Tacizcisini öldüren liseli kız ilk duruşmada tahliye edildi
Kars'ın Arpaçay ilçesinde, kendisini 3 yıldır taciz ettiği iddiasıyla Birdal Doğan'ı mahalle meydanında öldüren lise öğrencisi Azra Erdağ ilk duruşmasında tahliye edildi.
05 Temmuz 2022 Salı 18:48
Volkan KARABAĞ
Hakkında “Tahrik altında Kasten öldürme” suçundan 12 yıla kadar hapsi istenen Erdağ, "Üç yıldır beni rahatsız ediyordu. Olay günü hayvanlara su vermek için köy çeşmesine götürdüm. Yanıma gelip, 'Seni kaçıracağım o...u. Seni kendime kadın yapıp sonra da satacağım' dedi. Bende onun korkusundan yanımda taşıdığım silahı çekip gözümü kapatarak ateş ettim. Pişmanım" dedi. Mahkeme heyeti genç kızı çıktığı ilk duruşmasında tahliye ederek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Olay, 1 Mart 2022 tarihinde Arpaçay ilçesi Kardeştepe köyünde meydana geldi. Şehit Engin Yılmaz Anadolu Lisesi 11'inci sınıf öğrencisi Azra Erdağ bir süredir 'Seni kaçıracağım, seninle evleneceğim' diyerek kendisini rahatsız ettiğini öne sürdüğü Birdal Doğan'ı, köy meydanındaki çeşmenin yanında gördü. Hayvanları sulayan Erdağ, tacizci Doğan'ı, babasına ait ruhsatsız tabancayla vurdu. Vücudunun çeşitli yerlerine 4 kurşun isabet eden Doğan, olay yerinde hayatını kaybetti. Köylülerin ihbarıyla bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Doğan'ın cansız bedeni, otopsi yapılmak üzere Harakani Devlet Hastanesi'nin morguna kaldırıldı. Jandarma ekipleri, Erdağ'yı evinde silahla gözaltına aldı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Azra Erdağ, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Bugün Kars 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen cinayet davasında hakim karşısına çıkan Azra Erdağ beraatını istedi. 14 yaşından beri Doğan'ın kendisini rahatsız ettiğini anlatan Azra Erdağ, “Maktul olay gününe kadar devamlı beni rahatsız ediyordu. Maktulün bana karşı ilk eylemi 2019'da meydana geldi, ilk olarak çeşmeye su almaya gitmiştim ben su alırken maktul benim yanıma geldi kolumdan tutarak 'ben seni seviyorum, karımı sevmiyorum eşimi boşayacağım seni karım yapacağım' dedi. Bende kendisine amca diye hitap etmiştim, bu sözleri duyunca şok geçirdim, neden böyle dediğini sordum bana aynı şekilde cevap vererek aşık olduğunu söyledi. Daha sonra oradan ayrılarak eve geldim anneme anlattım.” dedi.
Azra Erdağ, Birdal Doğan'ın sosyal medya hesaplarından ve telefondan rahatsız ettiğini dile getirerek, “Maktul kızı adına sosyal medya hesabı açarak bana arkadaşlık isteği gönderdi, mesaj attı, ben istekleri kabul etmedim. Olaydan 3-4 ay önce maktulün eşi bizim eve gelerek hesabın eşine ait olduğunu ve bunu benden gizlediğini söyledi. Böylece hesabın maktulün kullandığını öğrendim. Oğlunun da hesabından mesaj atıyordu. Maktul beni telefonu gizleyerek arıyordu, telefonumu daha sonra gizli numaralara kapattım. Olaydan 1 yıl önce evin önünde halı yıkarken maktul bana bakıp 'ben motoru, traktörü sattım seni seviyorum, benimle kaç seni karım yapacağım" dedi, bu söylemleri olay gününe kadar devam etti.” ifadesini kullandı.
Maktulün kendisini kaçırmak için planlar yaptığını beyan ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Okuldayken arkadaşım yanıma gelerek 'sakın dışarıya çıkma seni kaçıracaklar' dedi, maktul arkadaşıma mesaj atarak benim hangi odada kaldığımı ve odanın penceresinin nereye baktığını sordu. Ayrıca arkadaşıma beni kaçırmasında yardım etmesi için para teklifinde bulunmuş. Bunun üzerine abime mesaj atarak haber verdim, baba ve dayım bunun üzerine maktulü kahvede darp etmişler. Ben okulda yatılı olarak kalıyordum, olay günü annem ve abim hastaneye gideceğinden yardım etmek amacıyla evde kaldım. Hayvanları normalde suya ben götürmezdim maktulden korktuğum için, mecburen o gün ben götürdüm. Hayvanları çeşmeye götürürken maktul çeşmenin oradan bana bakıyordu, Birdan Doğan'dan korktuğum için mutfakta bulunan tabancayı yanıma aldım. Çeşmeye vardığımda maktul bana 'Seni s... karım yapacağım, senin üzerinden para kazanacağım dedi ve üzerime geldi. Üzerime gelince bende korktum cebimdeki silahı çıkarttım o da ban 'vur o…u vur' dedi, bunun üzerine korktuğumdan dolayı gözüm kapalı maktulün üzerine ateş ettim, amacım maktulü korkutmaktı, öldürme kastım yoktu, pişmanım tahliyemi talep ediyorum.”
