Her 24 Nisan geldiğinde hem yut için de bazı kişi ve gruplar ve diğer ülkeler; özelikle ABD ile AB ülkeleri Türkiye’yi suçlamak için adeta yarışa giriliyorlar.

Maalesef Türkiye’de hepimiz Ermeni’yiz diyen asalak zihniyet içinde olanlar; kendi kimliğine yabancılaşmış; emperyalizme uşaklık yaparak sözde “soykırım var” diyen milli kimlik düşmanları da var bu ülkede. Oysa ki Ermenistan’ın ilk Başbakanı olan Kaçaznuni’nin raporunda kendi ağızlarından her şeyi açıkça itiraf ediyorlar. 1915- 1918 yılları arasındaki tehcir (göç ettirme olayları) nedeniyle Ermenilerin nasıl hem Rusların hem de batılı devletlerin maşası olduğunu açıklayan Kaçaznuni’nin gerçek raporundan satırbaşları…:

1. “Dünya Savaşı öncesinde, Ermeniler tarafından gönüllü silahlı birlikler oluşturuldu, bu hataydı.”
2. “Bu birlikler ve o günkü politikamız kayıtsız şartsız Rusya’ya bağlanmıştı ve Türklerden yana olan güç dengesi hesaba katılmamıştı.”
3. 1918 yılı sonlarında İngiliz işgali, Taşnakların umutlarını yeniden kabartmıştı ve Ermenistan’da Taşnak diktatörlüğü kurulmuştu.
4. Ermeniler “Denizden Denize Ermenistan Projesi” gibi emperyalist bir talebe kapılmışlar, bu yönde kışkırtılmışlardı.

“Ermeniler, Müslüman nüfusu katletmişlerdi, bu nedenle Türklerin aldığı tehcir kararı doğrudur ve uygundur.”

Evet bütün bu saptamalar ve açıklamalar. Ermenistan’ın ilk başbakanı, Taşnaksutyun Partisi’nin kurucusu Kaçaznuni’ye aittir.

Kaçaznuni, 1914’ten 1923’e uzanan süreçte, Türk-Ermeni ilişkilerinin özünü savaş hali olarak değerlendirmektedir. Kaçaznuni’nin yaptığı çok doğru gerçek saptamaya göre bu savaş, aslında Türkiye ile emperyalist devletler arasındaki bir savaştı.

Kaçaznuni’nin kitabının en önemli noktası, Taşnak Partisi ile onun peşine takılan Ermenileri savaşın bir tarafı, o günkü Türk devletini ise diğer tarafı olarak değerlendirmesidir. Bu değerlendirme, bu tehcirin savaş olduğunu ve soykırım kavramının bu olayda söz konusu olamayacağını belirtiyor.

Kaçaznuni raporunda, Ermenilerin önce Çarlık Rusyası’nın emelleri doğrultusunda hareket ettiğini, Çarlık Rusyasının yıkılışından sonra da bu sefer Batılı devletlerin güdümüne girdiğini, İngiltere, Fransa, ABD gibi devletlerin bölgedeki çıkarları için Türklere karşı savaştıklarını açıkça belirtmektedir. Yani Ermenilerin emperyalizme uşaklık yaptığını kabul etmektedir.

İşte gerçek bu iken halen içimizde ki “hepimiz Ermeniyiz” diyen bu hainler Türk devletinin ve Türk Milletinin düşmanlarıdır. Bunlar Ermenistan’ın ilk başbakanının bu raporuna neden ses çıkarmıyorlar…

Ermeniler her dönem emperyalistler tarafından kullanılmaya müsait bir halktır ve onların maşası olduğu bir gerçektir. Bu dün de böyleydi bugün de böyledir.

Sözde Ermeni soykırımı emperyalist bir yalandır.

Ne Mutlu Türk’üm Diyene...