Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kars İl Başkanı Yaver Özcan Kars’a gelen aklı karışık adamlar ve çözüm süreci ile alakalı yazılı basın açıklaması. “Çözüm”, “Terörün bitmesi, silahların susması”, “Barış”, “Kanın durması, “huzur ve sükunun sağlanması”, “Anaların ağlamaması” sözlerle süslenen ve neyin, nasıl, ne şekilde çözüleceği belli olmayan, kimsenin ne yaptığını bilmediği bir aldatmaca ve kandırmaca ile karşı karşıya bulunmaktayız. ‘Akil İnsanlar’ diye son dönemde kamuoyunun bilgisine sunulan, 63 kişiden oluşan heyetin bazı temsilcilerinin Kars’a geldiğini öğrenmiş bulunuyoruz, kamuoyuna kapalı, kimlerin ne şekilde davet edildiği bilinmeyen bir şekilde faaliyet icra ettiklerini, olağan üstü polis koruması ile otel lobilerinde niyeti belli kişiler ve sözde sivil toplum kuruluşlarıyla yaptıkları toplantıyı adeta terör örgütü propagandasına dönüştürdüklerini biliyor ve şiddetle kınıyorum.

“SORULARA CEVAP BEKLİYORUZ”

Yapılan faaliyete MHP adına katılmak, fikir ve düşüncelerimizi ifade etmek düşüncesindeydik lakin davet edenlerin peşin hükümlerine binaen ilgili toplantıya katılamadık, “Bizler de görüş ve düşüncelerimizi, toplantıya katılabilse idik açıklar, sormayı düşündüğümüz sorularımıza cevap alırdık. Akil İnsanlar Heyeti olarak bilinen guruba soramadığımız sorulara cevap arıyoruz. Sorularımıza hükümet ve iktidar partisi yetkilileri tarafından cevap bekliyoruz. Barış taraftarı kimler? Türkler mi, Kürtler mi yoksa AKP’nin yönettiği devletle PKK mı? Barış devletlerarası hukukta mütekabiliyet esasına göre olur, Türk devleti savaş mı kaybetmiştir? PKK ne verilerek, hangi tavizler vaat edilerek silahtan vazgeçirilecektir?

Akil İnsanların görevi halkın nabzını tutmak mıdır? Halkı ikna etmek midir? “Teröristlerle araya mesafe koymayanlarla görüşmem” deyip, şimdi “komisyon kardeşliği, süreç ortaklığı” kurmanın delikanlılık dilindeki karşılığı nedir? Dünyanın neresinde teröristlerden aman dileyen demokratik yollardan seçilmiş bir iktidar vardır? Bölücü terör örgütüne teslim olmak şayet her şeyi çözecek ve Türkiye’ye baharı getirecek ise, ne diye 30 yıldır mücadele edilmiştir? Ne diye bu kadar kayıp ve külfete katlanılmıştır? Milletimize “Terör bitsin mi”, “Anaların gözyaşı dinsin mi”, “Barış gelsin mi” diye sorular sorulmakta ve doğal olarak alınan olumlu cevaplar da süreç rezilliğine destek olarak ilan edilmektedir. Terörün bitmesine itirazı olan vatan evladı yoktur. AKP’ye yardım ve yataklık yapan yandaş anket kuruluşları, asıl maksadı gizlemeden direk soru sormuş olsalardı, mesela İmralı canisiyle görüşmelere ne diyorsunuz ya da PKK’yla görüşmeleri kabulleniyor musunuz deselerdi, nasıl bir sonuç çıkardı acaba?”

