Kars’ta Yenidoğan Ünitesi açıldı
Prematüre Doğan Çocuklar Hayata Tutunacak...
23 Kasım 2015 Pazartesi 14:35
Kısa adı (ERDODER) olan Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği’nin Kars Harakani Devlet Hastanesine kazandırdığı Yenidoğan Yoğun Bakım ünitesinin açılışı gerçekleştirildi. Heyet 4 ay önce de konuyla ilgili Vali Günay Özdemir’i ziyaret etmiş ve üniteyle ilgili bilgi vermişti. Vali Özdemir’in bu önemli ve anlamlı yatırımları için teşekkür ettiği ERDODER Başkanı Canan Göztepe’nin elini ise Karslı Gazeteci Tacettin Durmuş öpmüştü.
Mütevazi bir törenle gerçekleştirilen merkezin açılış kurdelesini ERDODER’in Yönetim Kurulu Başkanı Canan Göztepe, eşi Tarlan Göztepe, Derneğin 2. Başkanı Neşe Sert, derneğin üyeleri Berna Ülger, İşadamı Ercan Akın, Saadet Garan, Ayşenaz Yapar, Berna Ülger, Yavuz Kaynar ve Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Kliniği Şefi Doç. Dr. Güner Karatekin ve Hastane Yöneticisi, Tıbbi Hizmetler Başkanı Ahmet Kama kesti. Açılışta Hastanenin, İdari başkan Bekir Şabahat, Hasta Otelciliği Müdürü Şentürk Günerhan, Çocuk Cerrahisi Uzmanu Op. Dr. Savaş Coşkun, Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Şahin Kahramanca da hazır bulundu.
ERKEN DOĞAN BEBEKLER HAYATA TUTUNACAK
Prematüre bebeklerin hayata tutunması için çalışmalar yürüten hayırsever kadınlar tarafından kurulan ve kısa adı ERDODER olan Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği, bir gurup gönüllü ile birlikte daha önce Mardin’de kurdukları merkezin ardından aynı merkezi bu kez de Kars’ta kurdu. Hastane yönetimi tarafından organize edilen programla açılışı gerçekleştirilen merkezde Kars ve çevre illerde erken doğan çocuklar, hayata tutunacak.
DOKTOR OLMADAN HAYAT KURTARMAK
ERDODER’in Yönetim Kurulu Başkanı Canan Göztepe, Mimar Okan Erdoğan ile birlikte Mart ayının sonlarında Kars’a gelerek Vali Günay Özdemir ile görüştü ve ardından da Harakani Devlet Hastanesi bünyesinde proje hazırladı. Merkez İstanbul’da olan ve 4 yıl önce kurulan Dernek, prematüre doğan çocukları hayata tutundurmak amacıyla ihtiyacı olan illerde Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi (YYBÜ) kurmak için “Doktor olmadan hayat kurtarmak” şiarıyla için birkaç gönüllü ile seferber olmaya devam ediyor.
ERKEN DOĞAN BEBEKLER, KÜVÖZLERDE KENDİLERİNİ ANNE KARNINDA HİSSEDİYOR
ERDODER’in Yönetim Kurulu Başkanı Canan Göztepe, açılışı gerçekleştirilen merkezi gezerek incelemelerde bulundu. Merkezin ilk misafirleri olan ve kuvözlerde kendilerini anne karnında hisseden prematüre bebeklere duygulu gözlerle bakan ve yoğun duygular yaşayan Göztepe ve beraberindekiler daha sonra açıklamada bulundular.
CANAN GÖZTEPE: “ERKEN DOĞUM YAPMAK, BİR HASTALIK DEĞİLDİR”
ERDODER’in Yönetim Kurulu Başkanı Canan Göztepe, bebek bekleyen annelere çağrıda bulunarak, erken doğum yapmanın bir hastalık olmadığına dikkat çekti.
Erken doğan çocukların bu merkezde bulunan kuvözlerde kendilerini anne karnındaymış gibi hissettiklerin de altını çizen Göztepe, Kars’ta hizmet vermeye başlayan bu merkezin çevre illerde prematüre doğan çocukları da hayata bağlayacağının müjdesini verdi.
