Gazetekars

Takvime Düşen Damla 23 NİSAN

MHP Kars Milletvekili Üçüncü Sıra Adayı İrfan Topçu’nun keleminden “Takvime Düşen Damla 23 NİSAN”

23 Nisan 2011 Cumartesi 09:17

Takvime Düşen Damla 23 NİSAN

23 Nisan; ulusal egemenlik ve çocuk bayramımız da, o günün kutlamalarını, yavrularımızın rengârenk elbiseler içerisinde yaptığı gösterileri, devlet  adamlarının yerine temsilen geçen geleceğimizin büyüklerini görerek tamamlarız. Bir sonraki 23 Nisana kadar, çocukların ağzında kalan tadı bir ömre yaymak, nedendir aklımıza gelmez. Buna çaba göstererek, egemenliği bir çocuk müsameresi olmaktan çıkaramayız. Bu günü, Türk ve dünya çocuklarına armağan eden ulu önderimiz Atatürk’ün, bağımsızlık hayalini bir hayat tarzı haline getirmek ve bunu bir ömre yaymak… En doğrusu bu olmaz mı? Çocuklarımızı bu kutlu yola hazırlamak vazifemiz değimli?

23 Nisana giden sürecin Atatürk’teki ruh halini hayal etmek, bu hayalle Atatürkleşmek ve egemenliği ölümsüzleştirmek, işte ölümsüzlüğün, ölümsüzlük hayalinin bendeki hissi.

23 Nisan; Selanik’te bir Türk kadınının çığlıklarla dünyaya getirdiği lidere, merhaba deyiştir.

23 Nisan; babasını kaybetmiş bir çocuğun, gelecekten umudunu kaybetmeyişinin sosyal bir öğretisidir.

23 Nisan; Türklüğün hakir görüldüğü dönemlerde, bir Türk genci olarak yaşamanın, o genç yaşta ihanetlere alışamamanın ve bağımsızlık için hayal kurmaya başlanan yılların bir neticesidir.

23 Nisan; imparatorluk zabiti olarak kaybedilen savaşların, bu savaşlarda çekilen acıların, büyük Türk milletine yapılan haksızlıklara dur demenin bir arayışıdır.

23 Nisan; dede korkutan, Mevlana ya, yunustan hacı bektaş’a kadar, ahlaklı yaşamış ve etrafına fazilet dersleri vermiş bir milletin, sefalete layık olmadığının, tarihe yeniden hatırlatmasıdır.

23 Nisan; mete’den Alparslan’ a, fatihten, Beyazıt’a kadar, savaşın milli bir erdem ve sanat olduğunu gösteren tarihin asil komutanlarına yakışan Türk ordusunun şaha kalkmış halinin en usta ressamlar tarafından resmedilişidir.

23 Nisan; Türk milletinin esir yaşayamayacağının, özgürlük için tarihin her dönemecinde ne yapılacağının, yapılması gerektiğinin bir hatırlatmasıdır.

23 Nisan; aç, sefil, yalınayak fakat sırtında çocuğu ve mühimmatı, erkeğiyle yan yana, Türk kadınının ordusuna silah taşıdığı, kurtuluşa yürüyüşün müjdesidir.

23 Nisan; kurtuluş savaşını başlatan iradenin Cumhuriyet’e olan inancının ve bu inanç sahiplerinin, yüzünü millete dönüşünün bir nişanıdır.

23 Nisan; dünya milletlerine, acı ve ıstırap içerisinde yaşamak bir kader değil, Türkler başardı, bizde başarabiliriz dedirten bağımsızlık miladıdır.

23 Nisan; Türk milletinin yıkılmadığını, yıkılmayacağını, yenilmeyeceğini dünyaya duyuruşun adıdır.

23 Nisan; bağımsızlığın Anadolu’ya yetmeyeceğinin, milli mücadeleden sonra milli kalkınmanın, yokluktan varlığa, açlıktan tokluğa geçişin, tarihte yeniden dik durmanın onurlu ve şerefli olmanın vesikasıdır.

23 Nisan; Türk toplumunun kendi iradesine sahip oluşu. Kendi yöneticisini kendisinin seçmesidir. Kadına verilen hak ve tebaadan bireye geçişin mühürdür.

23 Nisan; kazanmış bir milletin, acı çekmiş çocuklarına, bir daha acı çekmemesinin müjdesidir.

23 Nisan; bir hatıradır, hatırlatmadır, sadece Türk çocuğuna değil, dünyanın bütün çocuklarına hediye edilen ve çocuğun toplumun bir parçası olduğunun insan aklına kazınmasıdır.

23 Nisan; Türk ordusunun, kazanan orduların, kaybedenlerin geride bıraktıklarına,(namus, şeref, çocuk, yaşlı) nasıl davranılacağını gösteren haysiyet dersidir.

23 Nisan; Mustafa Kemal’in Çanakkale’de acı ve ıstırap içinde, savaş cehenneminde sardığı tütünden çıkan dumanın, bağımsızlık yağmuru taşıyan bir buluta dönüşmesidir. O buluttan çıkan şimşek sesleri, Mehmetçiğin, Allah Allah sesleriyle düşmanı denize dökmesidir.

23 Nisan;”çırpınırdın Karadeniz bakıp Türk’ün bayrağına ah ölmeden bir görseydim düşebilsem toprağına” türkülerinin özgürce söylendiği, söyleneceği bir yurdun adını aldığı gündür.

23 Nisan; Mustafa kemali Atatürk yapan bilgeliğin, âlicenaplığın, hoşgörünün, savaş meydanlarındaki kahramanlığın, ölüme meydan okuyan kahramanın, ruhundaki estetiğin bir nişanıdır.

23 Nisan; geleceğe emin adımlarla yürüyen, tarihin her sayfasında düştüğü yerden kalkabileceğini ispat eden yüce Türk milletinin, unutanlara bir daha, düştüğü yerden kalkabileceğinin hatırlatmasıdır.

23 Nisan; Mustafa Kemal’i İstanbul’dan Samsun’a getiren denizin, Karadeniz’in, o hırçın denizin küçülerek bir damlaya dönüşmesidir. Ve o damlanın takvime düşmesinin adıdır, 23 Nisan, kutlu olsun…

Facebook'la Yorumla
İlk yorum yazan siz olun
Adınız Yorumunuz
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

BENZER HABERLER