MHP'den ‘İftar Programı’
Milliyetçi Hareket Partisi Kars İl Teşkilatı ‘İftar Programı’ düzenledi.
26 Ağustos 2011 Cuma 08:19
Birlik ve beraberlik mesajlarının verildiği programda, MHP Kars İl Başkanı Muhsin Ağçay, bugünü Kars’ta milliyetçi hareket için bir milat olarak kabul ederek ; “mübarek Ramazan Bayramı ile birlikte önümüzdeki yerel seçimler için çalışmalara başlıyoruz. İl ve İlçe teşkilatlarımızı tek tek ziyaret edip, 40 yıldan bugüne davamıza hizmet etmiş olan başkan ve yöneticilerle birlikte istişare edip, küskünlük ve dargınlıkları ortadan kaldırıp, davamızı tekrar güçlendirip güçlü bir şekilde iktidara yürümeyi planlıyoruz” dedi.
Kars Grand Ani Otel’de düzenlenen İftar Programı’na ; MHP Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan, Genel Başkan Başdanışmanı Hidayet Vahapoğlu, MHP Genel Sekreter Yardımcısı Abbas Bozyel, MHP MYK Üyesi Settar Kaya, Azerbaycan Kars Başkonsolosu Ayhan Süleymanov, MHP Kars İl Başkanı Muhsin Ağçay, Koçköy Belde Belediye Başkanı Esat Aydın, MHP Belediye ve İl Genel Meclis üyeleri, Kars eski Belediye Başkanı Tuncay Mutluer, partililer, akademisyenler ve vatandaşlar katıldı.
MHP Kars İl Başkanı Muhsin Ağçay, Mübarek Ramazan ayı, birlik, beraberlik ve dayanışma ayıdır. İftar sofraları etrafında yürekleri vatan ve millet aşkıyla birleşenler, gelecek nesillere; huzur, güven ve sevgi içinde yaşayabilecekleri bir Türkiye bırakabilmek için, daha çok çalışmalı, birlik ve beraberliğimizi daha çok tesis etmeliyiz, dedi.
Ağçay, Kıtaları aşarak, Somali’de yardım bekleyen kardeşlerimize yardım elimizi uzatmamız, yardımlaşma ve dayanışma geleneğimizin ne kadar köklü olduğunu ve ne kadar büyük bir Millet olduğumuzu bir kez daha Dünya’ya göstermiştir. Somalili kardeşlerimize elimizi uzatalım, gönüllerimizi açalım ancak ; Somalililerin yaşadığı sosyal ve ekonomik felaketin benzerini ülkemizde de yaşayanlar bulunduğunu unutmayalım, diye konuştu.
Başkan Ağçay sözlerine şöyle devam etti : Ramazan Ayını idrak ettiğimiz şu mübarek günlerde ülkemizin bağımsız bütünlüğünü korumakta olan vatan evlatlarımıza hain saldırılar devam etmekte olup her gün yeni bir şehit haberi ile sarsılmaktayız. Bu terör belasının mutlak surette son bulması ve sorumlularının bulunarak, en ağır şekilde cezalandırılması gerekmektedir. Bu vesile ile hain saldırılarda şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar; ailelerine, devletimize, milletimize ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize başsağlığı dileklerimizi sunuyoruz. Sözün bittiği, bıçağın kemiğe dayandığı, milli birliğimizin tehdit altında olduğu şu günlerde Milliyetçi Hareket Partisi vatan düşmanlarına karşı dimdik ayaktadır. Bugün her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyaç duymaktayız. Zaman birlik - beraberlik zamanıdır. 12 Haziran seçimlerinde yaşadık. AKP’nin partimizi baraj altında bırakmaya dönük kirli kampanyaları, geniş bir ittifak tarafından tüm gücüyle icra edilmiştir. Kars’ta da dahil her türlü entrika ve oyunlar oynanmıştır. Partimize dönük alçakça saldırılar, tahrikler ve tertipler demokrasimizin beyaz sayfasına kara bir leke olarak geçmiştir. Bugün de partimize karşı benzer oyunlar oynanmaktadır. Bu sebeple biz Ülkücüler her zamankinden daha fazla bilinçli, daha fazla uyanık olma durumundayız. Bugünü Kars’ta ülkücü hareket için bir milat olarak kabul ediyor, mübarek Ramazan Bayramı ile birlikte önümüzdeki yerel seçimler için çalışmalara başlıyoruz. İl ve İlçe teşkilatlarımızı tek tek ziyaret edip, 40 yıldan bugüne davamıza hizmet etmiş olan başkan ve yöneticilerle birlikte istişare edip, küskünlük ve dargınlıkları ortadan kaldırıp, davamızı tekrar güçlendirip güçlü bir şekilde iktidara yürümeyi planlıyoruz. Cenab-ı Allah birliğimizi- dirliğimizi bozmaya çalışanlara fırsat vermesin ve Türk milletini korusun.”
