Restore Edilmezse Yazık Olacak
Kars’ın Paşaçayırı Mahallesi’ndeki Mehmet Tekel’e ait Çarlık Rusya döneminden kalma, Alman Pfeiffer tarafından yapılan Baltık Almanlarının inşa ettiği Kars’taki tek Alman Evi 2 yıl aradan sonra yeniden restore edilmeyi bekliyor.
08 Haziran 2012 Cuma 10:10
Evin ilk restoresi Alman firmalar tarafından yaptırılmış ve bu firmaların isimlerini gösteren plaketin açılış törenine de 9 Aralık 2010’da Almanya Büyükelçisi Dr. Eckart Cuntz atılmıştı. Büyükelçi Cuntz’a Erzurum Fahri konsolosu Dr. Yılmaz Kuşkay da eşlik etmişti.
Alman Evinin sahibi Mehmet Tekel, evin içindeki resimler ve yazıların döküldüğünü, tüm bakım ve korumaya rağmen bu dökülmelerle baş edemediğini söyleyerek bu binanın kurtarılması için destek istedi. Evin kendisine ait olduğunu belirten Tekel, “Babamdan bana intikal etmiştir. Almanlardan kalma bir ev. Boya tarihi 1911. O günden bugüne de mülkiyetimizde olduğu içinde koruyoruz, korumaya da devam ediyoruz.” dedi.
RESTORASYONA İHTİYAÇ VAR
Tekel ayrıca, “2010 yılında Almanya Büyük Elçiliği vasıtasıyla dış tarafların restorasyonu yapıldı. Bu haline getirildi. O günden bugüne de herhangi bir gelişme olmadı. Sıvası yapıldı. pencereler yapıldı. Üst tavan döşemeleri yapıldı. Çatısı yenilendi. Onların masrafları iki firma vasıtasıyla kendileri halletti. Tabi ki biraz da kendi katkım oldu. Yerli ve yabancı ziyaretçi oluyor. Gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler bir takım aksaklıkları da gördüklerinde hatırlatıyorlar. Bunların bu şekilde yapılması gerektiğini söylüyorlar. Örneğin; balkondaki sacların beyaz kısmı gözükmemesi için oralarında kapatılmasını istiyorlar. Balkon parmaklıkların aslına uygun olarak yapılmasının gerektiğini söylüyorlar. Bende bunu ilgililere bildirdim. O günden bugüne kadar da herhangi bir ses çıkmadı. Orijinal bir soba var. Bu sobanın değiştirilmesi gerekiyor. Balkondaki tavan döşemesinin de yapılması gerekiyor. Bunun yanında da ufak tefek ve balkonun yine de zemin döşemesinin yapılması gerekiyor. Gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler en fazla bunları istiyorlar. Daha doğrusu bunlarda tenkit ediyorlar. Ev benim mülkiyetimde ve misafir odası olarak kullanıyorum.” diye konuştu.
İNCİL’DEN, ALMAN TOZUNDAN, ZEBUR’DAN YAPILMIŞ MISRALAR VAR
Kültür ve Turizm İl Müdürü Hakan Doğanay da, “Kars’ı anlatırken hep ‘İlklerin Şehri Kars’ diye başlıyorum sözlerime. Şu anda bir ilki daha yaşıyoruz Kars’ta. 1911 yılında Baltık Rusya’sından gelen Almanlar tarafından Kars’ın şu anda merkez mahallesi olan o zaman köy olan Paşaçayır köyünde bir Alman Evindeyiz. Burası 1914 yılında Rusların işgalinden sonra terk edilmiş olan Almanların da kendi memleketlerine gönderdikten sonra bizim Türk ailesinin eline geçen bir Alman Evi. Fakat burası daha önce bir mahallenin hem ibadethanesi hem de okul olarak kullanılmış. Duvarlarda önemli olan ve gelen turistler tarafından en çok dikkat çeken İncil’den, Alman tozundan, Zebur’dan yapılmış olan mısralar var. Yine insanlara o zaman rahatlık veren huzur veren kara ormandan resimler var.” şeklinde konuştu.
