Eski Başkan Kaya, “Bizler doğunun en ücra köşesinde yaşayan, sosyal ve ekonomik şartları ağır, işsizliği diz boyu, yaşam standardı kötü, sanayileşmenin olmadığı, hayvancılığın gerilediği, insanlarımızın göç ettiği, satılık kent tabelasıyla uzun süre hafızalardan silinmeyecek şehir konumuna gelmiştik. Bir esnaf ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi olarak, yaşadığımız kente bakış acımı değerlendirmek istiyorum. Öncelikle geçmişle kıyasladığımızda Kars’ımız gözle görülür kentsel değişim sürecine girmiştir. Belediye Yerel Yönetimin, uzun yıllardır çekilen alt yapı, su, asfalt, park-bahçe ve gece kondu sorunlarını gözle görülür bir şekilde çözmesi sevindiricidir. Bu çalışmalar bir Marka ve kültür şehri olan Kars’ı daha iyi yerlere götürecektir. Diğer taraftan ajanslarımızın kurulması ( Serhat Kalkınma ve tarım ve kırsal kalkınma) bir nevi iktisadi gelişme, mali destek, tarımsal hayvancılığın geliştirilmesi, sütçülük, mandıracılık konularında esnafa ve sektöre mali destek sağlaması, esnafımızı bir nevi dar boğazdan kurtaracaktır” dedi.

Kaya ayrıca, BM, UNDP, UNESCO, UNİCEF ve UNWTO Kars’ta ki kültür varlıklarının korunması, turizmin gelişmesi ve bir model oluşturulması, yerel girişimlerin desteklenmesi, gelir getirici faaliyetlerin artırılması ile sosyal uyumun sağlanması gibi hibe faaliyetleri yürüttüğünü belirtti.

Kaya, açıklamasına şöyle devam etti:

“Diğer bir bakış açımda, Kafkas Üniversitemizin gelişmesi, yeni fakültelerin açılması, öğrenci sayısının fazlalaşması, sayın rektörümüzün özverili çalışması doğrultusunda Üniversitenin ilerlemesi Tıp fakültemizin açılacak olması, geçmişteki çetin kış şartlarında hasta nakil işlerinde yaşamış olduğumuz sıkıntılardan bizleri kurtaracaktır. Artık sosyal değişim zamanı olduğuna inanıyorum. Sayın Rektörümüzden bir temennim olacak. Bu bölgede işsizlik oranı çok yüksek gençlerimiz çalışma amacıyla sürekli şehir dışına gitmektedirler. Bu gençlerimize bölge insanı olarak öncelik tanıyıp değerlendireceğine inanıyorum. Üniversite Kars halkının bütün kesimleriyle bütünleştiği zaman anlam ve önemi de artacaktır. En büyük görev başta Milletvekilleri, Esnaf Temsilcilikleri ve Oda Başkanlıklarına düşüyor. Diğer illerle Kars’ı kıyasladığımızda ne kadar geride kaldığımızı görüyoruz. Sosyal değişim ve yenilenme zamanıdır. Birlik içinde Kars’ın sorunlarını ele ele vererek çözülebileceğine inanıyorum. Türkiye’de hiçbir şehir bu kadar etnik gruba sahip değil. Öte yandan hiçbir şehir bu kadar kültürü içinde barındırıyor değil. Barış’ın, huzurun ve kardeşliğin tek kenti olan Kars için var olmalıyız ve bu kente hep birlikte sahip çıkmalıyız. Bu anlamda herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini belirtmek istiyorum.”