Kerbela Şehitleri Anıldı
Dondurucu Soğukta Dövülen Sinelere Yansıyan Acı
05 Aralık 2011 Pazartesi 15:00
Kars’ta Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ile 72 arkadaşının Kerbela’da şehit edilişinin 1372. yılı nedeniyle anma töreni düzenlendi. Dondurucu soğukta sabahın erken saatlerinde başlayan anma törenlerine binlerce vatandaş katıldı. Sinelerin dövüldüğü, zincirlerin vurulduğu, ağıtların yakıldığı törende soğuk havanın şiddeti nefeslere yansıdı. 7’den 70’e binlerce katılımcı birlik, beraberlik mesajları verirken Diyanet İşleri Başkanlığı’na da Caferi açılımı nedeniyle teşekkür edildi.
Sabah saat 06.30’da Hz. Ali Çarşı Camisi önünde toplanarak, önde Türk bayrağı ve Hz. Ali ve Atatürk posteri taşıyan binlerce kişi, sine ve zincir vurarak Faikbey caddesinden Merkez Ehlibeyt Işıklı Camisi’ne daha sonra da Garnizon Şehitliği’ne yürüdü.
7’den 70’e kadın-erkek, yaşlı-genç soğuğa aldırmadan yürüyüşe katıldı. Bazı kadınların kucaklarında bebekleriyle katıldıkları görülürken, yanakları kızaran çocukların avazları çıktığı kadar ağıtlara iştirak etmesi herkesi duygulandırdı. Dondurucu havanın şiddeti; elleriyle sinelerini, zincirlerle omuzlarını döven katılımcıların nefeslerine yansıdı. Soğuk nedeniyle üşüyen katılımcılara yol kenarlarında sıcak çay ve şerbet ikram edildi. Şerbet ve çayla ısınmaya çalışanlar ise ikramda bulunanları dua yağmuruna tuttu.
Garnizon Şehitliği’nde düzenlenen tören ise, şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Burada konuşan Kars Caferilerinin Dini Lideri ve Merkez Ehlibeyt Işıklı Cami Alimi Seyyid Ahmet Erdem, “Bütün İslam coğrafyasında bir matem günü olarak anılan Kerbela faciası İslam aleminin kanayan yarasıdır” dedi.
Bugün; İslamiyet ve insanlık tarihinin en acı, acı olmanın da ötesinde utanç verici günü olduğunu belirten Erdem, “Bu büyük facianın 1372 yıl sonra yüreğimizdeki ıstırabını paylaşmak, o faciayı bir kez daha kendi gönüllerimizde yaşamak, o facianın şehitlerini saygıyla anmak ve bir daha bu tür faciaların insanlık âleminde yaşanmamasını sağlamak gereken ibret dersini herkesin almasını sağlamak için bir aradayız.” dedi.
BU ACI İNSANLIĞIN ORTAK ACISIDIR
“1372 yıl önce yaşanmış bir faciayı, üzerinden bunca süre geçmişken, insanlar böylesine büyük bir üzüntüyle yüreğinde hissederek, kar kış demeden nasıl oluyor da yaşamaya devam edebiliyorlar” diyen Erdem şöyle konuştu:
“Bunun tek izahı islama, Sevgili Peygambere ve onun Ehlibeytine olan bağlılık, peygamber sevgisi ve ehlibeyt aşkıdır. Bugün Kars’ta, Vatan Şehitlerimizin Huzurundayız. Bu anlamlı günde, Anlamlı mekânda ve kahramanlarımızın huzurunda. Ama bilmelisiniz ki, bugün İslam dünyasının dört bir köşesinde, bilinçli bir Müslüman olduğunu düşünen herkes, kendi ölçüleri içinde bu acıyı mutlaka yüreğinde yaşıyordur, yaşamak zorundadır. Çünkü bu acı insanlığın ortak acısıdır. Kerbela faciasının insanlığa kanıtladığı bir olay, sevginin kudretidir, sevginin gücüdür. Paygamber Ehlibeytine yapılan zulüm karşısında, İslam aleminin sessiz kalmayışı, bunca asır sonra dahi bu zulmü kınıyor olması ve ehlibeyt misyonuna sahip çıkıyor olması ancak sevgi ile izah edilebilir. Onun arkasında da ilahi aşk vardır, O aşk, o sevgi işte bütün bunları izah edeceğimiz temel duygudur.”