SAHİP ÇIKILACAK
Doğanay daha sonra şunları söyledi:
“Son zamanlarda bizim bir şey dikkatimizi çekiyor. Bizim Almanya’daki Berlin fuarına katıldıktan sonra buranın da çok büyük katkısı oldu. 2011 ve 2012 turist profilimiz gelende Almanlara dayanıyor. Ben dört aylık tutmuş olduğum istatistiklerde de en çok gelen milletin Alman olduklarını gözetledim. Burayı da biz gelen turistlerimizle birlikte rota çalışması üzerine koyup, paket turlarının üzerine koyup bu eve gereken desteğin ve gerekli ilginin görülmesini sağlayacağız. Ama ben buradan bakanlık olarak da söz veriyoruz. Buraya en kısa zamanda el atacağız. Hak ettiği değeri vereceğiz. Özellikle şunu söylemek istiyorum; Almanların kendi tarihlerine ve kendi evlerine verdikleri önemi dünyada biliyoruz. Çünkü istatistiklerde görüyoruz.en çok gezen, en çok kültür turu yapan millet Almanlar. Burayı da özellikle Alman turistlerin gelmesini ve görmesini istiyoruz. Dünya artık bir köy olmuş durumda. Her yerde bizim medeniyetimizin izleri var. Bütün dünyanın izleri var. Ben Kars’ı anlatırken hep ‘Kars evrensel bir şehirdir. Dünya şehridir Kars’ derdim. Hakikaten bunu burada bir kez daha gördüm. Kars’ta sadece Karslı yaşamıyor. Kars’ta bir dünya yaşıyor. Dünyanın ilgisini, gözünü ve merceğini tekrar Kars’a çekmek istiyoruz. bunda tabi ki güzide basınımızın da çok büyük önemi olacaktır. Bu olumlu, güzel döngüsü olacak değerlerimizi bir an önce gün yüzüne çıkartmalıyız ve sahip çıkmalıyız. Ben Mehmet Bey’e de teşekkür ediyorum. Şu anda tek başına çabalıyor. Bundan sonra yanında biz de olacağız. Biz burayı artık akar getiren bir yer haline getirmeyi düşünüyoruz. Ümmet Bey’de çok turist geldiği zaman belki biraz rahatsız olacaktır. Ama memnuniyet veren bir rahatsızlık olacaktır. Ama bundan sonra burası da bizim gündemimizde olacak.”
9 ARALIK 2010’DA RESTORE EDİLMİŞTİ
Alman Büyükelçi Dr. Eckart Cuntz, 9 Aralık 2010 tarihinde Kars’a gelmiş ve “Kars’ta Alman Evi’ni yıkımdan kurtaralım” çağrıyla harekete geçtiklerini açıklamıştı. Cuntz, “Bu tarihi binada acilen gerekli restorasyon çalışmalarının yapılması için Türkiye’deki Türk ve Alman firmalarından maddi destekte bulunmalarını rica ettik.” diyerek, Türkiye’de Mercedes Benz ve Bosch firmaları binanın çatısında, dış duvarlarda ve balkonunda çalışmaların yapılması için gerekli maddi desteği sağladılar. Bu Binanın tarihi, Kars Tarihiyle yakın ilişki içerisindedir. Bu tarih yaklaşık 200 yıl önce Alman Würtemberg bölgesinde başlamıştır. Bu evi yapan Alman Pfeiffer, dini liderdir. Ev hem okul, hem de Alman köyü ibadethanesiydi. Evin oturma odasına altın harflerle İncil’den mısralar yazdırmış ve huzur veren kara ormanların resmini çizdirmişti. 1914 yılında 1. Dünya savaşının başlangıcına kadar Almanlar, Petrowka’da huzur içerisinde yaşamıştır. Ancak Rusya onları yine kendi bölgelerine göç etmeğe zorlamıştır. Aynı yılda Şükrü Tekel bu binayı devralmıştır ve 3. Nesli Mehmet Tekel’de, bu tarihi binaya sahip çıkmıştır. Kendisine teşekkür ediyorum” diye konuşmuştu.
TÜRK USULÜ DAVRANIŞ
Alman Büyükelçi Dr. Eckart Cuntz, kırmızı kurdeleyi keserek binanın plaket açılışını yaptıktan sonra da evin için de incelemede bulunmuş, iç dizaynı konusunda gerekli çalışmaların yapılabileceğini söylemişti. Büyükelçi Cuntz’a ev sahipleri tarafından pasta ve çay ikram edildikten sonra da “Türk usulü davranış” sergileyerek eve girmek için ayakkabılarını çıkarmıştı. Büyükelçi’nin bu davranışı herkes tarafından büyük bir jest olarak nitelendirilmiş ve Büyükelçi Cuntz, binanın iç restorasyonunda onarım gerektirdiğini ve bu anlamda da desteğe ihtiyaç duyduğunu ifade eden ev sahibi Mehmet Tekel’e destek sözü vermişti.
ALMAN EVİ HAKKINDA
Kars merkez Paşaçayır Mahallesi’nde bulunan “Alman Evi” 19. yüzyılın sonunda Baltık bölgesinden gelerek Kars’a yerleşen Almanlar tarafından inşa edilmişti. Mimari açıdan tarihi özellikler gösteren “Alman Evi”, Türkiye’nin doğusuna ilişkin seyahat raporlarında ve tanınmış gezi rehberlerinde yer alarak, hem yerli hem de yabancı turistler için ilgi çekici bir yer olarak bilinmeye başladı. 19. yüzyılın sonunda Almanlar tarafından inşa edilen ve o dönem hem okul hem de Alman Köyü’nün ibadethanesi olarak bilinen evin oturma odasında altın harflerle İncil’den mısralar yazılmış, hem de huzur verdiğine inanılan kara ormanların resmi çizilmiştir. Özellikle bu yazı ve resimler ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görmektedir. 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı’nda kendi ülkelerine göç etmek zorunda bırakılan Almanlardan binayı devralan Şükrü Tekel isimli şahısın üçüncü nesilden olan torunu Mehmet Tekel kültür tarihi açısından nadir olan bu binanın korunması için yoğun çaba gösteriyor.