Yıldırım Öztürkkan kaleme aldı : Kars zaferinin 166. Yılı
Araştırmacı Yazar Fotoğraf Sanatçısı Yıldırım Öztürkkan kaleme aldı...
28 Eylül 2021 Salı 13:39
29 Eylül 2021 Kars zaferinin 166. Yılı Kars’ın Gazilik Unvanını aldığı bu gündür. Ama her nedense bu unvanı bir türlü alamadık.
Bir yüzünde Sultan Abdulmecid’in Tuğrası diğer yüzünde , dış surların ve Kars Kalesi ve şehrin olduğu bir resim bulunmaktadır. Hicri 1272 Miladi 1855 yılında kazandığı, Gazilik madalyası.
“Öylemi Kars Elinde
Çığ kopar kar selinde
Bir milyon şehit yatar
Mübarek Kars elinde.”
" Bir milletin tarihi; Şehitlerin kanıyla, sanatkârların teriyle, âlimlerin ilmi ile yazılır". “Şehit dedelerinden habersiz olanlar milli kimliklerini de kaybeder”. İşte sözün özü budur.
Çünkü tek bir gerçek var; o da bu bölgedeki şehitlerin çoktan unutulmuş olmasıdır. Şehit torunları dedelerini çoktan unutmuş. Bu bölgeleri ziyaret edip, bir Fatiha dahi okumamaktadır. Gördükleri toprak sütrelere basit bir mevzi veya toprak yığınıymış gibi bakıp geçmekteler, oysa orada sayılarla ifade edilemeyecek kadar çok şehit bulunmaktadır. Hiç düşündünüz mü bu kadar şehit nerede! Nerede bu mezarlar ve bunları kim, nerede ve nasıl hatırlıyor? Kars ilinde binlerce şehit yatıyor. Onların adına ne bir mezar taşı, ne de bir iz var… Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum. Onlar, sayısız savaşların adsız kahramanlarıdır, yeryüzünün birçok yerinde toprağın bağrında mezar taşları dahi olmadan yatıyorlar. Akıllara durgunluk verecek savaşların kahramanlarına ait abideler, ancak gönüllere dikilip yaşatılabilir.
Ama biz ne yapmışız. Hiç! Onları hatırlatacak ne bir iz var nede hatırlayan var.
Şıpka kahramanı Süleyman Hüsnü Paşa şu vecizeyi söylemiştir.
“Şehitlere, menkıbelerine layık kabirler yapmak için zaman olsaydı, imkân olsaydı, bu hamaset (kahramanlık) önünde insan mevcudiyeti, sanatkârıyla, heykeltıraşı ile ressamı ile aciz ve biçare kalırdı.Bunu ruhumuzda, irfanımızda hissederek, aciz şühedayı Ensal-i atiye nin (gelecek nesillerin) vefasına ve vicdanına tevdi ederek, üzerlerine birer avuç toprak serptik”.
İngiliz tarihçi Arnold Toynbee hatıratın da “Annem bize kahvaltılarda derdi ki, “Türkiye,Anadolu çok güzel bir ülke,Türklere layık değil” cümlelerine yer verir. Bu Batının bize bakış açısıdır ve hiç değişmeyecektir.
“Perdeyi araladığınızda, Güneşi esirgemiyorsa gökyüzü, O güzel günlerin bedelini ödeyen şehitler vardır.”
Bu topraklar neden hiç kahramansız kalmaz bilir misiniz? Çünkü en ücra köşelerden, en mahzun yüreklerden sessizce yükselen dualar vardır. Dağlarda kar olsa da baharımız var bizim. Sahrada çöl olsa da serabımız var bizim, siyah bir kabus gibi karartsa da afakı, yolumuza mihmandar hilalimiz var bizim.
ŞEHİTLER VE GAZİLER HAFTASI KUTLU OLSUN
Eğer bir ülkenin insanları hem kendi tarihlerine ilgisiz ve hem de biraz unutkan olurlarsa, en önemli tarihi olaylar bile rahatlıkla ters yüz edilebiliyor.
Yıldırım Öztürkkan