Bir kişide şaşılık gelişmesi halinde gözler arasındaki bu paralellik kaybolur. Bir göz nesnenin olduğu hizaya odaklanırken diğer göz sağa, sola, yukarı veya aşağı doğru kayabilir. Bu durumun hastanın kendisi ve dışarıdan görenler tarafından farkedilmesi şaşılığın en büyük belirtisidir. Göz kayması olarak da bilinen şaşılık her iki gözü de etkileyebildiği gibi cinsiyet fark etmeksizin açığa çıkan bir göz hastalığıdır. İleriki dönemlerdeki göz sağlığının korunabilmesi için şaşılığın göz ardı edilmemesi ve tedavi edilmesi oldukça önemlidir.

Şaşılık Nasıl Tedavi Edilir?

Şaşılık; doğumsal nedenler, kas felçleri, ileri derecede kırma problemleri gibi özel sağlık durumları sonucunda gelişim gösterir. Bazı durumlarda; diyabet, hipertansiyon, tiroid hastalıkları, beyin tümörleri, beyin çevresinde aşırı sıvı birikmesi gibi durumlar sonucunda da şaşılık gelişebilir. Şaşılık tedavisi belirlenirken şaşılığın hangi tür olduğu ve neden kaynaklı geliştiği tespit edilir. Bu sayede hasta için ideal tedavi planlaması yapılabilir.

Şaşılığın temelinde farklı bir sağlık probleminin olması halinde multidisipliner bir tedavi yöntemi uygulanır. Ana hastalığın tedavisi sağlanırken şaşılık kendiliğinden geçebilir. Bazı durumlarda çeşitli damlalar veya egzersiz tedavileriyle de göz kaslarının aktivasyonu desteklenerek şaşılığın iyileşmesi sağlanabilir.

İleri derece kırma problemi nedeniyle şaşılık gelişiyor ise doktor hastanın hipermetrop veya miyop problemlerine göre ideal gözlüğü reçete eder. Gözlüğün sürekli kullanımı ile kırma problemi nedeniyle gelişen şaşılığın tedavisi sağlanabilir. Gözlük kullanımına göz kapama tedavisi ya da göz egzersizleri veya damla kullanımı da eşlik edebilir.

Doğumsal nedenlerle veya kas felçleri nedeniyle şaşılığın gelişmesi halinde genellikle cerrahi müdahalelere başvurulur. Şaşılık ameliyatı sırasında göz kasları üzerinde işlemler gerçekleştirilir. Aktif olarak çalışan kasların kısaltılarak güçlendirilmesi veya zayıflatılması sağlanır. Bu sayede göz diğer gözle paralel bir şekilde hizalanabilir. Şaşılık ameliyatı bebeklik döneminden itibaren her yaş grubuna uygulanabilen şaşılık tedavisinde etkili yöntemlerden biridir.

Şaşılık Ameliyatı Nedir?

Şaşılık ameliyatı alanında uzman bir göz hastalıkları uzmanı tarafından uygulanan ve ameliyathane ortamında gerçekleştirilen bir ameliyattır. Ameliyat sırasında göz küresine herhangi bir kesi açılmamaktadır sadece konjonktiva zarı açılarak göz kaslarına müdahale edilir. Bu sayede ameliyat sonrasında pansuman veya dikiş aldırma gibi bir ihtiyaç doğmaz. Ameliyat bir ila bir buçuk saat arasında tamamlanmakta olup tek seferde her iki gözde de işlem gerçekleştirilebilir. Ameliyatın gerçekleştirildiği gün birkaç saat dinlendirilmesi ardından hastalar hastaneden taburcu edilir. Ameliyat sonrasında ilk gece göz kapalı tutulur ve ertesi gün doktor tarafından gerçekleştirecek ilk muayene sırasında bandaj açılır. Bandajın açılması ardından damlalar nedeniyle oluşan yapışıklık steril bir gazlı bez ya da pamuk ile temizlenir. İyileşme sürecinin hızlı olması veya herhangi bir komplikasyon ile karşılaşmayı önlemek için göz çevresi hijyeni sağlanmalı ve doktor tarafından reçete edilen ilaçlar düzenli bir şekilde kullanılmalıdır.

Ameliyat sonrasında gelen 3 gün boyunca hastanın istirahat etmesi önerilir. Bu süre içerisinde egzersiz yapılmamalı ve gözün darbe almasından kaçınılmalıdır. Ameliyat sonrasında gelen 7.günün ardından ise hastalar günlük yaşamlarına devam edebilirler.

Şaşılık ameliyatı sonrasında genellikle gözlük kullanımına gerek kalmaz. Ancak şaşılık dışı bir nedenden dolayı kırma problemi olması halinde kişiler kırma problemini gidermek üzere gözlük kullanımına devam edebilir. Şaşılık ameliyatında sadece göz kaslarına ve göz paralelliğine odaklanılır. Diğer görme problemleri bu ameliyata dahil edilmez.

Şaşılık tedavisi sırasında veya sonrasında doktorun önerdiği sıklıklar ile muayene gerçekleştirilmelidir. Muayene sırasında hastanın tedaviye yanıtı ve tedavinin başarı oranı değerlendirilir. Tedavi sürecine gözlük ve damla tedavileriyle başlanması halinde tedavinin başarısı yakından değerlendirilmelidir. Hasta, tedavi sırasında istenilen yanıt alınamadığı noktalarda cerrahi müdahaleye yönlendirilebilir.