Gazetekars

Otantik Misafirhane

Kars’ın merkeze bağlı Boğatepe köyünde bilimsel araştırmalara gelenler için yapılan misafirhanede kullanılan eski eşyalar büyük ilgi görüyor.

09 Ekim 2012 Salı 08:48

Otantik Misafirhane

Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği, bilisel çalışmalarıyla dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Zavot Eko Müze, Şifalı Bitkiler Kurutma Odası gibi bir çok faaliyete imza atan Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği şimdi de köye bilimsel çalışmalar için gelenlere yaptığı konukeviyle adından söz ettiriyor.

Tamamen eski eşyaların kullanıldığı evde çay içiminde şeker bile kullanılmıyor. Eski yataklar, kilimler ve daha bir çok malzemeyi günümüze taşıyan evde konuk olanlarda büyük keyif alıyor.

Boğatepe Botanik Misafirhane sahiplerinden Celal Kazım Ömür (52), eşi Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği İkinci Başkanı Zümran Ömür ile konuklarını ağırlıyor.

Yabani meyveler konusunda çalışmalar yapan Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sezai Ercişli, Erzincan Üniversitesi Fen-Edebiyat Biyoloji Bölüm Başkanı Ali Kandemir de botanik eve konuk olanlardan sadece bir kaçı.

Doğallığı yaşatmaya ve doğal yaşamaya çalışan Ömür ailesinin misafirperverliğinden oldukça etkilenen bilim adamları, bu bölgede bu tür geleneklerin yaşatılmasını çok önemsediklerini ve aileyi kutladıklarını söylediler.

Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği Başkanı İlhan Koçulu, evin bilimsel çalışmalara için köye gelenlere ayrıldığını söyledi.

Bu evde konuklara ikram edilen reçel, bal, peynir, süt, ekmek, çay bile köylünün kendi üretimi ve el emeği ile hazırlanıyor. Yemek servisi bile köylüler tarafından yapılıyor. Bitkisel çay kullanıldığı için konuklara şeker ikram edilmiyor. Şeker kullanımının yasak olduğu evde konuklara ayrıca yer sofrası kuruluyor. Yuvarlak yer sofrası etrafına toplanan konuklar, ev sahipleriyle birlikte doğal yiyeceklerden tadıyorlar. Eski malzemelerle donatılan evde sohbet ve muhabbetlerde de eskiler yad ediliyor. Eskiye özlem, tarihe hasret kokan evde kalmanın ayrıcalığını yaşayan bilim adamları, köylüleri de bilime ve bilimsel çalışmalara verdikleri önemden dolayı tebrik ediyor, kutluyorlar.

KÜLTÜRÜMÜZDEN GÜZEL İZLERİ TAŞIYOR BU EŞYALAR

Boğatepe Botanik Misafirhane sahiplerinden Celal Kazım Ömür, “Bu eşyalar atmıyoruz bunlar kültürümüzden izler taşıyor bunları saklıyoruz. Bu bir at arabası nın tekerleği biz bunu böyle dizayn ettik. Ve oturak olarak kullanıyoruz. Bu at arabasının 70-80 yıl mazisi vardır. şimdi de bu oturak görevini görüyor, ilgi çekiyor. İlgi çekici çünkü eskiden izler taşıyor, misafirlerimize kahvaltı ikram ettik, burada ki ürünler doğal ürünler, kendi üretimimiz fabrikadan bir şey göremezsiniz.” dedi.

