Kars’ta o burç yıkılırsa facia olur
Kars Kalesi’ni surlarla birlikte çevreleyen 220 burçtan geriye kalan son burçlardan biri daha yıkılmamak üzere zamana direniyor ve büyük tehlike oluşturuyor.
10 Nisan 2022 Pazar 14:14
Tacettin DURMUŞ
Kars Kalesini ve şehri istilalardan korumak amacıyla ne zaman yapıldıkları tam olarak bilinmeyen 27 bin metre uzunluğundaki 220 burçtan geriye kalan son burçlardan biri de adeta can çekişiyor.
Son yıllarda Valilik tarafından hayata geçirilen tarihi dokuyu koruma projeleri kapsamında, Kars Kalesi ve çevresi turizme kazandırılıyor. Kars'ın tarihi, sosyal, kültürel, dini ve diğer turistik değerlerine değer katarak, şehrin turizm potansiyelini artırmak amacıyla 2 yıl önce başlatılan 'Kars Vadisi Projesi', Kars Bedesteni Konak ve çevre düzenlemesi çalışmalarında sona yaklaşıldı.
Bu çalışmalar kapsamında restore edilen Muradiye Hamamı ve Tarihi Taş Köprünün yanı başında ve kalenin altında bulunan son burç kalıntısı yıkılma riski yaşıyor. Son aylarda yağan kar ve yağmurların da etkisi ile ayakta durması daha da zorlanan sur için acil önlem alınması gerekiyor. Tarihi dokuyu gezen yerli ve yabancı ziyaretçiler ile birlikte Karslılar, surun yıkılmasının an meselesi olduğunu dile getiriyor. Çevre bağlantısı olmadığından ve oldukça da yüksek yapıldığı için neredeyse eriyen burç, görenleri de üzüyor. Burcun bir an önce ya kaldırılması yada çevre güvenliği alınarak restore edilmesi gerekiyor. Hali hazırda surun altında yerli, yabancı ziyaretçiler ile birlikte Karslılar hatta sokak hayvanları da geziniyor. Zemininin boşaldığı da gözlenen burç kalıntısının kaldırılması durumunda ilgili kurumların tepki alması da beklenirken, olduğu gibi kalması ise olası bir faciaya zemin hazırlıyor.
Bin yıllar boyunca adı dahi unutulmuş, sayısız medeniyetlere beşiklik etmiş Kars’ta, şehri istilalardan korumak için inşa edilen Kars Kalesi ve surların bazı kaynaklara göre 12. yüzyılda Saltuklular tarafından yapılmış olduğunu söyleniyor. 1336 yılında Timur’un yerle bir ettiği kale, 1152 yılında Sultan Melik İzzet’in emri ile Veziri Firuz Akay tarafından yaptırılmıştır. 10. yüzyıla kadar da tarihlendirilen kale ve surların 1579 yılında Osmanlı Padişahı III. Murat’ın emriyle Lala Mustafa Paşa tarafından onarıldığı da biliniyor.