Türkiye Tanıtma Platformu (TÜTAP) Doğu Anadolu Bölge Koordinatörü Murat Şahin, Türkiye – Ermenistan ilişkilerinin geliştirilmesini ve Türkiye – Ermenistan sınırının üçüncü ülke vatandaşlarına açılacak olmasını değerlendir.

TÜTAP Doğu Anadolu Bölge Koordinatörü Murat Şahin, iki ülke arasındaki normalleşme sürecini yakından takip ettiğini ifade ederek, sınırın koşulsuz herkese açılarak Doğu Anadolu Bölgesi’ne daha çok turist gelmesini ve sorunların da diyalog yoluyla çözülmesini istiyoruz, dedi.

Türkiye – Ermenistan arasında bulunan 325 kilometrelik sınırda biri demir yolu, biri kara yoluyla olmak üzere Kars ve Iğdır’da iki sınır kapısının yer aldığını ifade eden Murat Şahin şunları belirtti:

30 YILDIR KAPALI OLAN SINIR "DOSTLUK KÖPRÜSÜ" OLDU VE ERMENİLER DEPREMDE BU SINIRDAN GEÇTİ

Ermenistan Gümrü kentini Türkiye'ye Akyaka Demiryolu Sınır Kapısı bağlarken, Iğdır'da da Alican Karayolu Sınır Kapısı bulunuyor.

İki sınır da 1993'te Ermenistan'ın Karabağ'ı işgal etmesiyle kapatılsa da 2009'da yeniden açılmaları gündeme geldi.

Hatta Türkiye, Alican ve Akyaka'da demir yolu ile kara yolunu yeniledi ancak 2009'da başlayan sürecin durmasıyla sınırların açılması konusu da rafa kalktı.

Eski Sovyetler Birliği'nin Kafkasya'daki önemli ulaşım ve endüstri kentlerinden olan Gümrü, Sovyetler Birliği'nin dağılması ve 1988'deki Gümrü depreminden sonra eski gücünü kaybetse de bugün Ermenistan'ın hem ikinci büyük şehri hem de önemli bir endüstri ve kültür kenti. Kars bu anlamda çok şanslı.

Iğdır ise tamamen merkez konumda Erivan ile karşı karşıya ve Alican Sınır Kapısı aktif kullanılır durumda.

30 yıldır kapalı olan Alican Sınır Kapısı ülkemizde yaşanan büyük deprem felaketinde “yardım” için açıldı. Ermenistan 5 TIR'lık yardımı Iğdır’dan Türkiye'ye geçirdi.

KAPILARIN AÇILMASI TARİHSEL SORUNLARI ÇÖZECEK

Kapıların açılmasıyla, Ermenistan ile ticari ilişkiler kurmamız tarihsel sorunlarında çözümüne katkı sunacaktır. Biz Doğu Anadolu halkı olarak ; bizim adımıza üçüncü bir tarafın konuşmasını istemiyoruz. Bir sorun varsa bunu biz karşılıklı çözmeliyiz. İnanıyorum ki kapılar açılınca ekonomik gelişmeler ekseninde, bu tarihsel problem de ortadan kalkacaktır.

SINIR AÇILINCA DOĞU ANADOLU’DA BÜYÜK BİR TURİZM PATLAMASI YAŞANACAK

Türkler ve Ermeniler'in geçmişine baktığımızda bin yıldır kültürümüz aynı. Sınırların açılması kültürel diyaloğu başlatacak. Bu durumu pozitif şekilde kullanarak, ticarete ve daha da ötesine taşıyarak, normalleşme sürecini tamamlayabiliriz.

Bu durumu her iki ülke için de önemsiyoruz. Türkiye ekonomisi oldukça büyük ve gelişmiş, Ermenistan’a göre çok şanslıyız. Biz Ermenistan’ı koruyarak ; yani oradaki küçük üreticiyi, çiftçiyi, küçük işletmeleri mağdur etmeden, "büyük balık küçük balığı yutar" hesabı yapmadan adil bir ticaret yapacağız.

Turizm anlamında da her iki taraf büyük katkı görecektir. Ticaret Türk ve Ermeni halkları yakınlaştırır ve huzur getirir.

Sadece Türkiye ve Ermenistan’ın barışı değil, tüm bölgeyle barışılması gerekiyor. Kafkaslarda artık barış rüzgarları esmesi gerektiğine inanıyorum.