Zorunlu Deprem Sigortası (DASK), bu kayıpların en aza indirilmesini sağlamak amacıyla devreye girer. DASK, hem bireylerin hem de toplumun ekonomik yüklenmesini hafifletmek ve konutların yeniden yapımını desteklemek amacıyla geliştirilmiştir. Zorunlu deprem sigortası, konut sahiplerinin deprem kaynaklı maddi zararlarını karşılamada kritik bir rol oynar. Bu konuda monopolisigorta.com yönetim kurulu başkanı Erol Esentürk detaylı bilgiler verdi.

Zorunlu Deprem Sigortasının Karşıladığı Zarar Türleri

DASK tarafından sunulan zorunlu deprem sigortası, deprem sonucu doğrudan meydana gelen fiziksel zararları kapsam altına alır. Bu zararlar, konutların yapısal bütünlüğünü koruma altına alarak, can ve mal kaybı riskini azaltmayı hedefler. Aşağıdaki zarar türleri, zorunlu deprem sigortası kapsamında karşılanmaktadır:

• Bina Hasarları: Yapının temeli, ana duvarlar, kolonlar, kirişler, çatı ve merdivenler gibi taşıyıcı sistemlerinde meydana gelen zararlar. Deprem sigortası, binaların yapısal bölümlerinde oluşan hasarları onarmak için mali güvence sağlar.
• Ortak Kullanım Alanları: Apartmanların asansörleri, koridorları, merdivenleri ve çatıları gibi ortak alanlarında meydana gelen zararlar da zorunlu deprem sigortası tarafından karşılanmaktadır.
• Bağımsız Bölümler: Her bir daire veya konutun bağımsız bölümlerinde oluşan hasarlar, deprem sigortası kapsamında tazmin edilir.
• Tesisatlar: Elektrik, su, doğalgaz tesisatları ve kalorifer sistemleri gibi bina içindeki teknik donanımların zarar görmesi halinde DASK devreye girer.

DASK’ın Karşılamadığı Zararlar

Her ne kadar zorunlu deprem sigortası geniş bir kapsama sahip olsa da, belirli zararlar DASK kapsamında değildir. Bu zararlar, sigortalıların farklı sigorta türleriyle teminat altına alabileceği alanları içerir:

• Enkaz Kaldırma Masrafları: Deprem sonrası yıkılan binaların enkazının kaldırılması için yapılan harcamalar DASK tarafından karşılanmaz.
• Manevi Zararlar: Deprem nedeniyle oluşan psikolojik etkiler veya manevi tazminatlar zorunlu deprem sigortası kapsamında değildir.
• Eşya Hasarları: Konut içerisindeki mobilya, elektronik cihazlar ve kişisel eşyaların zarar görmesi DASK kapsamı dışında kalır. Bu tür zararlar, konut sigortası gibi ek poliçelerle teminat altına alınabilir.
• Kar Kaybı: Ticari faaliyetlerin kesintiye uğraması nedeniyle oluşan mali zararlar deprem sigortası kapsamında değildir.
• Kira Kaybı ve Alternatif Konaklama: Deprem nedeniyle konutun kullanılamaz hale gelmesi sonucunda ortaya çıkan kira kaybı veya yeni bir konutta konaklama ihtiyacı, DASK kapsamı dışında bırakılmıştır.

Kısmi Hasarlar DASK Tarafından Karşılanır mı?

Zorunlu deprem sigortası, sadece tam yıkımları değil, binada meydana gelen kısmi hasarları da karşılar. Deprem sonucunda binanın taşıyıcı sistemlerinde, duvarlarda veya tesisatlarda oluşan yapısal zararlar sigorta kapsamına dahildir. Bu, binaların tamamen yıkılmasını beklemeden onarılmasını sağlayarak, yapının depreme dayanıklılığını artırır ve gelecekteki olası hasarları azaltmaya yardımcı olur.

Kısmi hasarların tazmini için sigortalıların ekspertiz raporu alarak sigorta şirketine resmi bir başvuruda bulunması gerekmektedir. Ekspertiz, hasarın boyutunu ve onarım maliyetlerini değerlendirir. Değerlendirme sonucunda belirlenen tazminat, sigortalıya ödenerek onarım süreci başlatılır. Bu sayede, hasarın büyüyüp yapının tamamının kullanılamaz hale gelmesi engellenmiş olur.

Ayrıca, kısmi hasarların çabuk giderilmesi, konut sahiplerinin yaşam alanlarında daha az kesinti yaşamasını sağlar. Bu durum, hem ekonomik kayıpların azaltılmasına hem de psikolojik olarak daha güvende hissetmeye katkı sağlar.

Deprem sigortası, Türkiye'de konut sahipleri için bir zorunluluk olmakla birlikte, toplumsal dayanışmanın ve bireysel güvencenin bir parçasıdır. DASK, depremin yıkıcı etkilerini azaltarak, konutların yeniden yapımını hızlandırmada kritik bir rol oynar. Aynı zamanda, sigortalı bireylerin olası zararlar karşısında kendilerini daha güvende hissetmesini sağlayarak toplumsal refaha da katkıda bulunur.