Kars Kalesi'nin Güneybatı eteğinde, Muradiye Hamamı'nın hemen arkasında yer alan, iki katlı ve Kars Çayı'na nazır, önü eyvanlı mütevazı bir konak görürüz.

İşte bu konak, Ahmet Tevfik Paşa Konağı'dır. 

Güney’e bakan iki basamaklı taş merdivenden çıkıldığında üzeri demir tokmaklı, çift kanatlı kapıdan sonra bahçeye girilir.

Karşı sol köşede tuvalet ve bitişiğinde odunluk, ambar ve tavla bulunmaktadır. 

Asıl binanın zemin katını teşkil eden kısım da, üst üste ağaç bindirmeli, kademeli ve yukarıya doğru daralan aşhane örtüsü baca, en eski çadır üslubuna örnektir. Binanın içinde tandır, ocak ve önü, kemeri süslü aşhane vardır.

Bitişik odada da, misafirhane vardır. Bahçe giriş kapısının hemen önündeki koridordan ağaç merdivenle birinci kata çıkınca, küçük bir avludan misafir odasına geçilir. Aynı odadan bir kapı ile yatak odasına, diğer kapı ile büyük salona girilir. Bu üç odadan ikisine nispeten, salonun tavanı tamamen Osmanlı stilinde özenle, oyma kakma olarak, çok güzel işlenmiştir. 

Bu konak Selçuklulardan ilham alınarak Osmanlı stilinde yapılmıştır.

Aynı zamanda Kars'a özgü örnekleri, canlı olarak saklamaktadır. 

Bu konağı, Kars eşrafından Hacı Eyüp Bey, 1764 yılında yaptırmıştır.

Sonra, Kars'ın savunmasında büyük emeği geçen; Hacı Eyüp Bey'in oğlu, Kars Kalesi Muhafızı Mirliva Ahmet Tevfik Paşa'nın (1835 yılında) karargâh olarak kullanılmış olmasından, bu tarihi evin korunması gerekmektedir. 

1877'de Ruslar’ın burayı işgalinde Kars'ta bulunan Türk - İslam stilindeki bütün evler tahrip edilirken, bu konağın kitabesi de konağa yerleşen Ermeni Biciyan adlı birisi tarafından sökülüp atılmıştır. 

Daha sonra bu konağa Gazi Mahmutoğulları’ndan Akif Efendi'nin oğlu rahmetli Hafız Kurban Yurtseven değerli hocamız yerleşmiştir. Onun oturduğu süre içerisinde konağa bir çocuk gibi bakmış ve onarmıştır. Ama bu nadide eserimizi koruyamadık gitti.

Dün gittim, konak sanki yoktu.  Pec yok olmuş, üst kattaki ara duvar sökülmüş.   Tavandaki o muhteşem ahşap işlemeler sökülmüş, birinci kata  çıkışı sağlayan ahşap merdiven sökülmüş, alt kattaki odanın güney içten temelden 50 cm aşağıya kadar neredeyse bir metre sanki tünel kazılmış. Kars tarihine damga vuran, kalan son Osmanlı evini neredeyse onarılmayacak şekilde tahrip edilmiş halde buldum o yetmiyormuş gibi yukarı çıkmak için ve kaldıkları yerden kaçak kazıya devam etmek için tahta merdiven ve kürek halen oradaydı. Herhalde defineciler kaldıkları yerden devam edecekler.