Mardin’in ardından Kars’ta da bu merkezi açmanın sonsuz mutluluğunu yaşadıklarını da açıklamasında belirten Göztepe, “Bu bizim ikinci Yenidoğan Ünitesi açılışımız oldu. Üyelerimiz ile birlikte çok yoğun duygular yaşıyoruz. 1’inci ünitemizin açılışını Mardin’de yaptık. Allah 2’incisini Kars’ta yapmamızı nasip etti ve bu anlamda çok mutluyuz. Mühim olan bu açılış yapmak değil, devamını sağlayabilmektir. Bizler bunun devamlılığı adına çok daha fazla Yenidoğan Üniteleri açacağız. Her ihtiyacı olan şehre yeni üniteler kurmak istiyoruz. Bunun için Allah bana ve arkadaşlarıma kuvvet versin ki biz yeni üniteleri ihtiyaç duyan herkesle buluşturalım. Bu anlamda yılmadan çalışacağız. Derneğimizin isminden de anlaşılacağı üzere Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği (ERDODER) olarak önce Allah’ın izniyle sonra da çabalarımızla yaşamaları için gayret sarf etmeye devam edeceğiz. Hem doktorlarımız, hem de üyelerimizle birlikte çocuklarımıza yaşam hizmeti sunma mücadelesi içerisindeyiz. Erken doğum yapmak bir hastalık değil, anne adayları bundan korkmasınlar” dedi.
ALBERT EİNSTEİN DE, PREMATÜRE BİR ÇOCUKTU…
Dünyaca ünlü bilim adamı Albert Einstein’in da prematüre doğduğunu ve prematüre çocukların diğer çocuklara kıyasla daha zeki olduklarına da dikkat çeken Canan Göztepe: “Bu ünitelerde misafir olan çocuklarımızın normal doğan çocuklarımızdan hiçbir farkı kalmıyor. Hatta benim naçizane kanaatime göre, prematüre doğan çocuklar normal doğan çocuklara nazaran biraz daha zeki oluyorlar. Dünyada bunun çok emsalleri var. Albert Einstein bile erken doğan bir çocukmuş. Çocuklarımız, burada hazır bulunan kuvözlerimiz yardımıyla anne karnında hissettikleri gibi bir yaşam hissediyorlar ve o kadar rahat olamasa da ona yakın bir rahatlıkla yaşama tutunmak adına hayata ilk adımı atmış oluyorlar. İnşallah bundan sonra Kars’ta ve çevresinde bu tür üzücü vakaları duymayacağız. Ben bu nedenle 2 tane evlat kaybetmiş bir bayan olarak olarak çok fazla duygulanıyorum. Bu derneği kurma amacımız da bu ve buradaki tüm çocuklar benim çocuklarımdır.” diye konuştu.
DOÇ. DR. GÜNER KARATEKİN: ERKEN DOĞAN BEBEKLERİN HAYATA TUTUNMALARI
Derneğin yönetim kurulu üyesi ve Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Kliniği Eğitim ve İdari sorumlusu Neonatolog Doç. Dr. Güner Karatekin de yaptığı açıklamada, bebeklerin en iyi gelişimlerinin anne karnında olduğu, en uygun şekilde tüm organların gelişiminin anne karnının oluştuğunu ve bu sürecin ortalama 40 hafta sürdüğünü belirtti.
37. gebelik haftasından önce doğan bebeklerin hayata başlamak için daha acele davranarak erken doğmakta olduklarına vurgu yapan Karatekin: “ Prematüre bebekler anne karnında olması gereken gelişim sürecini tamamlamadığından ciddi sağlık sorunları ile karşılaşabilirler. Erken doğan bir bebeğin zamanında doğmuş bir bebeğe göre tüm organlarının gelişimi ve fonksiyonları daha zayıftır. Erken doğan bir bebeğin hayata tutunabilmesi için tam teşekküllü Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitelerinin olması şarttır. Erken doğanlar Yenidoğan hekimin ellerindeyse kazanır. Bu ünitelerde ise multidisipliner bir yaklaşım ile Yenidoğan uzmanı, Yenidoğan hemşiresi, çocuk kardiyologu, laboratuar, radyoloji hizmetleri, çocuk cerrahisi vb. ve de idarecilerimizin destekleri ile mümkündür. Amacımız tüm bebekleri fiziksel ve ruhsal olarak sağlıklı bir şekilde topluma kazandırmaktır.
Ancak Yenidoğan Yoğun Bakım ünitesi olmayan yerlerde gerçekleşen doğumlarda, başka bir üniteye sevk durumunda kalan Yenidoğanlar artan oranda sorunlarla karşılaşırlar. Bu nedenle en iyi transport ( sevk) anne karnı olduğunu ve bebeklerin başka bir yere sevk olmadan Yenidoğan Yoğun Bakım ünitesi olan yerlerde doğumlarının gerçekleşmesi biz Yenidoğancılarının en büyük arzusudur. Bu ünitenin kurulmasıyla birlikte bebeklerin Kars dışındaki illere sevk edilmeleri azalmış olacaktır. Bu şekilde Kars ilimize fayda sağlayacağımıza inanıyoruz.”
