Dünyada 10 bin 660 kuş türü yaşıyor
Dünyada 10 bin 660 kuş türü bulunduğunu söyleyen Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Şube Müdürü Mete Türkoğlu, Dünya Göçmen Kuşlar Günü nedeniyle açıklamada bulundu.
11 Mayıs 2018 Cuma 13:01
Tacettin DURMUŞ
Kars ve Iğdır bölgesindeki birçok alana dünyanın çeşitli ülkelerinden çok sayıda kuşun konaklamak için geldiğini hatırlatan Türkoğlu, doğal hayatın önemine dikkat çekti.
Ekolojik dengenin dünya üzerinde canlıların yaşamı için gerekli olduğunu da belirten Türkolu, bu denge korunduğu müddetçe, canlıların yaşam seviyesinin de artarak devam edeceğine vurgu yaptı.
Doğadaki tüm canlı ve cansız varlıkların doğrudan ya da dolaylı olarak ekolojik dengenin korunmasında önemli rol oynadıklarına da işaret eden Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Şube Müdürü Mete Türkoğlu: “Ormanlardaki ağaçlara zarar veren bazı böcekleri kuşlar yiyerek sayılarının artmasına engel olurlar. Tohum ve meyvelerle beslenen kuşlar, yedikleri bitki tohumlarını uzak yerlerde, dışkılarıyla birlikte atarak bitkilerin çoğalmalarına ve yayılmalarına neden olurlar. Ekolojik dengenin korunması, canlıların beslenme alışkanlığını oluşturan besin zincirine bağlıdır.
Dünyada 10 bin 660 kuş türü bulunmaktadır. Her bir türün ekolojisi ve dağılımı farklılık göstermekle birlikte kuşlar çöllerden dağlara farklı habitatlarda bulunmaktadır. Bu türlerden bazıları çok karakteristik belirli habitatlara özelleşmiş olup sınırlı alanlarda yayılış göstermektedir.
Kuşların dağılımları göz önüne alınarak biyolojik çeşitliliğin dünya genelinde nasıl dağıldığı ve kuşların da küresel çevre değişikliklerinde gösterge rolü üstlendikleri görülebilir. Kuşlar, besin döngüsü, biyolojik ayrışma, haşere kontrolü, bitkilerde döllenme ve tohum ayrımı gibi birçok önemli ekosistem hizmetleri sunmaktadır.
Göçmen kuşlar farklı mevsimleri farklı coğrafyalarda periyodik ve düzenli bir şekilde geçiren kuş türlerinden oluşan bir gruptur. Her sene dünyaca 60-70 milyar kuşun göç ettiği tahmin edilmektedir. Bunlardan yaklaşık 5 milyarı Avrupa ile Afrika arasında göç eder. Milyarlarca kuş her yıl üreme ve kışlama bölgeleri kuzey ve güney yarımküre arasında (İlkbaharda üremek için kuzeye, sonbaharda ise ülkemizin güneyindeki kışlama alanlarına) uzun yolculuklar yaparlar. Kış aylarında havaların soğumasıyla, kuşların besin bulması zorlaşır ve bu konuda aralarında rekabet artar. Bu sebeple Kuzey Yarımküre’de üreyen göçmen kuşlar, her sonbaharda Güney Yarımküre’ye doğru göç hareketine girişir. Güney daha sıcak ve besin bakımından daha zengin olduğundan iyi bir kışlama alanı teşkil eder. İlkbaharın başlamasıyla da güneyden kuzeye dönüş göçüne başlarlar. İlkbaharda Kuzeybölgeleri kuş akınlarına uğrar. Göçmen kuşların mesafeler kat ederek yaptığı yolculuk ekolojik denge ve insanlar için hayati değer taşır. Baharda milyonlarca böcek, bitkiler üzerine yumurta bırakır. Bunlardan çıkan tırtıllar, kuşlar tarafından yenilerek kontrol altında tutulur. Çeşitli böcek larvalarını, ergin yumurtalarını yiyerek mutlak bir kıtlığın önüne geçerler.” dedi.