Mahkeme heyeti tarafından, Azra Erdağ’ın üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, delillerin toplanmış olması, "Suça Sürüklenen Çocuk'un (S.S.Ç) delil karartma ihtimalinin bulunmaması, tutuklama koruma tedbirinin istisnai uygulaması gereken bir tedbir olması, tutuklamadan beklenen amaç ve gayenin adli kontrol tedbirlerinin uygulanması ile elde edilmesi mümkün ise öncelikli olarak adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasının usul kuralları gereğince gerekli oluşu, SSÇ’nin dosya kapsamı itibarı il aleyhindeki mevcut delil durumu ve tutuklu kaldığı süre dikkate alındığında bu aşamadan itibaren orantılık ve ölçülülük ilkeleri uyarınca atılı suçtan tahliyesine karar verildi.
Erdağı'nın avukatı Avukat Sinan Erdağı, “Bu çok vahim ve trajik bir olaydı. Maalesef lise öğrencisi olan 17 yaşındaki Azra Erdağı’nın başına talihsiz bir olay geldi ve korkusundan 3 yıldır taciz ve takip eden, kaçırmak için planlar yapan Birdal Doğan isimli kişiyi silahla vurarak öldürmüştü. Yargılama tutuklu olarak devam etmekteydi, bugün ilk duruşma yapıldı. Sizlerin de malumu olduğu üzere 5’inci ayda Türk Ceza Kanununun 123. Maddesine ‘Israrla Takip Suçu’ diye bir fıkra eklendi. Sosyal medya, iletişim araçları ve fiziki takip ile insanları rahatsız eden kişilerin cezalandırılması ile ilgili bir madde bu. Azra bu fıkranın doğrudan mağduruydu yine müvekkilim cinsel saldırı suçunun mağduruydu, tacizlerin mağduruydu. Bugün Türk adaleti hakikaten cesurca bir karar vererek ilk duruşmada müvekkilim Azra’yı tahliye etti.” dedi.
Azra’nın cezaevinde bütün gayretinin okulunu devam ettirmek olduğunu da dile getiren Avukat Erdağı, “Azra aslında okumak istiyordu, bir hukukçu olmak isteyen bir kızmış. Tanışınca biz bunu öğrendik. Umarım eğitim hayatı devam eder, umarım Azra’nın başına bundan sonra kötü şeyler gelmez, sadece Azra’nın değil bütün kızların, bütün gençlerin başına gelmesini istemeyeceğimiz şeyler yaşamış 3 yıl boyunca, sürekli bir korkuyla, tedirginlikle ve kendisine bir zarar verileceği korkusuyla hareket etmiş ve bu korkunun neticesinde de bu sonuç meydana geldi. Azra’ya geçmiş olsun diliyoruz. Azra’nın nezdinde benzer davalardaki mağdur kadınların da aynı şekilde Türk adaleti tarafından değerlendirilmelerinin yapılacağına bizler de inanıyoruz. Azra’nın yanında olmak bizler için de bir onur oldu. Mahkeme heyeti de Azra’nın kaldığı o yoğun baskıyı, tacizi, takibi algılayarak bugün Azra’nın tahliyesine karar verdi. Ben müvekkilim adına da kamuoyunun gösterdiği duyarlılık adına da hem Kars halkına hem de Türkiye halkına çok teşekkür ediyorum. Yargı birimlerindeki cesur hakimler bulunduğu müddetçe de bu ülke gerçekten güçlenecektir. Kadınların da bu ülke de güçlenebilmesi bir taraftan yargıdaki benzer kararlardan geçmektedir. Tacize, tecavüze maruz kalan kadınların ihkakı hak yapmak ve kalmak zorunda kaldıkları durumlar oluyor ki bu da benzeri bir durumdu, bir dağın başındaki bir köyde başka çaresi olmayan bir kızın yaptığı bir eylemdi bu.” diye konuştu.
Mahkeme heyeti genç kızın tahliyesine karar vererek duruşmayı 3 Kasım'a erteledi. Karar üzerine Erdağ ve yakınları sevinerek birbirlerine sarılıp ağladılar.