NEDEN ER-DO- DER OLARAK KARS’TAKİ YENİDOĞAN YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNİ KASIM AYINDA AÇTIK?
Karatekin ayrıca, “Bütün dünyada Kasım ayı ‘’Prematürelik Farkındalık Ayı’’ , 17 Kasım ise ‘’Dünya Prematüre günü’’ olarak erken doğan bebeklerin sorunlarına dikkat çekmek amacıyla 2009 yılından bu yana tüm dünyada kutlanmaktadır. 17 Kasım’da bütün dünya Mor rengine bürünmektedir. Er-Do- Der desteği ile ve Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hastanemiz ünitesinden taburcu olmuş mezunlarımız ile 17 Kasım günü Dünya prematüre gününü birlikte kutladık. Bu vesile ile ülkemizde ve dünyada doğan tüm erken doğan bebeklerin ve bu bebeklere hizmet veren tüm sağlık personelinin 17 Kasım Dünya Prematüre günlerini kutlarım. Anne ve babaların, bizlere emanet ettikleri en değerli varlıkları olan evlatlarının hayata tekrar tutunabilmesi, biz hekimlerin, hemşirelerin, sağlık personelinin en büyük mutluluğudur. Unutulmamalıdır ki; en büyük takdir güvenilmek, en büyük başarı ise bu güvene layık olabilmektir’’
NEŞE SERT: ANNELER AĞLAMASIN
ERDODER’in ikinci başkanı ve aynı zamanda bir prematüre bebek babaannesi olan Neşe Sert te yaptığı açıklamada, “Bende bir prematüre bebek babaannesi olarak bu aşamaları maalesef yaşadım ama olanaklar dahilinde hiçbir şeyin zor ve umutsuz olmadığını gördüm. İmkanlar dahilinde her şey gerçekleştirilebiliyor yeter ki bizim elimizde bunları gerçekleştirecek doktorlarımız ve bu ünite gibi gereçlerimiz olsun. Bu ünitelerde görev yapan hekimlerimizden tutun da hemşirelerimize hepsi bizim için çok önemli. Verdikleri hizmet karşılığında hiçbirinin hakkını ödeyemeyiz. Bu gibi yerlerin olması ve çoğalması çok güzel, İnşallah her çocuk buradan sağlıkla, mutlulukla çıksın ve hiçbir anne ağlamasın. Hepimiz ebeveyn olarak yaşıyoruz ama bu olaylarda en çok incinen ve üzülen annelerdir ve onlardaki bu yarayı kapatmak çok uzun zaman alıyor. yaşadıkları travma ve dolayısıyla hiçbir anne üzülsün istemiyorum. Kars’a da bize bu hizmet için ev sahipliği yaptığı için teşekkür ediyorum. Biz ERDODER olarak Kars’ta olmaktan çok mutluyuz. “ ifadelerini kullandı.
AHMET KAMA: ERDODER’İN TEMEL FELSEFESİ
Harakani Devlet Hastanesi Yöneticisi Tıbbi Hizmetler Başkanı, başhekim ve genel sekreter yardımcısı Ahmet Kama da, “Biz geçen senelerde buraya ilk geldiğimizde Yenidoğan Ünite sayıları çok azdı. Hasta şanslıysa biz en yakın ilimiz Erzurum’a gönderiyorduk. Sağ olsunlar ERDODER sayesinde Yenidoğan üniteleri kapasitemiz arttı. ERDODER’in temel felsefesi olan “İnsanı yaşat ki herkes yaşasın, insanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışıyla yola çıkıldığında bir bebek çok şeyi değiştirir. Bir Fatih Sultan Mehmet birçok şeyi değiştirir, bir Mustafa Kemal Atatürk birçok şeyi değiştirir, bir bebek dünyada çok şeyi değiştirir. ERDODER’de o bebekler yaşasın diye bizlere katkıda bulundular, kendilerine bu katkıdan dolayı teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.