MHP Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan ise, ‘’Bugün AK Partinin elde ettiği sonuç hiçbirinizi sıkıntıya sokmasın. Hepimiz Milliyetçi Hareket Partililer olarak, ülkücüler olarak bugünkünden çok daha zor şartlar altında mücadele verdik. Bugün dünden daha iyi bir noktadayız’’ dedi.
Ayhan, Milliyetçi Hareket Partisi olarak misyonlarının Türkiye’nin müreffeh ve onurlu geleceğini inşa etmek olduğunu söyledi.
Türkiye merkezli yeni bir medeniyet ve yeni bir dünya düzeni anlayışıyla ekonomik, sosyo-kültürel ve teknolojik gelişimini sağlayacak lider ülke Türkiye’yi inşa etmek istediklerini belirten Ayhan, ‘’Bizim milliyetçilik anlayışımızın temelinde yaşa ve yaşat var. Bizim Türk milletini, Türkiye Cumhuriyetini ayakta tutmamız için asgari müştereklerde anlaşmamız lazım. Siyasal olarak anlaşmamız lazım, sosyal olarak anlaşmamız lazım, ekonomik olarak üzerinde uzlaşmamız lazım. Herkesin iş bulduğu, istihdamın yaratıldığı, herkesin memnuniyet duyduğu güzel bir ortamda insanların birbiriyle olan duygularının daha da iyileşeceğine inanıyorum. Bunu kesinlikle yapmamız lazım. Öncelikle Milliyetçi Hareket Partili olarak yapmamız lazım. seçimlerde hep birlikte çıkıyoruz oy topluyoruz. 5 milyon civarında oy alıyoruz. Emin olun şurada bulunduğunuz halis düşüncelerle bir arada karşı komşumuza, esnafsa karşıda ki arkadaşımıza yaklaşsak ikna etsek bunun iki misli olacağız’’ diye konuştu.
İnsanların mutlaka bir takım problemlerinin olmasının kaçınılmaz olduğunu ifade eden Ayhan, şöyle konuştu: ‘’Ama bu problemleri, şahsi problemleri birinci derecede öncelikli hale getirip sıkıntıyı artırmak daha ileri gidebileceğimiz bir noktayı engellemenin iyi olmayacağı kanaatindeyim. Biz her şeyi demokrasi yoluyla halledeceğiz. Başarmamamız mümkün değil. Biz Milliyetçi Hareket olarak içinde Türk milletinin olmadığı hiçbir hedefi kabul etmiyoruz. Milliyetçi Hareketi toplumsal merkezi, toplumun tam merkezi olarak ifade ediyoruz. Onun siyasi temsilcisi olduğumuzu söylüyoruz. Bizler akşam dost kabul ettiklerimizi sabah düşmanımız olarak kabul edemeyiz. Türk milletinin önemli şiarı budur. Bir yıl önce gidip barış ödülü alacaksınız, bir yıl sonra onların aleyhine bavulla para göndereceksiniz. Bavulla götürmeyi sevebilirsiniz ancak yaptığınız hareketin mantığını da bu millete izah etmek zorundasınız. Siz yazdığınız kitaba akademisyen olarak Karabağ’ın soğuk savaş döneminden sonra işgalinin Türkiye Cumhuriyetinin en büyük stratejik kaybı olduğunu ifade edeceksiniz ondan sonrada gideceksiniz birilerinin önünde Ermenilerle anlaşma imzalayacaksınız. Bunu Türk milletine izaha mecbursunuz.’’