BU YARA BİR YANDAN YÜREKLERİMİZİ YAKARKEN, BİR YANDAN DA BÜYÜK HİKMETLERİ İNSANLIK ALEMİNE KAZANDIRMIŞTIR
Ehlibeyt sevgisinin, Ehlibeyt’in temsil ettiği ahlakın, anlayışın, inancın imanın sevgisi olduğunu belirten Erdem, “O sevgi 1372 yıl Kerbela’yı yaşatmıştır. Kerbela’nın ortaya koyduğu ikinci olay, sevginin ötesinde, haksızlığa direnme gücüdür. Haksızlığa teslim olmama inancıdır, haksızlığa boyun eğmeme ve direnmenin, bedelini ödemeyi içine sindirme anlayışıdır. Bu yara bir yandan yüreklerimizi yakarken, bir yandan da büyük hikmetleri insanlık alemine kazandırmıştır. Kerbela, mazlumların ve mağdurların sembolü olmuş, Hz. Hüseyin ise zulme başkaldırının bayrağı ve onursuzca yaşamaktansa şerefli ölümü tercih etmenin sembolü haline gelmiştir. Dünyanın her coğrafyasında bugün Hz. Hüseyin için gözyaşı dökülüyor, ağıtlar, mersiyeler yakılıyor. Ülkemizde ve şehrimizde uzun yıllardan beri Aşura törenleri yapılıyor. Şii, Sünni, Alevi ayrımı yapılmaksızın tüm vatandaşlarımız bu törenlere katılıyor, gözyaşı döküyor ve Hz. Hüseyin’i ve Kerbelada şehit olan ehlibeyt mazlumlarını anıyor.” diye konuştu.
BİZ CAFERİLER, ALEVİLER, SÜNNİLER BİR ARADA YAŞIYORUZ
Birlik ve baraberlik mesajları da veren Erdem, “Burada bu topluluğun tüm dünyaya verdiği mesajlar var. Onları görmek, duymak gerekir. Bu topluluk diyor ki, biz Caferiler, Aleviler, Sünniler bir arada yaşıyoruz, bir arada Ehlibeyt için ağlıyor, bir arada mazlumları savunuyoruz.bir arada zulmü ve zalimi tel’in ediyoruz. Burada kardeşlik var. Burada ehlibeyt dostları var, burada mazlumların sesi var, burada bir Müslüman kardeşliği var.” şeklinde konuştu.
DİYANETE CAFERİ AÇILIMI İÇİN TEŞEKKÜR
Diyanet İşleri Başkanlığı’na Caferi açılımı teşekkür eden Erdem daha sonra şunları söyledi:
“Bu yıl Diyanet işlerinin kerbela açılımını memnuniyet verici olduğunu belirtirken,geçen yıl da belirttiğim gibi, Biz buradan Aşura Günü’nün birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de yas günü ilan edilmesini istiyor ve bekliyoruz. Biz Hz. Peygamberin kutlu mesajını duyduğumuzdan beri kardeşiz. Bugün komşumuz Irak’ta, Suriye’de, Arabistan’da, Bahreyn’de,Yemende ve Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı başka coğrafyalarda Şii-Sünni çatışması çıkartmak isteyenlere karşı bu törenler bir mesajdır. Burada Sünniler de, Şiiler de, Aleviler de işte bir aradadır, kardeştir ve barış içinde yaşamaktadırlar. Bugün tüm Müslümanlar için matem günüdür. Kerbelayı anlamak mazlumu ve zalimi anlamak demektir. Ne zulmedin, ne zulme uğrayın, ne de zulme izin verin. Bugün neredeyse İslam coğrafyasında her yer Kerbela, her gün Aşura’dır. Müslümanların mağduriyeti her geçen gün daha da artmaktadır. Ve en tehlikelisi emperyalizmin ve siyonizmin kışkırtmalarıyla bölgede mezhep savaşı çıkarılmak ve Müslümanları bir birine karşı kışkırtmak istemekteler. Gün geçmiyor ki bir Müslüman kardeşimiz öldürülmesin, yaralanmasın. Bu acı sahneler hepimizi üzmekte. Bunu