girişlerinde şehre karanlık hâkim.

Karayollarımız aydınlatılmamakta, şarteller açılmamaktadır.

Geçmişi ve ufku aydınlık bir şehre, böylesine bir karanlık yakışmıyor.

Sabırlı, erdemli ve çağdaş insanların yaşadığı şehre böylesine bir karanlık yakışmıyor.

“yoksa Kars’taki bütün trafolara kedi girdide bizim haberimiz mi yok”

Kars hava alanına gönülleri aydınlatan “Harakani” ismini vermekle değil, o isme yakışır şekilde hizmet etmekle şehri aydınlatabilirsiniz.

Aksi takdirde; Karslının aydınlık ufku sizler için karanlık bir gelecek hazırlar ve hepiniz o karanlıkta kaybolursunuz.