‘’Bugün AK Partinin elde ettiği sonuç hiçbirinizi sıkıntıya sokmasın’’ diyen Ayhan, “Hepimiz Milliyetçi Hareket Partililer olarak, ülkücüler olarak bugünkünden çok daha zor şartlar altında mücadele verdik. Bugün dünden daha iyi bir noktadayız. Biz yeter ki çalışalım. Parlamentoda temsil ediliyoruz, parlamentoda her şeyi anlatıyoruz. Bugün Türk bayrağı stada girerken tahrik unsuru olarak algılanıp stada sokulmuyor diyebilirsiniz. Biz bunları atlatacağız Türk milleti olarak. Bugünlerde geçecek. Yeter ki birliğimizi, beraberliğimizi bozmayalım. Bir başkasıyla da yan yana olalım, bir başkasıyla da beraber olalım. Demokratik yollarla bu iktidarı Milliyetçi Hareket Partisi olarak alacağız’’ şeklinde konuştu.
Ayhan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Biz sadece içerde ki rakiplerimizle değil, burada oluşturulmaya çalışılan yenidünya yapısında ki Türkiye’ye verilmek istenen noktada tek engel Milliyetçi Hareket Partisi görüldüğü için yoğun bir şekilde Milliyetçi Hareket Partisine saldırılar devam ediyor. Hep birlikte çalışmamız lazım. Birbirimize destek olmamız lazım, birbirimizi anlayabilmemiz lazım. Bizim sadece Milliyetçi Hareket Partililerle değil Milliyetçi Hareket Partisi dışında ki arkadaşlarla, Türk milletinin fertleriyle bir araya gelip tekrar onları Milliyetçi Hareket Partisine yöneltmek için gayret sarf etmemiz lazım.’’
MHP Genel Başkan Başdanışmanı, Emekli Albay Hidayet Vahapoğlu ise Başbakan Erdoğan’ı, Libya’da ki Kaddafi Muhaliflerine destek olmakla suçlayarak “Amerika’nın posta beygiri” yakıştırmasında bulundu.
MHP Genel Başkan Baş danışmanı emekli Albay Hidayet Vahapoğlu, hükümeti, ABD, İngiltere ve AB ülkelerinin bölge üzerinde ki bir takım planlarını yerine getirebilmek için, Türk Devlet geleneğini ayaklar altına alan uygulamalar yapmakla suçladı.
Başbakan Erdoğan’ı “Amerika’nın posta beygiri” olarak nitelendiren Vahapoğlu, “Sayın Başbakan, ABD, İngiltere ve AB ülkelerinin, Türk askeri de dâhil devletin bütün imkânlarını kullanarak bu coğrafyada ki bazı planlarını yerine getirebilmek için, bavullarla, Libya’da kendi devletine isyan etmiş olan insanlara Türk Devlet yapısını ayaklar altına alacak bir takım uygulamalar yapıyor. Dün Kaddafi’den ödül alabilmek için çadırının önünde bekleyen ve onun verdiği ödül ile şereflendiğini söyleyen Sayın Başbakan, bugün Kaddafi’nin muhaliflerini desteklemek üzere “Amerika’nın posta beygiri” gibi ha bire Dışişleri Bakanını Libya’ya gönderiyor” dedi.
Suriye’de ki olayları ise NATO Genel Sekreteri Rasmussen’in çizdiği bir takım planların sonucu olarak değerlendiren Vahapoğlu, “Emekli bir asker olarak diyorum ki, Türkiye Cumhuriyeti NOTO’nun, ABD’nin, AB’nin emrinde değildir. Türkiye Cumhuriyeti dört tane soyarının, dört tane soysuzun, on onbeş tane köksüzün, birilerine altın tepside sunacağı bir ülkede değildir. Türkiye Cumhuriyeti şehitlerin emanetidir bize” şeklinde konuştu.