“VATANA İHANET EDENLER YERİN DİBİNE BATACAKTIR”

“AKP’nin barış ve çözüm umduğu, kapısında kul köle olduğu cani başı ve çetesi, Türk milletinin bir numaralı düşmanıdır” barış elçiliği yapanların Türk milletini bölmek, bağımsız Kürdistan kurmak için yıllarca kin kusmuşlardır. Türk İslam Ülkücüleri olarak, vatan, bayrak, devlet ve dini mubini İslam için çalışmaya devam edecğiz ve değerlere karşı olan her türlü girişime fırsat tanımayacağız bayrağı lekelemeye çalışanların, milleti bölmeye çabalayan utanmazların, vatanı ayırmaya yeltenenlerin Ülkücü Hareket sesiyle yerin dibine batacaklardır. Türkiye kapkara bir dönemin içindedir, kimliği buharlaştırılmak, benliği baltalanmak ve varlığı bombalanmak istenmektedir.

“BÖLÜNMEYE, YIKIMA, DAĞILMAYA VE UFALANMAYA DİRENECEĞİZ”

“Tarihe şan ve şöhretle geçen aziz milletimiz çöküşe götürülmektedir. Emperyalizmin zincirleri kırılarak ve küresel darbe püskürtülerek kurulan Türkiye Cumhuriyeti parçalara ayrılma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bölücü terör, Allah’ın belası bir çözüm ve barış süreciyle Türkiye’yi ve Türk milletini kıskıvrak ele geçirmek için son hazırlıklarını yapmaktadır. Başbakan ve hükümeti, PKK’ya el uzatmış, ayağa kaldırmış ve Türkiye’ye sinsice bir saldırı pozisyonuna getirmiştir. Terör suçundan müebbet hapse mahkûm olan ve 40 bin kişinin kanını elinde, yüzünde, hülasa her şeyinde taşıyan Abdullah Öcalan Başbakan’la aleni pazarlık yapmaya soyunmuştur. İmralı canisi ve çetesiyle sürdürülen müzakere süreci; bitmiş, kadavraya dönmüş bir terör örgütünü tekrar diriltmiş ve iki büklüm olan belini doğrultmuştur. Canibaşı siyasallaştırılmış, PKK meşrulaştırılmış ve şu kepazeliğe bakınız ki bölücülük olağanlaştırılmıştır. Başbakan Erdoğan süreç diyerek Türk milletini etnik çöplüğe süpürmeye, barış ifadeleriyle Türkiye Cumhuriyeti’ni batışa sürüklemektedir. Ama ne olursa olsun Türk olmaktan onur duyuyoruz. Türk milletine mensubiyetten AKP istedi diye caymayacağız.

Türkiye’yi PKK’ya satma ve devretme hazırlığı yapanları asla af etmeyeceğiz. Türk milletinin mahremine kast edenleri, kutsallarımıza yan gözle bakanları asla unutmayacağız. Bölünmeye, yıkıma, dağılmaya ve ufalanmaya direneceğiz. Bölücülüğe, hainliğe ve yabancı hayranlarına dik duracağız. Teröristlerin masum gösterilmesine, Abdullah Öcalan’ın affına, militanların bir şey olmamış gibi siyasete taşınmasına sonuna kadar dimdik şekilde tavır göstereceğiz. Türk milleti tektir, Türk bayrağı tektir, Türk vatanı tektir, Türkiye Cumhuriyeti Devleti tektir ve Türkçe tek yaşayacaktır. Yine şevkle, Ne Mutlu Türküm demeyi sürdüreceğiz. Türk milletinin mensubu olmaktan iftihar eden, bölünmeden, ayrılmadan ve kopmadan uzak duran her kardeşimizle bir bütün olacağız. Kimseyi ayırmadan, kimseyi dışlamadan ve kimsenin kökenine bakmadan kardeşlik hukukunu teminat altına alacağız. Türkiye’yi koruyacağız, Türk milletini böldürmeyeceğiz, ağırlaşan sorunları bitireceğiz, huzuru, esenliği ve ekonomik refahı Cenab-ı Allah izni ile, milletimiz fırsat verirse inşallah sağlayacağız” Ne Mutlu Türküm Diyene”