1949 yılında Göle’nin Büyükaltunbulak Köyü’nde doğan Muzaffer Irmak üniversite hayatı ve sonrası birkaç yıl haricinde, “Kendi topraklarından asla ayrılmamış ve hayatı boyunca kendini memleketinin sağlık hizmetlerine adamış olmanın gururuyla bu adaylığa bende varım” diye konuştu.

Irmak, adaylık konusunda hemşehrilerinden oldukça fazla ısrar görmenin etkisine de değinerek, “Ben azıcık yükünü tuttuktan sonra metropollerin uğultusu arasına karışarak, doğunun yanık sesini duymak istemeyenlerden ve ancak işi düştüğü zaman doğduğu yeri hatırlayanlardan asla olmadım, olmayacağım. Ben ayrılamadım doğduğum yerden, duygu ve düşüncelerim kadar, yatırımlarımla da, aynı suyu içip, aynı havayı soluduğum kendi yöre insanımın yakınında olmak istedim” dedi.

“YAZIN TOZUNU KIŞIN KARINI ÇİĞNEDİK”

Dr. Muzaffer Irmak gerçek anlamda hizmetin ne olduğunu görememiş yöre halkının da sorunlarını ele alarak, “Mecburiyetten gidenlere zaten sözüm olamaz ama yükünü tutan, benim toprağım diyerek bir taş koymak isteseydi, taşı koyacak adam da doğduğu yerde iş bulmuş olacaktı. Ben ilimizi ve sorunlarımızı biliyorum. Çünkü yazın tozunu, kışın karını beraber çiğniyoruz. Benim halkım en güzeline layıktır. Bu coğrafyanın insanı asıl hizmet nedir görmelidir. Milletvekili demek gerçek anlamda milletin sesi demek değil midir? O nedenle gerçek hizmeti görememiş milletimin sessiz çığlıklarını kahkahaya dönüştürmek benim gönül borcumdur. Beni bağrına basmış serhat şehrimin insanlarına vefa borcum var, ödemek ise boyun borcumdur.” diye konuştu.