DOĞALLIĞI YAŞAMAYA VE YAŞATMAYA ÇALIŞIYORUZ

Ömür ayrıca, “Doğallığı yaşamaya ve yaşatmaya çalışıyoruz.” Diyerek, şöyle konuştu: “Evlerde dikiş makinesi var ama diken kimse yok. Annem bu makinede yapardı üretim ruhu vardı şimdi oda yok üretim ruhu yok. İnsanlar hazıra alıştı, fabrikasyon oradan alıp yiyorlar, şimdi kimse söküğünü dikemiyor. Buna cehre diyorlar yün eğeriyorlar bununla halı dokumada kullanılan yünler bu makine ile eğertiyorlardı. İp örme makinesi bununla kendi halıları dokuyorlardı. Kendi ihtiyaçlarını kendileri yapıyorlar . bizim işkap dediğimiz bir malzeme yani kap kacak buna konurdu. Yani bugünkü modern yerlerde mutfak dolabı. Burada tahtadan ahşaptan yapılmış karyola var, bunun 50- 60 yıllık bir mazisi var. tamamen el işçiliği var bunda yatınca huzur buluyor insan. Yastığın adı da mütefker, yatarken kullanılmaz ama yatak başlarında bulundurulur. Süs görevi görüyor yani yatakların başlarında bulunmasuı şarttır. Bu dokuma halıya mücefke derler, duvarları süsler hoş bir görüntü kazandırır. Ayaklı dikiş makinesi var buda annelerimizin, nenelerimizin, kızlarımızın giyim kuşamlarını düzenlediği makinemiz.”

KADIN, ÜRETİM SÜREÇLERİNDE YER ALMALI

Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği Başkanı İlhan Koçulu, “Kadın, üretim süreçlerinde bizimle yer almadığı süreçte biz bunu yapamayız. Bizim dernekte yapılan çalışmalara kadınları kattık bu sürece.bu karyole tarihi olup atmadık gelen misafiri ağırlıyoruz. Bu yataklar düğün yataklarıdır, rahattır. Bu ayaklı küçük arabalar engebeli arazilerde kullanılır.” diye konuştu. 

GELENEKSEL YAPILARI KORUYORUZ

Boğatepe Botanik Misafirhane sahiplerinden derneğin ikinci başkanı Zümran Ömür de, “Biz geleneksel üretim yapıyoruz. Arılarımız var bal kendimiz üretiyoruz, ekmeğimizi kendimiz pişiriyoruz, kızılcık reçeli bizim köydeki adı mürebbe, biz onu çay olarak ta ikram ederiz, kahvaltılıklarda da ikram ederiz. Tulum peyniri bizde mota olarak geçer. Bizler geçmişte dedelerimiz nenelerimiz neler yaptılar onu göstermeye çalıştık. Maksat geçmişlerini unutmasınlar bilsinler. bize dışardan gelen uzmanlar haber verdiler nasıl kurutulacak, nasıl yapılacak diye nasıl bir bitki olduğunu öğrendik ve bunu misafirlere verdik.” dedi. 

BÖYLE GÜZEL LEZZETLER ŞEHİRDE BULUNMAZ

Erzincan Üniversitesi Fen-Edebiyat Biyoloji Bölüm Başkanı Ali Kandemir ise, “İnsan böyle oturdukça huzur buluyor, biz şehirde böyle mobilyalı evlerde oturuyoruz ama bu kadar lezzet alamıyorum. Geçmişle bugün arasında bir bağ aynı zamanda . yakın ilgilerinden ötürü de emeği geçen herkese teşekkür ederim.” şeklinde konuştu. 

KONUKSEVERLİK ANLAYIŞ GÜVEN BURADA TOPLANMIŞ

Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Kağızmanlı Prof. Dr. Sezai Ercişli de şöyle konuştu:

“Burada konukseverlik var, anlayış var, karşılıklı güven duygusu var, ortak bir hafıza var ve hepsi masaya yansıyor. Ortam otantik olabilir ama benim için önemli olan insan görmek. Ben iliklerime kadar burada insan hissediyorum. Bu doğuya mahsus bir masa çünkü yuvarklaktır, oysa batıda masalar köşelidir. Başta oturan insan söz sahibidir, ama burada herkes eşittir, herkes ortaya eşit mesafededir, ama batıya gittiğinizde böyle masa bulamazsınız mutlaka başa biri oturur diğerleri çevresinde kalır. Bu masanın önemli özelliği paylaşımcı bir özelliği vardır. Sofrada 7 kişiyiz ama 5 kişi daha gelse buraya yerleşiriz. Ama insan koltukta oturdu mu ferdi sadece kendini düşünür, bunun için böyle ortamlara ihtiyacı var. hem paylaşımcı hem de birleşimci bir ruh hakim.”

Facebook'la Yorumla
İlk yorum yazan siz olun
Adınız Yorumunuz
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

BENZER HABERLER