Gazetekars

Yaylalar şenleniyor

Ülke genelinde hava sıcaklığı vatandaşı kavururken, hem Kars'ın hem de yaylaların serin havası vatandaşları rahatlatıyor.

04 Ağustos 2010 / 06:55

Yaylalar şenleniyor

Kars’ın merkeze bağlı Havcıveli köyünün yaylası, serin havası ve cıvıl cıvıl yaşantısıyla özellikle de gurbetçilerin ilgisini çekiyor. Köylüler her yaz döneminde 2 ay kaldıkları yayla da hem serin ve temiz havanın keyfini çıkarıyor hem de kışlık yiyeceklerini hazırlıyorlar. Köye 10 kilometre mesafedeki Hacıveli köyü yaylasında yaklaşık 40 gündür kalan vatandaşlar 2 ayı tamamladıktan sonra köylerine dönecekler.

 

Yayladaki huzur ortamı, birlik ve beraberlik vatandaşların neşesini daha da artırıyor. 7’den 70’e herkes bir işin peşinde. Kadınlar tandırlarda ekmek, ocaklarda kete pişirirken, yaşlılar hanımlarına yardım ediyor, çocuklar ise koyun ve kuzu otlatarak, kendi aralarında oyunlar oynayarak günlerini gün ediyorlar. Çeçil peyniler hazırlanıyor, yağlar biriktiriliyor, sütler sağılıyor. Koyun ve kuzu sesleriyle şenlenen yaylada sevimli köpek yavruları da çocukların eğlencesi oluyor. Gençler ise çalışmaktan arta kalan zamanlarında at biniyor, merkepleriyle dağda otlayan hayvanlarının yanına gidiyor. Çocuklar bir yandan da hayvan otlatıyor, çobanlık yapıyorlar. Anık sesleriyle türküler söyleyip, kırlardan çiçek topluyorlar.

 

Serin havada etkili olan güneşten kızaran yanaklarıyla al renge bürünen yüzlerinden gülücükleri eksik etmeyen yayla çocukları, yanık sesleriyle de türküler söyleyip avazları çıktığı kadar bağırıyorlar.

 

Türkülere yaşlılarda eşlik ediyor. Alaaddin Çaldaştan isimli vatandaş, zamanın büyük bir kısmının tandırda ekmek pişiren eşi Mineser Çaldaştan’ın yanında geçirirken, eşine türkü söylemeyi de ihmal etmiyor. Yanık sesiyle yöresel türküleri seslendiren Alaaddin Dede, en çok da yaylaya elektrik getirilmesini istiyor. Bunun sebebi de eşinin fazla yorulmasını önlemek.

 

Alaaddin Dede, “Elektrik olsa eşim fazla yorulmaz. Çamaşır makinesiyle çamaşırları yıkar ve elleri yıpranmaz. Bizler eşlerimize çok değer veririz. Onun için yaylamızda elektrik istiyoruz.” dedi.

 

Aladdin Dede’nin eşi Mineser Çaldaştan da yayla ortamını çok sevdiklerini ve 2 ay boyunca hazırladıkları kışlık yiyeceklerini kış boyunca tükettiklerini belirtti. Mineser Nine ayrıca, başta İstanbul olmak üzere diğer illerde yaşayan akrabalarına da yağ ve peynir gönderdiklerini belirtti.

 

Yayla da sadece serin hava keyfi yaşanmıyor. Birlik ve beraberliğin getirdiği huzur ortamı da köylülerin bütün işlerinde kenetlenmelerini sağlıyor. Herkes birbirinin işine koşuyor. Bu örnek dayanışmayla mera sorunu bile kısa sürede aşıldı. Muhtarın özel gayretleriyle herkes mera kanuna uyum gösterdi ve en ufak sorun yaşanmadan mera sorunu çözüme kavuşturuldu. Daha bir çok işte de örnek olan Hacıveli köylüleri bu ortamlarının bozulmaması içinde sürekli dua ediyorlar.

 

MUHTAR GURBETÇİLERİ YAYLAYA ÇAĞIRDI

 

Hacıveli köyü muhtarı Sümmani Bozkurt, yaylanın serin ve temiz havasının yanında kırdan otlayan hayvanların doğal ürünleriyle beslendiklerini ve bu ortamı herkesin yaşaması gerektiğini söyledi. Yayladaki yol ve elektrik gibi sorunların çözümünde de gerekli girişimlerde bulunduklarını ve gelecek yıl bu sorunların da çözüleceğine işaret eden Muhtar Sümmani Bozkurt, “Herkesi yaylamıza davet ediyoruz. Gelsinler bu ortamı yaşasınlar. Büyük kentlerin gürültülü ortamından ve kavurucu sıcaklarından kaçıp buralara gelsinler. Özellikle de emekli olanların artık köylerine geri dönmeleri gerek. Zaten eninde sonunda bu olacak. Birgün mutlaka herkes köyüne dönecek. Bu kaçınılmazdır. Çünkü büyük kentlerde yaşamın tadı kalmadı artık. Bakın hepimiz doğal ürünlerle besleniyoruz. Hepimiz sağlıklıyız ve mutluyuz.” diye konuştu.

Facebook'la Yorumla
İlk yorum yazan siz olun
Adınız Yorumunuz
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

BENZER HABERLER