UZM DR. KAHRAMANCA: “ANNE KARNINDAKİ İLK 34 HAFTA SON DERECE ÖNEMLİ”
Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Çocuk Hastalıkları Uzmanı Şahin Kahramanca da bebeklerin anne karnındaki ilk 34 haftasını hayata tutunmaları bakımından son derece önemli olduğunun altını çizerek: “Bebek doğumlarında bizim için çok önemli olan ilk 34 hafta son derece önemlidir. Çünkü ilk 34 haftada bebek anne karnında akciğer gelişiminin tamamlıyor. Ancak 34 haftadan sonra bebek doğduktan sonra hiçbir makineye bağlanmadan kendi spontane solunumunu yapabiliyor. 34 haftanın üzerinde doğan çocuklar eğer anne karnında gelişen genetik veya başka bir hastalığı yoksa normal şartlarda kendiliğinden yaşar ve nefes alır. 34. haftanın altında doğan çocuklara biz prematüre diyoruz. Bunun altında doğan çocuklarda bir haftamız daha önemli o da 28. haftamız. 28. ve 34. hafta arasında doğan çocuklara Yenidoğanı olmayan merkezler, üst merkezlere gönderiyor. Çünkü bebeklerin ciddi bakıma solunum cihazlarına ve solunuma ihtiyaçları var. Çünkü bu çocukların organları yeteri kadar gelişmiyor çocuk nefes dahi alamıyor. Yenidoğan kurulduğu zaman biz bu 28 ve 34 hafta arasında doğan çocukları her hangi bir yere sevk etmek zorunda kalıyoruz. Yeteri düzeyde çocuk uzmanımız zaten var. Şu anda ki tek sıkıntımız hastanemizin fiziki şartları ve çevre şartlarından dolayı yoğun bakımın olmaması. Yoğun bakımın içinde olan alet edevatın olmaması sorun oluyor. Bunları da giderirsek inşallah bizim 28- 34 hafta arası doğan çocukları sevk etmemize gerek kalmayacak. Ve biz bu çocukları hastanemizde kendiliğinden bu 6 haftayı tamamlayıp kendi spottan nefesini alabileceği haftanın tamamlanacağı döneme biz getireceğiz. Yenidoğan tescilini aldıktan sonra inşallah bu yolda Allah da yolumuzu açık ederse il genelinde valiliğimiz ve sekreterliğimiz tarafından bunun çevre illere de haberi verilecek. Hem 2. hem 3. basamak yoğun bakım demek ki bu bizim için 23 yatak demek. Biz bunu da arttırırız önemli olan açılışını yapmak. Bu açılışı yaptıktan sonra diğer illerden mutlak surette bize hasta gelecektir ki şu anda bile çalışan Yenidoğan kuvözümüzde boş yer yok. Yada doluluk oranı yüzde 95’in üzerinde. 13 kuvözden bir ay içinde sadece bir ya da iki tanesi boş aklıyor. Ama diğer ünitede kurulduğu zaman birçok şey daha kolay olacak. Ardahan, Iğdır, Artvin, Ağrı gibi illerin buraya yakın olan yerlerinden mutlaka bize hasta gelecek. Doğu Anadolu’da birkaç il var ki biz onlara bağımlı olarak yaşıyoruz. Bu iller Erzurum ve Van. Eğer buralarda yatak doluysa biz uçakla bile 1.5 -2 saat sürecek yerlere gönderiyoruz. Kars, hava şartları itibariyle de kışın eksi 20’lere kadar inen bir hava şartı var. Uçak ambulansla dahi bebeği sevk etmeye çalışsak 2 derecelik bir ısı oynaması dile çocuğun ölmesine neden olabilir. Bizim amacımız bunları engellemek. Onun için de bu Yenidoğan ünitesi kurulduğunda planlarımız işleyecek ondan sonra her şey daha güzel olacak.”şeklinde bilgi verdi.
VALİ ÖZDEMİR: “SOSYAL SORUMLULUĞUN EN GÜZEL ÖRNEĞİ”
ERDODER’in 4 ay ziyaret ederek bilgi verdiği Vali Günay Özdemir de İstanbul’dan Kars’a kadar gelen Canan Göztepe nezdinde tüm dernek üyelerine teşekkür ederek Yenidoğan çocukları hayata döndürmek için yaptıkları çalışmalardan dolayı mutlu oldukları dile getirmişti.
Kars’a kazandırılan bu merkezin sosyal sorumluluk anlamında son derece önemli kazanım olduğunu ifade eden Vali Özdemir: “Sosyal sorumluluk anlamında ülkemiz de bu tür sivil toplum kuruluşları çok önemli işlevler yerine getiriyor. Sizler de özellikle ihtiyacı olan yerlerde bu tür faaliyetler yaptığınız için sizleri tebrik ediyorum. İstanbul’da yaklaşık 18 bin dernek var. Ve bunların içerisinde bu tür sosyal sorumluluklarını yerine getiren ve sosyal dernek anlamında sayımız da çok fazla değildir. Genellikle hep hemşeri dernekleri ve farklı şekillerde olan derneklerdi. Türkiye’nin bir ucuna geldiğiniz için bizlere ve bu insanlara el uzattığınız için çok teşekkür ediyoruz.” ifadesini kullanmıştı.