durdurmak ancak kerbela mesajına kulak vermekle olur. Bence Hz. Hüseyin’i en güzel bu şekilde anabiliriz. Bugün Aşura günüdür. Acı hepimizindir, feryat hepimizindir, Hz. Hüseyin hepimizindir. Gözyaşları bir daha Kerbela olmaması içindir. Hz. Hüseyin’in bize öğrettiği şey her zaman adil olmaktır, asil olmaktır, onurlu olmaktır, asla zulme boyun eğmemektir. Hz. Hüseyin’in misyonunu bu şekilde anlayarak yaşantımıza tatbik etmemiz, islam aleminin içerisinde bulunduğu buhrandan kurtulmasının da yegane yoludur. Cennet Türkiye’mize hep beraber sahiplenmeliyiz. Herkes kendi inancıyla ama temel bir birlik ve bütünlük içinde bu topraklarda barış ve kardeşlik içinde yaşamayı başarmalıdır. Bu beraberliğimizin temelinde de İslam, Kur’an ve Ehlibeyt Sevgisi harcının en büyük rolü oynadığına ben yürekten inanıyorum. Bu anlayışla hepinize içten saygılarımı, sevgilerimi sunuyorum. Hepinize teşekkür ediyorum. Allah bu ümmete bir daha Kerbelalar yaşatmasın, birlik ve beraberliğimizi bozmasın. Allah’a emanet olun. Allah sizlerden Razı olsun.”
BU YARA, İSLAM TARİHİNİN KALBİNDE BİR YARADIR
Kars Valisi Ahmet Kara da, bu yaranın İslam tarihinin kalbinde bir yara olduğunu söyledi. Kerbela yarasının bütün Müslümanların yarası ve acısı olduğuna dikkati çeken Kara, “Bugün bu acımızı paylaşmak için buradayız Hazreti Peygamberin bizzat kendisi adını koyduğu, güzel anlamına gelen güzel insan, güzel imam Hazreti Hüseyin’in Kerbela’da şehit oluşunu burada anıyor ve bir daha Kerbelaların tekrar İslam dünyasında yaşanmamasını diliyorum. Hazreti Hüseyin tıpkı Hazreti Hasan gibi beraberce Hazreti Peygamberin tercihiyle yetişmiş ve güzel insan büyük halife Hazreti Ali’nin, Hazreti Fatmatül Zehra’nın dizinin dibinde yaşamışlar ve İslam dünyasına kararlılığı, bağlılığı, kadere boyun eğmenin ne demek olduğunu, fakat aynı zamanda cesareti, metaneti, insanlığa ve bütün Müslümanlara öğretmişlerdir. Ama kader böyle tecelli etmiştir. O gün şahadet şerbeti içilmiştir. Bize düşen ehlibeyt sevgisini, peygamber sevgisini, Allah sevgisini devamlı yaşatmaktır ve kalbimizde tutmaktır” şeklinde konuştu.
İl Müftüsü İlyas Gümüş’ün de konuşmasından sonra dualar edildi, fatihalar okundu. duaların ardından kalabalık, mersiyeler eşliğinde sine ve zincir vurarak, Yeni Mahalle Asri Mezarlığı’na geldi. Aile mezarlarını ziyaret eden vatandaşlar, Kuran-ı Kerim okuyarak, dualar etti.
Burada da zincir vuran gençlerden biri baygınlık geçirdi. Genç daha sonra olay yerine gelen ambulansla Kars Devlet Hastanesi’ne götürüldü.
Kerbela şehitlerini anma etkinlikleri ve Aşure Günü nedeniyle Caferiler iş yerlerini açmazken, bazı Sünni esnafın da iş yerlerinin kapalı olduğu gözlendi.
Anma törenine; Vali Ahmet Kara, Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan, İl Müftüsü İlyas Gümüş, Emniyet Müdürü Ercan Çakmak, Milli Eğitim Müdürü Fevzi Budak, Sivil Toplum Kuruluşlarının Başkanları, siyasi parti temsilcileri, gazeteciler ve vatandaşlar katıldı.