Emine Aktaş

Geçtiğimiz günlerde açılan Galata’daki butik, bütünüyle Türk şarabı ve Türk yöresel peynirlerini müşterilerine sunuyor. Anemon Oteli’nin bünyesinde hayata geçirilen bu proje, butik işletme müdürü Ayşen Parmaksız’ın söylemiyle küçük üreticiyi destekleme amacı güdüyor.

Türk üreticisini desteklemeye yönelik bu projeye 25 üretici firma, şarap ve peynir çeşitleriyle destek veriyor. İşletme müdürü Ayşen Parmaksız ve İlhan Olam ile şarap ve peynir üzerine sohbet ettik.

-Sensus Şarap Butiği ile amaçladığınız nokta tam olarak nedir?

A.P:  “Bu butik Türk şaraplarının tanıtımını gerçekleştirmek, üreticinin desteklenmesini sağlamak, kaliteli ürünleri daha uygun fiyata müşterimize sunmak amacıyla Anemon Oteli İcra Kurulu Başkanı İsmail Akçura’nın oğlu Oğuz Akçura’nın girişimiyle hayata geçirildi. Bizim vitrinimiz Türk şarapları ve Türk yöresel peynirlerinden meydana geliyor. Şaraplarımız kırmızı, beyaz ve rose olmak üzere üç gruptan oluşuyor.”

-Butiğinizde satışa sunduğunuz şarap ve peynir türlerinden biraz bahseder misiniz?

İ.O:  “Boğazkere, Öküzgözü, Narince, Kavaklıdere ve bizim üretimimiz olan Ventus şarapları vitrinimizde olanlardan birkaçı… Bunun yanında misyonumuza uygun olarak yöresel peynirlere de yer veriyoruz. Otlu peynir, tulum peyniri, Kars gravyeri ve bunlar gibi 59 çeşit yöresel peyniri uygun olan şaraplarla müşterilerimize sunuyoruz.”

“Şarabın pahalı ve elit kültüre ait olduğu önyargısını yıkmak istiyoruz”

-Butiği neden Galata’da açtınız?

A.P: “Galata’nın tarihi yapısı şarap konseptiyle bütünlük sağladığından ve bulunduğumuz binanın Anemon Oteli’nin bünyesinde olması nedeniyle bu binada hizmet vermeye karar verdik. Zaten fiyatlarımıza bunlar da yansıyor, kaliteyi daha uygun fiyata bu şekilde sunuyoruz. Fiyatlarımıza 4-4.5 TL gibi bir fark koyup toptan fiyatına satış yapıyoruz.

“Gündelik hayatta birkaç arkadaşınızla bir mekâna gidip şarap açtırmaya kalktığınızda 30 TL’lik şaraba 60-70 TL ödeyebilirsiniz. Biz bu mekânda şarabın pahalı ve elit kültüre ait olduğu önyargısını yıkmaya çalışıyoruz.”

-Türkiye’de şarap kültürünün gelişmemesinin sebebi size göre nedir?

A.P:  “Şarap ve şarapçılık Fransa’ya mal ediliyor. Bizim üzümlerimizle imal edilen şaraplar, Fransa’daki şaraplarla yarışacak düzeydeyken ikinci planda kalıyor. Fransız Cabarnet Sauvignon şarabı ön planda tutulup daha çok tercih edilirken, Öküzgözü bu kadar öne çıkamamıştır. Bana göre bunun sebebi dinsel nedenlere dayanıyor, ama tabii ki Türkiye’de şarap kültürünün gelişmemesinin en önemli sebebi üreticinin desteklenmemesidir.”

-Müşterilerinize önerdiğiniz şarap ve peynir çeşitleri nelerdir?

İ.O:  “Biz misyonumuza uygun olarak yabancı peynir ve şaraplar yerine müşterilerimize Türk şaraplarını ve yöresel peynirleri tavsiye ediyoruz. Muhteşem Kars gravyerini ve diğer peynir çeşitlerini ikram ediyoruz.

İlhan Olam kendi üretimleri olan Ventus şarabının gençlere hitap ettiğini şekerli, hafif bir tadının olduğunu ve domatesli makarnayla servis edilmesi gerektiğinin üzerinde duruyor.

-Bu konseptteki butiklerden farklarınız neler?

İ.O:  “Biz buraya gelen müşterilerimize tadım barımızda şarabın yanında yöresel peynirler ikram edip konuklarıyla hoş bir ambiyans içinde sohbet etme ortamı yaratıyoruz.”

A.P:  “Biz Sensus Şarap Butiği olarak tabii ki de ilk şarap butiği değiliz. La Cave, Mahzen gibi butikler mevcut, fakat biz konseptimizle fark yaratma çabasındayız. Bu adını saydığım butiklerde genelde ithal şarapların satışı yapılırken, bizim butiğimizde misyonumuza da uygun olarak bütünüyle Türk şaraplarını ve Türk peynirlerini müşterilerimize sunuyoruz.”